DÖRDÜNCÜ - TopicsExpress



          

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Tevekkül Onun sanatına, malına, kudretine güven. Sebeblere sebeb olana, sebebsiz veren, Onun adaletine güven. Ona itaat et, ibadet et, sadece tevekkül et yeter. Onun adını gözüne, gönlüne, aklına yaz UNUTMA.. 10.02.10/Bursa Onu kaybettim Onu benden aldın ne için, şimdi ben yanlız başıma kaldım. Ne kadar saf ve içtensin, canımı verdim senin için. Ama sen çekip gittin, yaşarkeni ölüme mahküm ettin. Yalnızca arkadaşımı değil, koruyucu meleğimi kaybettim. Artık benim için,hayatın anlamı yok, onsuz yaşamaya alıştım. Bu dünyadan giderken, gözyaşı dökmeyeceğim. O bir gün, ben her gün yanarken, yok etmek için kullandığı tanrıya şikayet etmiyeceğim. Değer verdiklerimi elimden alanlar, asla güneş yüzü görmesin. ...........üzerinden eksik etmesin.TANRIM 14.12.09/Bursa Dinle işitme Aklından geçeni gönlünden söyle, söyleme dilinden (malayan-i) boş söz. Söyleyen eker,dinleyen biçer, idrak et anla,sonra cevap ver. Anlamadın cevap verme, duymadın kulak asma, ruhunla dinle aklınla karar ver. Her sözü dinle her dinlediğini duyma, işitmek soda dinlemek maden suyu, Söz uçar yazı kalır,söz gümüş ise sukut altındır. bu bir kıssadan hisse 15.02.10/Bursa Yarın -bugün olmadan Bu gün/eş batmadan, yeni bir gün/eş doğmayacak. Bu gün dün olmadan, yarın bugün olmayacak. Sen hep var olacaksın, şah damarım kadar yakın. Bu gün yarın gibiyken, dün de bu gün gibiydi. gelecek yarın geçmişte dün. Sen hep yanımda olacaksın, şah damarım kadar yakın. Gelecekve geçmiş bir tek gün olsa hergün. Dün geçmişte,yarın gelecekte kalsa, bu gün kıyamet kopsa da, Karanlıkta kalan fitne aydınlanacak, kavuştuğumuz gün. Şah damarım kadar yakınsın her gün. 909.02.10/Bursa Aşk evliliğe giden yoldur. Dur bakalım sevgilim, nereye gidiyorsun. Aynı çatı altında beni terk mi diyorsun. Evlenmeden boşanmam, masumiyetimi kaybetmişken. Önce sözünü tut, nikah masasına gel, birlikte yaşamak için. İyi bir işbirliği aşkı doğurur, AŞK ise evliliği........... 08.02.10/Bursa Çöl çiçeği Toprak rengi kahverengi üstüne, kar yağmış gibi kum taneleri. Karanlık kış günler baharla kışı birara da yaşatır bize. Yeşile ve çimene hasret çapkın biri,üstüne uzanıp yatarken. Yeşillenmiş fındık dalını, ne budamaya,nede sulamaya gerek var, gübresi kendinden. Bahar sessizce yazadoğru akarken. 06.0210/Bursa O meşhur biriydi. O insanların kalbinde taht kurmuş. Esmer tenli, serseri bakışlı biriydi. Meleklerin meleği, ceylan gözlü bebeğim. Ela gözleri ile saçlarımı okşadı. Bana tekrar bir şans ver, ceylan gözlüm. İnce ruhlu,romantik,delice tutkum. Her ölüm erken senin için 10.11.09/Bursa Niyet tut kısmetin gelsin Sırrından bir sır ver, kalbime emanet. Melekler yazmasın, şeytan yaklaşmasın. Niyetin kadar eline geçecek olan, niyet olmadan amelin kabul olmasın.. Güzeli çırkinden iyi yi kötü den ayıran, niyete göre hesap verecek olan. Niyet tut ki, niyetine göre kısmetin verilsin. 06.09.09/Bursa İhanet acısı Sen benim aşkıma, tertemiz duygularıma ihanet ettin. Ne kadar çok sevmiştim, ne kadar da çok güvenmiştim. Bir hiç uğruna sevgimizi perişan ettin. Şimdi ben ihanete uğramış aşk mağduru biriyim. İki elim yakanda sen kaldıkça hayatta, bu gizli acı bana mutluluk verdi. Şimdi ihanetinle mutlu ol sevgilim. 09.11.09/Bursa Teşekkür ederim tanrım. Göz ve gönül vermeden önce hiç bir şey bilmiyordu. Su oldu,toprak oldu,can oldu. Denizler emrin de, hayvanlar hizmetin de rüzgarla haber saldı. İnsan melek melekler insan değil, Gerçekle mana arasında gidip gelir. Bilinmeyen bilinmez gaybı ancak allah bilir. Bir ruh bir bedenden olan, en değerli varlık insan. Yeryüzünün tek halifesi. senden başka kimseyi kendinden üstün görmedi Bulut olup gökyüzüne yükselir, yağmur olup yeryüzüne inerdi. Doğumu ölüm,ölümü doğum günü. Binlerce kez teşekkür ederim tanrım. iyi ki insan olarak yarattın bizi 25.0509/Bursa Mudanya Ne bir hırçın dalgaları var,ne de bir kumsalı, Kör kuytularda kalmış sessizliğin, buruk bir hüznü var. Kucak açmış denize bütün yollar, sahilde sanki bir karşılama var. Sabahın serinliğinde yenir simitle peynir, poyraz rüzgarları ile İstanbulun kokusu gelir. En sert kalpler büyülenir havasına, barışın sesi gelir zeytin yaprakları arasında. Güneş batarken yıldız tepenin ardından, benim gönlüm sarhoştur yıldızların altında. Akşam bir hüzün çöker terkedilmiş sancıların üzerine, Denizin derinliklerinde kaybolur gider balıkçı tekneleri, tan yeri ağarırken dönecekler geri. Ay ışığında o kadar aydınlık ki denizin üstü Mudanya akşamlarında. 