Geçmiş olsun bayım, bir daha ki sefere inşallah! Emin - TopicsExpress



          

Geçmiş olsun bayım, bir daha ki sefere inşallah! Emin Çölaşan 17 Eylül 2013 SEVGİLİokuyucularım, benim tatillerim ilginçtir. Tatile kafayı dinlendirmek için çıkarım ve öncesinde kendi kendime verdiğim bir söz vardır: “Bu iki hafta boyunca ne olursa olsun yazı yazmayacağım.” Başka çaresi de yoktur. Burası Türkiye, her gün birkaç yazı konusu karşınıza çıkar ama bir kez yazdığınız takdirde her gün yazmanız gerekir ve tatil güme gider. İki hafta boyunca sizlerle uzak kaldık. Bu süre içerisinde beni zevkten dört köşe yapan çok önemli bir haber vardı: “Olimpiyatlar Türkiye’ye verilmedi.” Çok sevindim, tatildeki günlerim ondan sonra çok ama çok mutlu geçti. * * * Bu konuda hiç kıvırtmamış, içimden geldiği gibi yazmıştım. Şimdi size o yazılarımı bir kez daha anımsatmak isterim. İşte 5 Mayıs 2013 tarihli, “Bu kafa olimpiyat istiyor” başlıklı yazımdan bir bölüm: “Bizim hükümet artık büyük oynuyor. Türkiye’de yaşananlar yetmedi, Esad’ı devirdi (!), şimdi olimpiyat istiyor. Bu olayın kara mizah boyutu önceki gün Türkiye’de yaşandı ve bir ilk gerçekleşti. Tayyip, Türkiye’yi ziyaret eden Japonya Başbakanı Shinzo Abe’ye öneride bulundu: - Siz olimpiyat adaylığından vazgeçin, biz yapalım. Sonra açıklama yaptı: - Herhalde Sayın Başbakan Tokyo Valisi’ne bu talimatı verecektir. Konuk Başbakan güldü, ‘Olimpiyatlar Tokyo’da yapılırsa herhalde ilk tebrik eden Türkiye olacaktır’ dedi. Bu sözler Tayyip’i nakavt etti. Olimpiyat oyunları bu Tayyip kafası tarafından tarihte ilk kez böylesine bir utanç verici pazarlığı alet edilmek istendi. Türkiye rezil oldu. Herhalde bütün dünya görmüş ve Tayyip’e gülmüştür…” * * * İşte 21 Ağustos 2013 tarihli, “Bu kafaya olimpiyat fazla gelir” başlıklı yazımdan bölümler: “Dünya devi (!) AKP bu işe de soyundu ve olimpiyatlara talip oldu. Hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar. İstanbul büyük bir köy. Altyapısı sıfıra yakın. Yazın sıcakta sular kesilir, kışın bir santim kar yağınca felç olur, yağmur yağınca her yeri su basar. Büyükşehir Belediyesi 1994 yılından beri bu Tayyip kafasının elinde. Aradan 20 yıla yakın bir süre geçti, bu büyük köyün bir tek sorununu bile çözemediler. Şimdi bu kentte olimpiyat yapılmasını istiyorlar! Yapılırsa o günkü 20 milyon nüfusuyla İstanbul biter, tıkanır, rezilliğimize bütün dünya tanık olur… Dikkat ediniz, Türkiye’ye gelen giden resmi ziyaretçi sayısı son aylarda epeyce artış gösterdi. Her birinden yine yüzsüzce ve bıktırırcasına aynı şey isteniyor: - Lütfen bize oy verin. Eğer olimpiyatlar İstanbul’a verilirse, bunlar iktidardan düşene kadar bayram ilan edileceğini ve aynı tantanaya tanık olacağımızı şimdiden bilin: ‘Tokyo ve Madrit’i devirdik, dünya devi olduğumuzu kanıtladık!’ Sonra İstanbul ve bütün Türkiye’de vurgunlar başlayacak. Binlerce irili ufaklı yandaşa iş verilip köşeyi bir kez daha dönmeleri sağlanacak… AKP olimpiyatı iktidardan düşene kadar iç siyaset malzemesi olarak kullanacak… Ancak bütün tahminler bu işin İstanbul’a verilmeyeceği doğrultusunda. Japonlar ve İspanyollar da bizimkiler gibi yalvarıp yakardı mı, delege tavlamak için kesenin ağzını açtı mı, örtülü ödenek parasından adam tavlama harcaması yaptı mı, halkının dualarına (!) sığındı mı, elbette bilemeyiz. Ama hiçbiri bu işi iç siyaset malzemesi olarak kullanmayı, olimpiyatlar üzerinden muhalefet partilerine bindirmeyi aklından geçirmedi. Bütün içtenliğimle söylüyorum: Olimpiyatların İstanbul’a verilmesini istemiyorum. Bu kafalara olimpiyat çok fazla gelir.” * * * Yazılarımda bu olimpiyat yüzsüzlüğünü iyi sergilemişim! İşte bir başka örnek. 