03.02.10/Bursa Mavi Geleceğin rengi öyle bir renk ki? bütün gölgeleri yutan, ruha ışık tutan, iyimserliğin dekoru, kar tanesi,yıldızlar, gözlerin rengi yeşile çalan mavi. Kehribar kokan ovaları, eflatun renkli dağları, bahçeleri bağları, saf ve masum ülkem Türkiyem, masmavi. Ben hayatın tüm renklerini istiyorum.En çokta kırmızıya çalanını :)))))) 50.02.10/Bursa Yeni yıl Dünya güneşin etrafında dolaştı, biraz büyüyüp olgunlaştı. Zaman ve mekanın farkında olan insan, yeni bir yıla kavuştu. Sınırsız olan yaşam sınırlı bize, geride kalan bir yılı bir öğrenciye, bir ayı doğum yapmış bir anneye, bir günün değerini bir işçiye sorun. Mutlu yıllar TÜRKİYE 31.12.09/Bursa Borsa Kumarhane yerine borsaya git, Tasarrufunu yatırıma dönüştür. Kısa yoldan köşeyi dön. Kim kazanmış sa kumardan, Seni ya batıracak ya, kazandıracak bu akşam. Etrafına bir bak zengin olan var mı? borsadan. 03.01.10/Bursa Sanatsal siyaset Eleştir sen iktidar karşıtısın, onay versen iktidar yanlısı, Toplum yararına aykırı, aradaki kokmaz bulaşmazların yaptığı, Avaz avaz bağırdı mizah duyan olmadı. Hava dışarda sıcak içerde soğuk, sanat siyasetin vesayetinde. En uzun gecenin sonu 24 aralık anlayacağın sanat panik içinde 03.02.10/Bursa Sonsuzla buluşmak için Çalışmak tevekkülsüz olmaz, emek karşılıksız kalmaz, çözümün bir parçası,yardımın açık kapısı ol. zoru başarmak için bir çıkış yolu bul. sonsuzla buluşmak için çalış, hakkını er geç alacaksın Her ipin bir düğümü her düğümün bir çözümü var. İnan sen bunu başaracaksın....... 26.02.09/Bursa Medeniyetimiz Bizde ne yok ki, İşte dinimiz; cennet ve cehennem, şehit ve gazimiz. Dünden kalan; han-hamam,medrese-cami, göz doyuran mimarimiz. Gönlümüze seslenen musiki, tekbir,kaside,ilahi Geçmişten geleceğimizi destan-şiir,gazafetname ile süslemeli. Ya gelenek göreneklerimiz; nişan- düğün,davete icabet,hastayı ziyaret. Göz dolduran şeref duyduğumuz, işte kültür ve medeniyetimiz. 04.03.09/Bursa Dostluk üstüne Tilki kırk masal kurmuş dostluk üstüne Dostumda derimi yüzer, dostluk üstüne. Düşmanı olmayan savaşlar dostluk üstüne. Her yanım ateş çemberi nereye dönsem yanarım, dostluk üstüne. Zalim zulüm yapar, zulüm gider,vebali boynumda kalır, dostluk üstüne. Dönüp rabbime büyük bir derdim var. desem. derdinden daha büyük Rabbin var. der. dostluk üstüne 03.02.10/Bursa Derdime bi-çare Hani nerede sosyal devlet, sosyal adalet. Hastalar hipokrat yeminli, gözü doymaz hekimlere emanet. Bıçak parası ver ki şifa bulasın Boşuna mı? okudun bu kadar zaman, meslek ahlakını,insan sevgisini bırak, sen cebini doldurmaya bak. Kim düştüyse eline yol,süründür,düdükle. Cesedin musalla taşında kalsa kimse bakmaz yüzüne. İki cihanda iki elim yakanda doktor. Allah sabırlar versin hasta olan birine, Derdime bi-çare tabib düştüm eline. Yine de beni Türk hekimlerine emanet edin. 01.02.10/Bursa Kelime oyunu Herkes görüyorsa seni, ne yapayım başkasının gözünde görüneni. Herkes biliyorsa seni, ne yapayım herkesin bildiği birini. Yalnız ben görmeliyim,yalnız ben bilmeliyim seni. Yalnız ben içmeliyim, yalnız beni sarhoş etmeli. Bana ait bana özel olan biri, damakta tat,dudakta ıslaklık bırakmalı, yıllanmış şarap gibi....... 31.01.10/Bursa İlk aşkım eşim son aşkım ölüm Aşkım sana verdiğim anlamın adı aşk desem. O adı geri aldığım an,geriye ne kalır senden. Benim aşkım ebedi hayat içindir. Ay yüzlüm; sen kadife üzerinde bir mücevher gibisin. Bütün güzellikleri üzerine çeken yarim,dünya ahret eşimsin. Canımın ta içisin sen, nasıl sevdiğimi bir bilsen. Ceylan gözlüm; gözünden dökülen her damla yaş bir inci, Zengin olma arzum o kadar çok ki? kalbim ölümünü istedi. Nasıl bir başkasını sevebilirim ki, Hayat anlamsızlaşır,aklım sende kalbim bir başkasında kalır. Sen kalbime girdin aklımı aldın. Sonsuz yaşamla buluşuncaya kadar, hayallerim hüsran,duygularım ebediyen esir. İşim, aşım, eşim her şeyimsin sen, ilk aşkım eşim,son aşkım ölüm. 30.01.10/Bursa Hattat Mürekkebin koyu mavi kalemin ucu eğri olursa, iyi yazarsın. Er-rahimi uzatırsan er-rahmanı güzel yazarsın. Bayı uzatır,mimi köreltir sen sini farkedersin. Sin yerine sinkaf yazarsan, kötü yazarsın. Bir harfi eksik yazar, bir noktayı düşersen anlamını bozarsın. Hüsnü hatla yaza yaza, yüksek derecede eser çıkar ortaya, Kalemini sol kulağına koyan yazar, her zaman kolay hatırlar. 29.01.10/Bursa Yarab Yağmur ağladığım an bulutlar üzgün. Yıldızların göründüğü, havanın açık olduğu gün. Şimşek çakar en öfkeli anımda. Gündüz mutlu gece hüzünlü zamanımda. Her zaman mutlu görmek istediğim anı göster Yarab................ 26.01.10/Bursa Hamsi /n Kışın hamsi çıkar, Hamsin ayının her günü. Hamsi karaya vurdu, haber verin mürver ağacı borusundan. Bir mendil hamsi doldur akmasın, pilav yapalım suyundan. Hamsin ayında hamsi çıkmasa, Karadeniz yas tutar ağlar. Bereket tohumdan değil, toprağından suyundan. 26.01.10/Bursa Biri var Nasıl ki kitabı yazan bir katip, yapıyı yapan bir usta varsa. Düzen hakim siz,gök kandilsiz, kainat onsuz olmaz. Onu yapan bir usta var, var olan için her şey vardır. Yok olan için hiç birşey yok. 26.01.10/Bursa Cam kırıkları Harabeler, kırık dökük kaldırımlar, karışık yazılar yazılmış duvarlar, Hep sahipsizliği mi hatırlatırlar. Çöpler ortalıkta çürürken hamama gitsem, Sadece bedenim temizlenir. Ruhum kir pas içinde; kucak aç sıcaklığını hissetsin, ateşinde ısınsın senden uzak kalan yar. 08.01.10/Bursa Bircan Eskiden pencereyi açıp yağmur damlalarının yüzüme vurmasını isterdim. Beni uykudan uyandırır kendime gelirdim. Uykuya dalıp pencereden aşağı düşeceğimi hiç düşünmedim. Soğuk kış geceleri güvenim eksilmeden, Seni düşündüm yağmur damlaları yere düşerken. Rüzgar bulutları yürütür, bulutlar da yağmura dönüşürken, Bir damla bin damlaya bölünüp ölü toprağa bir can verir. Yanağını ısıtan sevginini saygıya dönüştüğü gün.............. 09.01.10/Bursa Benzetme İnsanı rahatlatan turuncu bir rengi var, güneşin doğduğu an gibi Yuvarlak bir kabuğu var,yeni bir dünya gibi. Kuran okuyan müminin tadı damakta kalır, portakal gibi. Kuran la mümin arasında bir ilişki var, hoş bir meyve gibi. Kuran okumayan müminin kokusu yok tadı var, hurma gibi. 16.01.10/Bursa Köpeğim Bir köpeğim var, atamadım, satamadım, çok fakir biriyim bakamadım. Eve gelmedi bir gün, Birine bakamazken bakamıyacağımı bile bile bir sürü köpek takmış peşine baktım evin önünde, ne yapayım? hiç birini atamadım. 12.01.10/Bursa Şefaat ya resulullah Kalp tasdik etmedikçe tahakkuk etmez iman, Varlığının öncesi ve sonrası olmayan, Vardan yok eden yoktan var eden rabbim: Mucize ve kudret sahibi nebi hürmetine, Mahşer gününde günahsız kullarından eyle Bizi zulümden, hiyanetten,ve kibirden uzak tut. Ruhum bedenden çıkıp kabir sualine çekilirken, Mizandan şüphem yok, sırat köprüsünden geçerken, Yüzüm yok ya resulullah senden şefaat dilemekten, İtikatte imamımız Ebu Mansuri Maturidi İslam ve imanın şartı, biri beş biri altı, Yolumuz ehli sünnet ve cemaat yolu, Allahım bizi kötülüklerden koru 15.01.10/Bursa . Beni aşk öldürür Hayatımı zorlaştıran aşk kolaylaştıran sevgi, Aşkım ne kadar dahi ise bir o kadar deli, Aşktan yaşanan duygular acı acının adı sevgi, Aşktan arınmış karşılıksız sevgi daha soylu ve özgür, Bütün bu sözcükler kalbimin sesi, Deliliğin sınırı aşk,aşkı yaşatan sevgi. 16.02.09/Bursa Yeter ki iste Yeter ki beğen yeter ki iste, Kalp görmek istediği yaşamın sürpiz sayfalarını, nasıl isterse öyle görür. Ne istediğini en iyi bilen sen, kendine biraz güven, biraz da sadakat ekle. Yaşamını hiç kimseye emanet etme. Bütün sevdiklerinle birlikte yaşarken,özel olma sırrını kullan. Pencereyi aç perdeyi arala, aslında gördüğün yaşam biçimi, asıl yaşamak istediğin hayat. 17.12.09/Bursa Bulanıkta suyu bulandırma Siz küçük şeylerin üzerine büyüteç tutun, büyüdüğünü göreceksiniz. Size ait ne varsa açık arttırmaya çıkarın fikrinizin kaç paraya gideceğini, değerinin ne edeceğini bileceksiniz. Siz ne istediğinizi biliyorsunuz, biz de ne vereceğimizi. Kültürel kimliğe EVET,siyasal kimliğe HAYIR. On yılda yapılanı,on dakika da yaktınız, yıktınız. İsrailde Rus,Rum,Ermeni ve TÜRK hep birlikte değil mi? Bu maya gölde yoğurt tutmaz Bulanıkta suyu bulandırmaya kalkma. Hepimiz için daha çok CUMHURİYET ve DEMOKRASİ 20.12.09/Bursa. Gün açarken gelecek zamana Mavi sular kumsalı, parlak güneşin altında ılık ılık öperken, Omuzuna dökülmüş altın sarısı saçlar, sıcaktan kavrulmuş dolgun dudaklar gözlerime takılı kaldı. Güneş kızıllığında denize batarken, gölgeler karanlığa gömüldü. Kabarmaya başladı deniz, göz görmez,akıl sınır tanımaz oldu. Ya bırak mavi suların derinliğine, ya da tut elimden. Onu keşfetme çabası içinde, sabır bir çok huzursuz gecelere gebe. Sürgülü kapının kilidi açık,oda aydınlık, perdeyi kapatırken, gölgeler karanlığa esir. Sarı saçların parmaklarımın arasında akarken, dudaklarım çıplak omuzlarında dolaşır. Vücudun yay gibi gerili,ellerin başının üstünde çivili, kirpiklerin gözlerini örttü,ciğerim yanıyor,kelimeler boğazımı çizdi. Yumuşak tenin ellerimde hamur gibi, bacakları arasında ararken gizli haznesini, elim yumşaklığını hissetti.. Uçurduğumda gökyüzüne, doruklarda iniltisi geliyor. Dalga dalga gelen zevk,darmadağın ederken, rüzgarın fırtınaya dönüştüğü an,hiç birşey kanımı bu kadar kabartıp aklımı almadı. Ateşinle kavrulurken mantıklı düşünemem, yalnızlığım düşünme fırsatım oldu. Güneş yükseldi artık, gerçekle yüzleşme zamanı geldi. Derinliğine dalmışken limanında,tırnaklarım omuzlarına gömüldü. Gövde kırılıp büküldü kendiliğinden, güneş açarken geleceğe,şimdiki zaman çoktan satın almıştı bizi. 21.12.09/Bursa Molla Fenari MOLLA FENARİ Bursada mola verdi Molla Fenari, A.Esveddir üsdadı, Onun ilim ışığı aydınlattı Bursanın her yerini. Sabahtan başladı, yatsıya bitirdi mantık eserini. Otuz yılda tamamladı en son Usul-u Fıkhını, O devrinini dört alimlerinden biri idi. Gerçek varlık birdir,diğerleri onun suretidir.dedi. Vahdedi-Vücut ta Hak ile alem nasıl gerçekleştionu merak etti. O hem kadı,hem şeyhülislam hemde en iyi muallimdi. Hoca A.Esvedin cesedine baktı, gözü görmedi. Taha suresinin tevsiri ile şifa buldu gözleri, O Fatihin Dengi ve benzeri olmayan kimsemuallimi, O ilk vakıfları kurdu iyilik ve sevabı devamlı kıldı. OBursayı aydınlatan FENERi idi. Nur içinde yat Molla Fenari................. 