28 Ağustos 2013 tarihli yazımdan bölümler: “Bu şeriatçı, milletinin adını bile söyleyemeyen kafaya, mezhep ayrılığı yüzünden başımızı Ortadoğu ve özellikle Suriye’de belaya sokan bu zihniyete olimpiyat verilir mi! Adam gidip Rize’de nutuk atıyor. Kadınlar ve erkekler için ayrı yüzme havuzları yapılacağını söylüyor. İstanbul dünyanın en büyük köyü. Amaçları belli: Olimpiyatları bile kullanarak siyasi propaganda yapmak. Ancak anlaşıldığı kadarıyla kaybedecekler. Tokyo kazanacak gibi görünüyor. Fakat Tayyip yenilmez! Eylül ayında seçimin yapılacağı Arjantin’e kafilesiyle gidip boy gösterecek. İstanbul’a verilirse söylemleri şimdiden belli: ‘Dünya devi olduğumuzu bir daha kanıtladık!’ Kazanamazsak: ‘Dünya bizi kıskanıyor, daha fazla güçlenmemizi istemiyor!’ Arjantin’de oy kullanacak olan yaklaşık 100 delege eğer bu kafaya, bu mezhepçi-ümmetçi kafaya olimpiyat oyunlarını verirse yuh olsun onlara!” * * * Evet sevgili okuyucularım, tatil öncesi bunları yazmıştım. 2020 yılında yapılacak olimpiyat oyunlarının İstanbul’a verilmesini istemiyordum, açıkça vurgulamıştım. Verilseydi neler olacaktı: Tayyipgiller iktidardan düşene kadar ensemizde boza pişireceklerdi. Bu spor olayını iç siyaset malzemesi olarak kullanacak, vatandaştan oy isteyecek, yeni havalara girip şımardıkça şımaracaklardı. Korkunç bir vurgun, hortum, yolsuzluk ve rant furyası yaşanacaktı. Bütün yandaşlar olimpiyat bahanesiyle bir kez daha zengin edilecek, köşe döndürülecekti. Karşı çıkanlara verilecek yanıt hazırdı: “Olimpiyat yapıyoruz kardeşim, işi mi bırakalım yani!..” Fırsat bu fırsattır, gün bu gündür deyip Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve vurgunlarını İstanbul’un topraklarından fışkırtacaklardı. Olimpiyat oyunlarına babalarının hayrına talip olmamışlardı. * * * Bu konuda hazırlanan ve bütün dünyaya gönderilen “Tanıtım film ve broşürlerini” belki görmüşsünüzdür. O film ve broşürlerde bir tek başı kapalı kız yoktu! Hepsi de çağdaş Türkiye’nin, Mustafa Kemal Atatürk‘ün kızları idi. İşlerine gelince iç siyasette din ve örtü sömürüsü yapanlar, işlerine gelmeyince dünyanın karşısına ‘Modern ve çağdaş Türkiye’ ile çıkıyordu. Neyse, oldu bitti, olay arkada kaldı. Arjantin’deki oylamaya devletin ve milletin parasıyla Tayyip ve ekibi dahil 600 kişilik yandaş kafilesi götürenler eninde sonunda nasihat aldılar. Süreç onlar adına hüsranla sonuçlandı. Açıkça söylemek gerekirse, tatilde iken öğrendiğim bu haber benim gibi milyonlara insanımızı da mutlu etti, bu hezimet sonrasında çapulcular dahil hep birlikte zevkten dört köşe olduk, yüreğimiz yağ bağladı. Bunu bildikleri için hezimetin ardından vıcık vıcık mesajlar attılar: “Şimdi kıçınıza kına yakın… Kına stokları tükendi!..” Kınamızı sevinerek yaktık, mutlu olduk. Kafesteki olimpiyat kuşu artık kaçtı! Tayyip’e vesaireye geçmiş olsun, bir daha sefere inşallah!
Posted on: Wed, 18 Sep 2013 02:53:37 +0000

Trending Topics



ody" style="min-height:30px;">
Friends...on the morning the French celebrate Christmas (24th)...
I am relatively new to Canadians, shamefully I didnt know they
RCCG OPEN HEAVEN - DAILY DEVOTIONAL OPEN HEAVENS DAILY

Recently Viewed Topics




© 2015