20.12.09/Bursa Yeni adresim Kalbimi sana verdim, şimdi kalpsiz biriyim. Madem ki sevgini kaybettim, kalbini fethetsem de artık, makbulün değilim. Ölüm özgürlüğümün yeni adresi sevgilim. Karanlık bir günde gülümse, mutlu olmak için hayal et. Gitmek istediğin yere git, olmak istediğini ol, Tek bir hayatın ve tek bir şansın var görmüyormusun. Sevgi ve neşe dayanamadı yeni adresime bekliyor seni................... 10.02.09/Bursa Güleser Aklımı yitirme eşiğinde sesim çıkmaz kimseye, sensiz olmuyor,kuşlar ötmüyor, gece bitmiyor, bir tek seni hatırlıyorum, ne kadar sevsemde, kucağımdaki kadının, sensiz geçen hayatın, ne baharın,ne yazın tadı yok. Kalbimin her atışı, saatin her vuruşu, ömrümden ömür aldı. Rüzgar kül gibi savurdu bizi GÜLESER............. 10.02.09/Bursa Gökyüzü şekeri Yürümek nedir bilmeyen,rahvan bir tay gibi, dolaşırken topraklarında. Traşı yarım, yüzü sabunlu, insana benzeyen zirvede, sana sahip olmayı hep düşündüm. Yıldızlara bakınca algılar göz yanılması gökyüzünde. Özgürlük alacakaranlık renkte, engin bir deniz uzanmış önümde, dengesiz gelgitlere gebe. Fırtınalı yarı sağnak havada, ıslandı içimdeki toprak. Temiz hava bol güneş altında dokununca,kaybedeceğimi düşündüm. Pencereden bakan sonbaharın sonunda yaşam kışa kavuşma renginde. Her yer kar beyazı el değmemiş, dokunulmamış topraklarında masumiyetin. Ölüm ve yaşam arasında kana kana içtim pınarlarından, hala susuzum,çünkü sen yoksun yanımda. Beni senden koru. Gözlerinde yılanın zehrini gördüm. Gözler herkesin ülkesi,ben coğrafyanda dolaşırken, düşündüm seni GÖKYÜZÜ ŞEKERİ............. 12.09.09/Bursa Bir afet bin felaket Ateş rengi saçlarıma dokunma yanarsın Gökyüzü mavisi buğulu gözlerime aldanma Gökyüzünde yıldız denizde balık olsam da sonuçta; Ben yürüyen bir afetim. Her dost kaybedişim. bir feleketim..................... 12.12.09/Bursa Toprak ve ten Hafızamız kir tutmaz, toprağa gömdük kötü şeyleri,hatırlamaz. Kısırlaştırdılar, hafızamızı,hedefimizi. At gözlügü taktılar gözümüze, kulaklarımızı tıkadık onursuz her şeye. Vefayı şükrü unuttuk, toprak hatırlatmasa geçmişimizi,......... 15.12.09/Bursa Hava ve su gibi İçim geçti ne senle,ne de sensiz. Öfke ateşim fazla havasız ve renksiz. Aklım,bedenim ve ruhum, ateş ve toprak, hava ve su gibi. İlim,irade ve kudret sahibi tanrı, yeryüzünü yedi günde yarattı. Yılılk,mevsimlik ve günlük rüzgar gibi ol,ey insan oğlu. Bitki ol dört mevsim, kutup kuşu gibi her mevsim. Lodosu poyraza sakla, hava buza keserse su gibi. Renksiz ve kokusuz havayı kokla gönlümün halifesi. İklim su,mevsim suyun geçtiği yer. Su gibi akıp gitti ömrüm. sonsuza kadar......................................... 15.12.09/Bursa Gece güneşi gördüm. Buz dağlarını aştım,donmuş okyanusların üzerinden. Eşsiz yolculuğun sonunda sana ulaştım, Kar fırtınaları arasında en karanlık ve en soğuk kışı geçirdim. Baharın rüzgarları bile kemik kıran. Kar tavukları,kutup kedisi,kutup kurdu, kutup ayısı ve buz öküzü,tek renk. Kutup kuşu her mevsimin bir ayrı renk. Koloniler kurmuş penguenler. Su aygırları küme küme kümelenmiş, korsan martılar savaş açmış doğaya. Kuzey kutbunda yer gök kar beyazı, Buz dünyası eriyip gidiyor,ayaklarımın altında. Ne kadar uğraşsam da geri dönüşüm imkansız. Ben mi başarıya giderim.,başarı mı bana gelir bilemem, ama başardığımda başarı yanımda olacak, beyazın renk değiştirdiği gün. Benimse sonum........................ 15.12.09/Bursa Tarım kültürü Su içen volkanik kayalar tarım için iyi bir taprak. Taş yünü topraksız tarıma bire bir altarnatif. Arılar döllendirse bitkiyi, taş yününe fideler diksek, suda bitki yetiştirsek, suyu sulaya sulaya. Topraksız tarım bizde mavi gölde yüzen bahçeler taze meyveler verdi. Taş yünü,perlit ve pomza toprak ana minnetkar size. Böyle kültür varmı bizde........... 04.12.09/Bursa Açılımı açalım Açılımı açalım gerçeği konuşalım. Gizli saklı kalmasın demokratik açılım. Açık denizlere yelken açtık kim için. Başımızı açarak açılımı açalım, böylece açılıma katkıda bulunalım. Şehitler geçmişi hatırlatır, açılmadan önce APO itini asalım. Açılımdan söze edenler açılıma kapalı. Daha çok açılım daha çok demokrasi, Ucu açık açılım allah var korkutur bizi. Açılım açılmadan krize girdi. Ortaya laf atanlar çözsün şimdi bu işi. Düşe kalk a gideriz bir bilinmeze, Allah sonumuzu hayır eder bize. Çok şükür açılım güze kaldı menekşe............... 04.12.09/Bursa Küs benimle Daha çok kelimeler kırılıp dökülmeden, En iyisi küs kalalım seninle, üç gün geçti mi? Kendimize olan saygımızı yitirmeden, yenileyelim sözümüzü. Geçmişin hatırına gelecek adına, Susmakta en güzel,cevap hakkı değil mi? Fazla değil üç gün,küs kalalım seninle, gör bak daha çok, değer bulur..................... 11.09.09/Bursa Devrimci Geçmişi gelecek adına deviren devrimci de, gün gelir devrilir bir gün. Dünü devirirken bu gün, bu günü de devrir yarın için. Bırak dünü,bu günü, muafaza et yerinde kalsın her gün. 15.11.09/Bursa Ölüm yeri Ölüme en yakın yere, Uludağın zirvesi, Ulucami nin avlusu, yada ulu bir çınarın gölgesine bırakın beni. Ölüm meleğinin en çok dolaştığı yerde, ölüm saatinin geldiği, sessiz ve sakin kimsenin olmadığı bir vakit, ölümle buluşturun beni. 17.06.09/Bursa Elveda dünya Taş kesmiş yüreğimi hamur gibi, ölüm ve umut,yaşam ve korku yan yana. Yüzlerce provasız erkek sesinde, bu sesin içinde insan çırılçıplak. Doğum ve ölüm gibi herkes eşit, ölüme giden insanlar için vede; yaşam kadar hafif ölüm kadar ağır. Tutku ve güzellik; Övgünün yanında dürüstlüğe duyulan hayranlık.yan yana. Elektirik yüklü iki kısa sözcük,bir sessizlik sonucuHELAL OLSUN toprağa düştü. 24.06.09/Bursa Leş Yüksekten görünür akbabalar, onu takip eden sırtlanlar yerini alır.. Sonra çakallar bir bir toplanır leşin başına, geriye sadece bir iskelet kalır. Onuda toprak alır sonunda, aslanlar yine aç kalır. Doğa bu leş kargaları aslan kaçırır. 06.11.09/Bursa İster güldür ister ağlat Severim seni dostun dostumu sevdiği gibi, Koparım senden verdiğin acıyla, dost bağrından kopar gibi, İstersen yak beni en ateşli anında bir dosta sarıldığın gibi, Acı tatlı neyin varsa gönder bana, ne olursa olsun yine severim. Senden geldiği gibi. 20.06.09/Bursa Zümrüt Çok şaşırtıcı bir o kadar da gizemli, Güneş ışığında kırılgan bir mavilikte, baklava dilimi desenli, göz bebekleri. Bir renk ve şekil cümbüşü gibi dans ediyordu. Denizsuyu ve güneş ışığının yarattığı bir hazine. O bir Zümrüt gibiydi. 10.11.09/Bursa Şairlerin duası O gün karanlıkta izledim, perdenin aralığında gizlediğin sevgimi. Yüreğimde ararken, uçup giden avcumdaki beyaz güvercini. Üç elmalık jonglör duası ile aradım, yıllarca, Sözcüklerle oynadım yalnız kaldığımda, yanlızlık acılarımı dindirmek adına, Yıllar sonra şair olmak istedim., sana şiirler yazmak için 16.06.09/Bursa O bana baktı O bana baktı,ben ona baktım. Gözlerim gözlerine kilitlendi,utandım. Gözlerimi kıskanç bakışlar arasında, akşam karanlığına sakladım. Aşk acısı tatmış birisi için,bu bir çeşit aşktı. Yeşil mavi düş gördüm, sen hayalimden geçerken............. 24.06.09/Bursa Kum tanesi denize savurdum bir avuç kumu sahilden, yıldızlara dönüştü. yıldızların yere indigi gün gökyüzünden, en parlak seni gördüm, gözlerin ülkesinde kum tanesi................. 18.09.09/Bursa Susma hakkım /beddua Gözümün yorgun kalbimin kırgın olduğu, Aklımın durduğu çaresiz kalıp tükendiğim, Söylenecek bir söz bulamadığım an; Allah bildiğin gibi yapsın seni.............. 18.09.08/Bursa Farkında olmadan Anladım ki! o eski sen gitmiş kaybolmuşsun dünyamdan, benliğimle birlikte. Eski bir labirentin içinde, karmakarışık dehlizlerde, çoktan yabancı olmuşsun, bitmişsin yüreğimde. Farkında olmadan. ben kendimi sende ararken, aslında hiç yokmuşum, Meğer se seni,hiç tanımamışım. karşımda sen gibi görünen seni, düşlerimin bir kahramanı görmüşüm... Sanırım onun yerine koydum seni, farkında olmadan 26.05.09/sonenumutlar42 Sana geldim demeyi çok istedim Bir zamanlar yanıp tutuşurken, çabucak unutulan sevdalar gibi, nefretin ölçüsü olmayan, ulaşılamayanlara zamansız sevgim. Yağan yağmur gibi, adı mevsimi belli olmayan sen, vakitsiz girdin hayatıma. Zincirle bağlıyken geçmişime, nasıl gelme mi isterdin, ellerimde ki bu kelepçlerle birlikte. Çocuklar gibi sorgusuz sualsız sessizce,sözlerin de hayat bulmaya sana geldim, yaşadığım ne varsa geri de bıraktım, Yüreğinin en gizli köşesinde sakla beni,ellerinle ısınmaya sözlerinle hayat bulmaya geldim, demeyi çok isterdim,olmadı. Yürekten beni sevmeni çok bekledim, çok istedim inan olmadı............ 26.05.09/sonenumutlar42 Zeytinci Zeytincinin tezgahında Tadımlık helaldir. yazıyordu, baba,oğlu,karısı zeytine alıcı gözü ile bakıyordu. Üçü birden dört kez tadımlık tadtı, beğenmedi tadını, zeytini satamadan, zeytinci yüzde on zarar etti. giderken ardına bakmadan, zeytin gözlü gözlerim uzun uzun seyretti................... 26.05.09/Bursa Ne kaybettim bir bilsen Kontrolü,özgürlüğü,hayallerimi kaybettim. Gerçek huzuru,adaleti istemek, benim hakkım değil mi? Aklımı aldın kalbimi çaldın, şimdi yapayanlızım. Bu benim onur savaşım, bu dünya bana göre değil. İnsanlar aleminden, hayvanlar alemine alın beni. Ne kaybettiğimi bir bilsen, gölgen bile içimi karartmaya yeter. Allaha yakın ol,benden uzak dur, başka bir şey istemem senden. 25.05.09/Bursa Kehanete ne hacet Sular yükselince bir fırtına kapacak, önce gök gürleyecek, sonra yer ikiye bölünecek, ilk gün yıkım,ikinci gün ölüm, üçüncü gün feleket son bulacak. Kaçırılmayacak bir fırsat, ölümü ensende hissetmeden, cennete şimdi den sıraya gir istersen. Kime,ne zaman, ne olacak, nerden bileceksin,zamanı gelince hep birlikte göreceğiz Çok geç olmadan, verdiğin sözleri tutmalısın, cezanın şekli türlü türlü olur bilirsin, kötülere iyi bir şey yapmaz,iyileri hep korur. Kimileri sevinirken kimileri üzülecek, Tanrı İstediğini alıp gidince bu feleket bitecek.. 22.05.09/Bursa Çağrı Dokuz eylül; Türk milletinin kurtuluşa erdiği gündür. Geride bıraktığı, Afyon yaylasından İzmire ulaşan, sarı saçlı mavi gözlü bir baş kumandan. Daha dün; Belkahvesi sırtından denize bakan, onbeş gün önce; Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir..İleri dediği gündür.. Yol çağdaşlaşma yolu, hedef muhassır medeniyet yolu, Türk çocuğu onu; Türk ocağında tanıyıp öğrenmeli, özğür ve akılcı bir gözle dünyaya bakan ulusun, yeni hedeflerine doğru meşaleler yakmalı. Özğürlüğe giden yolda ilerlerken, Türklüğün özünü kavrayanlar, onun yolunda birleşir, Kurtuluşa kurşun sıkanlar, isyancı vatan hainlerinin torunları, din bezirganları, altından postu alınan şeyh bozuntuları, kuyruk acısı olan Cumhuriyet düşmanları, Aşırı sağcı solcu,kominizme,faşizme ilgi duyanlara karşı, Cumhuriyetin maaşlı yöneticileri, din görevlileri,Atatürkçü öğretmenler, ne yaptınız nerdesiniz şimdi. Okulda öğretmenler,kışlada askerler, cami de imam, çocuklara Türkiye Cumhuriyeti felsefesini bir anlatsınlar. Atatürk ülküsü alevi ile ısınan yurdumuzun bütün fertleri; Ulusal bekamızın tek yolu bu ülkü etrafında toplanmadıkça yarınlarını güvende görmesinler.......... 28.04.09/Bursa Deniz Sende ki sabun köpüğü bir çocuk hüznü, Sevdi mi çok seven, çıtır çıtır yenen, Küllerinden yeniden doğan, Düşerken yükselen, deniz dalgası köpüğüm. Gök SEMA yer DENİZ. Selma DENİZ / 23.04.09/Bursa Yumurta Bir ucu küt bir ucu sivri, Ovaldir yuvarlanmaz, yuvadan uzaklaşmaz., kendi etrafında döner dolaşmaz. Hacı yatmazı yatırmışlar, yatmamış Yumurtayı dik koymuşlar yan yatmış. Eli ayağı yok, o tanrının bir mucizesi. 14.03.09/Bursa Darülaceze Hidayetin konuşulduğu, gerçek kahramaların sığındığı, en son liman. Hayırla ayakta duran, duaların göklere yükseldiği, geçmişin canlı tanıkları, saygının simgesi, şevkat yuvası. Devletin kucak açtığı, bir aile ocağı, bahçesinde koca bir çınar ağacı, DARÜLACEZE 14.03.09/Bursa Dost Gelin, iki hayvanı, bir kafese koyalım. Birbirini öldüresiye dövüştürelim. Bakalım; kim mutlu olacak, Hayvan hayvanın dostu, hiç kendi nesline düşman olurmu? İNSANDAN BAŞKA, dostunuzun nesli hayvan olsun. 11.03.09/Bursa Kemanım Sesinin sırrı çözüldü, Bu kadar güzel çalmasaydı seni Jashua Bell, Sendeki bu güzelliğin değeri anlaşılırmıydı. Uzun ve soğuk kış aylarında yaşayan ağaçların özünden olmasan., 17.03.09/Bursa Kehribar Göz tembelliği işte, o kadar renkler var ki? hiç birini görmüyor gözüm. Seni seyretmek için Kehribarı gönderdim, aynı yerde yoktun, Kehribar geri döndüğü zaman. Kadınım Lal oldum, akik taşım, ben seni baş üstünde taşırım. Çünkü beni de bir kadın doğurdu, Hayatımın yeni sahibi, bu güzelliğinizi, bu zerafetinizi, bu inceliğinizi neye borçluyum. Hatırlatmak istedim. 14.03.09/Bursa İlham kaynağım Aklıma çengel atmayıda, içimdeki merakıda, çok iyi bilirsin. Cesaretin ve iraden, çok uzaktan da olsa, yürek hoplatır. Sen yaşamak için ilham kaynağım, gururla taşı kadınlığını, El alem ne der, sözü ezberlenmiş sözler. Hiç mi hiç umrumda değil, en iyisini sen bilirsin meleğim. İstersen evet de, istersen hayır, İstediğini düşün, istediğini söyle, seni hep seveceğim. 10.03.09/Bursa Herşey bir (B) ile başlar. Beni benden vazgeçirebilsek, Tam olmadığımız yerde bir(B) ile başlayabilsek, yakından anlayabilsek, anlatabilsek derdimizi. Aşk için yarından vazgeçebilsek, yarın için söz istesek aşktan, SENİ SEVİYORUMdiyecektir. nerden biliyorsa? Ben sende beni görebilsem, zatenSen aşkı ararken,ben sende aşkı buldum diyecektim. 10.03.09/Bursa Küresel kriz Kimi tatlı kimi acı, kimi kokusundan belli. Vitrinde sergilenir sevgi, herşey yüzde elli indirimli. Kimi göz doldurur kimi karın, güç ve kariyer olsun yeter ki. Yaşamı uzaltıp kısaltmak dahil, herşey pazarlığa tabi. Sevgi bit pazarına üştü ölüm hariç hiçbir şeyin, kıymeti yok. Hayat durmuş piyasa bozuk, herşey satlık alan yok. 14.04.09/Bursa Unut gitsin mi? diyorsun Unut gitsin mi? diyorsun, camdaki resmini, kulaklarımdaki sesini, ruhumdaki sevgini, nasıl unutabilirim. Angut kuşu eşini kaybetti mi? yaşayabilir mi? , Dengesi bozulmuş bir zihin, ayar tutmayan bir saat gibiyim. Ruhun büyüsü bozuldu mu, gözlerin ilham verdiği ışık kaybolur.. O dudaklarındaki gizli lezzet, gözlerindeki renkler yok olur.. Kulağıma gelen çekingen bir ses, unut gitsin diyor. Hayalimin büsbütün kaybolduğu an, Gizli sırlar ya bir gözyaşı,yada bir tebessümle ortaya çıkar biliyormusun.. bütün bunları gören biri var. 23.04.09/Bursa Zenginin kalbi fakir Fakir ve sefalet içinde, saf ve yüce bir ruh, servet ve asaletli bir kalbi sever. İki güzel göz en büyük servet, iki dudak arasında gülümser. Güzellikten büyük asalet, sevgiden büyük servet mi? var. Yıldızlar güneşte görünür, karanlıkta parlarlar. Asalet servete servet asalete kur yapar. Kalp sevgiyi,fakir serveti zengin asaleti sever. Fakiri sevenin kalbi zengin, zenginin kalbi fakir. 19.04.09/Bursa Herşey hiçbirşey Baskı altında güvensiz bir ortamda yaşıyoruz. Maneviyat krizde, zenginlik altında mutluluk arıyoruz. Zihinsel gerçeklik, Estetik güzellik, Ahlaki iyilik, Ruhsal uyum hani nerde.? Lütfen; beni kullanma dürüst ol, gerçeği öğren, gerçeğe güven, sevgi, hoşgörü, sabır ipine sarıl. Aldatma güvensizlik eker, ayrılık tohumu biçer, ruhuma dokunmayan, aklıma uymayan, HERŞEY HİÇBİRŞEYDİR. 20.04.09/Bursa Hipnoz Hayatta duruşumuz, fiziksel,ruhsal ve duygusal boyutta, Olaylara bakışımız, tepkilerimiz bir tesadüf değil, Mutluluk bilinçaltında gizli bir kapı, bütün çabalara rağmen hayallerin ötesine geçemessin. Geçmişin esiri olma, gerçek mutluluk için güven bana, Uyku tanrısı; trans halinde biz onun etkisi ile bilinçaltında bir esiriz. 21.0409/Bursa Tanrı ile dost ol Neden bu kadar iyisin ki duygular ruhumun dili, sana yaklaşmamın sebebi, zengin olmanın nedeni. Benim tanrım senin olsun ne fark eder ki? Gönül sevgi çocuğu zihnim seni sayıklar, tanrı ile dost ol, o hep seninle beraber. Pişman olacağın sözler söyleme, ona güven onunla konuş, azmin kırılmasın. Bu sevgi değil,sevgili değil çok farklı bir şey, sebeb olan sebebi sevdim. 19.03.09/Bursa Pisikolojik kriz Çıkışı olmayan karanlık bir tünelin içinde, Her yaşta zaman, mekan tanımadan, devam eden hızlı değişim. Karar verme zamanı; ya sağlık sorunu, ya yeni bir iş, ya da yeni bir yaşam değişikliği gelir peşinden, sonra arkadaş dostların ölümü.. Çocuklarla kuşak çatışması en son çocuğun, evden ayrılmasıyla son bulur sorun. Sen bitersin dert bitmez; ya eşin ölür, ya da boşanırsın. Emeklilik sösyal özgürlik, sen zamanı öldürürsün, zamanda seni, yaş olur kırkbeş elli. Evre üretken, durağan bir benlik öğesi yaşanır bu dönem. 23.0409/Bursa 21 Nisan Kumbaracıbaşı yokuşundan Tepebaşı yoluna, yağlı kalaslar döşendi. Bağazkesen kalesinden Kasımpaşaya, bir gece de Haliçe gemiler indirildi. İran şahı Serhar boğaza köprü kurdu, neslinin son patişahı yeni hükümdar Fatihin, böyle bir olayı ne görüldü, ne duyuldu. 21 nisan gecesi Karayı denize çevirdi, gemileri dalgaların yerine, dağların tepesinden geçirdi. Altın şehir İstanbulu bizlere hediye etti. 23.0409/Bursa Güle özlem Özlemin,hayalin veda etmediğini, duyguların yerini alan tutku söylüyordu. Dudaklarından dökülen sözler ebediyeti vadediyordu. Gökyüzü şeffaf ve yumuşak, hayalimde dolaşırken gözlerin, Diğer taraftan hakikat, insanlık kalbini taşıyamayacak kadar zalim ellere teslim edildiğini nerden bilebilirdim ki. 21.0409/Bursa Türkiyem Şu caddeye çık, bir tek isim kaldı mı? Türkçe. Yokuşları çıkamam, zorluklara dayanamam, sana kıyamam Türkiye. Ne bileyim; sevgim tutkuya dönüştü birden. Anayurdunuza gidin diyor, nankörler. Yurdum anadolu, ağzım küfürle dolu, ruhum kuvay-i milliye ruhu bunu bilmiyorlar. Ne yapacaklar,asacaklar mı? assınlar, Ben ülkeme aşığım arkadaş, içimden geçeni söylemeliyim. Arkadaşlar,gençler derin uykuda, emekliler toplanın arkama, belki bir faydamız dokunur, bir nefes verelim anadoluya. Süt beyaz,kan kırmızı görmek istediğimiz değişimi, kendimizde görelim. Hedefimiz büyük TÜRKİYE, Ne mutlu TÜRKÜM diyene Mart 2009/Bursa Üşüyorum Düşünceler içinde, akşam sefası daha bir hoş, Soğuk bir hava da hem üşür, hem düşünürsün kaçırdığın baharı, Bulutlar kışın; güneşi gölgelerken, ağaçlar çıplak üşümezler, Bir tek çam ağaçları, dökmemiş yapraklarını, Hava sisli, güneş yarı tatilde, Soğuk gölgeler telaşta, üşüyorum.................. 30.03.09/Bursa Dilber Bu güzel dudaklar siyah gözlerin, Şu uçuk renkli,mahsun bakışların, O hüzün verici haykırışların,hayaline kapıldı kalbim. Bu koyu yeşil ağaçların,ormanların, Şu parlak gözlerden akan mavi suların, O denizin koyu mavi sularında, yıldızların yansımalarına kapıldı kalbim. Bu gögü aksettiren suların,üzerinde ki ayışığına, Şu marmara mavisi denizin,atlas örtüsüne, O denizin çarparak,ufuklara dokunan dalgaların mavi karaltılarına kapıldı kalbim. Bu güzel tebessüme, Şu kıyıda köşe de kalmış,içten bakışına, O denizin dalga dalga gelişine,kapıldı kalbim. Bu resme olan hayranlığı, Şu Uludağın; kar sularına kapılmış, yaprakları kıvılcımlar saçan,siyah gözlere, O semadan; başak demetleri gibi dökülen ışığın parlaklıgına kapıldı kalbim. Bu melegin saltanatlı cazibesine, Şu gönülden geçen, muhabbet uyandıran sevgisine, O gerçek olamayacak kadar güzel olan hayaline kapıldı kalbim. Bu dilber Şu dilber O dilber olmuş ne fark eder. 09.04.09/Bursa 29 Mart Ben senin mağduriyetini mazlumiyetini sevdim. Ben senin sessiz sakin durgunluğunu sevdim. Ben senin ak pak sayfalar açmanı istedim. Başa getirdim. Ben senin yolsuzluğunu, samimiyetsizliğini, iktidar hırsını bilseydim.? Yüreğimin yarısını verirmiydim. Ben bir tek sen büyüksün demedim. Ey sandığın meşru sahibi, değişimin tek adresi vatandaş; Yoksulluk ve yolsuzluklara karşı barış istiyorsan,şimdiden savaş. İntizarım hep vatan ikbali içindir. Bu kadar yeter; 29 Mart ta iktidara gerek kalmadı beddua. 30.0309/Bursa Kadının hakkı Kadınlar kendini seven değil, ezenin yanında. Ver elini sevenle elele, ez seni ezeni, Bir sinek kuşu da olsa, birlikte ol, Kalpsizlerin karşısında, biraz dik dur. Ne olur yorumdan kural çıkarma, yüreğine darbe vurma, gelenek adına korkularına sığınma, Umudunu yitirme sakın, kendine güven, karanlıkta olsan bile düş kur. DÜŞLER BİR GÜN GERÇEKLEŞİR unutma. 6.04.09/Bursa Depresyon Senden iki kat daha fazla derdim var ama nasıl giderim psikologa, Boş bir sinir küpü gibiyim, bırakın beni ya alkol almalı, yada uyuşturucu kullanmalıyım. Bütün bunlar tehlikeli ve riskli ama andrialim yükselmeli, birşeyler yapmalıyım. O zaman ya denize dalmalı, yada yamaçtan atlamalıyım, kim dinler derdimi? ölüme ramak kala. sevgiye muhtaç, bir sevgili bulmalıyım. Ama yapamam.; boş ver en iyisi işime gücüme bakmalıyım. 21.03.09/Bursa Bursa Hava hafif sisli ve bulutlu, yağan yağmur aptal ıslatan, dolmuştan inen insanları, karşılar kent meydanı. Dar yollara girince gürültüler azalır, hafif yokuş yukarı yükselirken kaldırımlar, yeşil Bursa yukardan aşağı kuşbakışı. Dışarda yağan yağmura inat, Uludağın ulu çınarları altında, Tophanede Osmangazi bizi karşılar. İşte kılıç kalkan işte mehteran, atların nal sesleri eşliğinde, Ulu cami,Emir sultan,Yeşil türbe, Yıldırım Beyazıt külliyesi bizi uğurlar. Mutlu anı bırakarak,geçmişte uyanan insanlar, Bursa dan ayrılmanın hüznünü yaşar. 22.03.09Bursa Peygamberimiz Sen dünyada son peygamber, alemlerde en öndesin. Sen Allahın habibi, peygamberlerin önderisin. Cennetin kapısından ilk girecek, hamd sancağını taşıyacak olan sensin. İnsanlığın önderi, hatibi ve şefaatçisi son peygambersin. Kerem sancağı ve cennetin anahtarı sendedir. Sen kıyamet günü peygamberlerin imamı, ümmeti en çok peygambersin. Ben seni metedmiyorum. Senin vesilenle sözleri mi metederimder, imam-ı rabbani 16.0.09/Bursa Şiir ve şair Geriye baktığımda bir tek şey var, kendimi anlatan şiir. Memleket te kalsaydım çiftçi olacaktım, ama şimdi bir şair. Varlığımızdan son sözü edecek olan şiirin, geçmişi merhamet, geleceği yoksulluk şairin. Gelecek yolun söylenecek sözün umudu şiir. Kadınlar üzerinde nazarı, ıssız köşelerde yanlızlığı gideren şair. Kendi eline sarılan kimsesizler üzerine yazılan şiir. Dünya ya bir bak yeterince saygın var, uzakta yakın, öfkede ya sabır. Her mindere çıkan bizimle yarışır, yol gözleyenin dudağında bir çift söz var. Doğudan güneş doğar,şairden şiir. 23.03.09/Bursa Neden Neden şimdi ben, yanında değilim. Neden acıları sen, derdi ben çekerim. Neden sen ateşler içinde yanarken, ben çaresiz beklerim. Neden senden bi haberim. Şimdi ben; nedenlerin nedenini bilmiyen. güneşte eriyen sakız gibiyim. 23.03.09/Bursa Sadaka Delalete düşene, yardıma muhtaç birine, güzel söz söyleyene gülümse, Birşey ek birşey dik, vaktini iyi değerlendir. Ekmek,su,hava bulunmaz bir nimettir. İlim irfan öğren, bu dünya ya iyi insan yetiştir. Tövbe et barışcı ol, bunlar bir ibadettir. 17.03.09/Bursa Sevginin değerini bil Binbir zorlukla bulunan bu duygunun değerini bil. Severken birbirimizi ne sen sınır koy,ne de ben. Ölümüm hayalinde yaşamadığım anda başlıyor bilirmisin, sırat köprüsünde kıl payı yaşıyoruz. Hayatımız tahtiravalli bir ucunda sen diğer ucunda ben, Denge kur, sen kalkarsan ben düşerim bunu iyi bil, Bir dur, bin düşün sevginin değerini bil. 16.03.09/Bursa Yeşilay Bütün kötülüklerin anası sigara, babası içki. Dertlerini koy şişeye kapat ağzını bir an unut gitsin. Ya akciğer kanseri olursun, ya siroz hastası,ne fark eder, akıl gel git,şuur med-i cezir. beyin felç olsun,aklın gelip gitsin. Şimdi moda zaten; uyuşturucuya herkez müptela, olmaya oldu, oda hayatımıza girsin. Nasıl olsa hayat senin kimsenin alacağı yok. Çek içine siğarayı, çöksün yüreğine dumanı ömründen ömür gitsin. Bütün kötülüklere savaş açmış YEŞİLAY her an,senin için,senin yanında. 24.03.09/Bursa Misafir Misafir zenginde olur fakirde, uzakta olur yakında, daveti kabul et. Sünnete tabi ol günahtan kaçın, tevazü sahibi ol, zahmetten çekin. Hem sevin hem sevindir, koşarak git yürüyerek ayrıl. Misafir umduğunu değil bulduğunu yer, davet et, rızkı beraber gelir. Yediği değil gelişi onur verir. 23.03.09/Bursa Dedemin anlattıklarını dinle Bildiğin kadar görün, ürettiğin kadar konuş, hayatı güzelleştir. Yeni yaşamda yeni alanlara ön ayak ol, bireysel mutluluktan sıyrıl, Gitme Durdiye bu cümleyi haykır. Yoksa her önüne çıkanı çağırmak marifet değil, Bilge insan olacaksan; az bilgi ile sonuç getir. kısa bir sözle çok sey ifade et, Dedemin anlattıklarını dinle/dinlet. 03.04.09/Bursa Yalnız kalmasın Mavi yeşil gözlerin, yıkamadığı dualı sözler de, hıçkırıkların gözyaşlarını akıttığı haykırışlar var. Bir tarafın ağrırken yan tarafa yatarsın,yeni sayfalar açarsın, yeni insanlar ararsın o an. Sayfalar küsmüş,yüreğin nasır tutmuş, yerine yeni acılara bırakmışken. kalabalık içinde yanlızlık daha anlamlı gelir sanki. Bakışlar çoğalmış yerinesayen de diyen içten haykırışlar almışken, yüreğini özğür bırak istediği yere gitsin, Rüzgara karşı bağır yum gözlerini, olanlara inat kuşbakışı bak, yaşadıklarını uçurumdan aşağı bırak. Hadi düşünme; sonra ne önemi varki geri dönüşün, düşüncelerin eylemlerinde yanlız kalmasın. 28.03.09/Bursa Affet Kötülüğü hoşgör demiyorum, içindeki duvarları yık gitsin. Bugün ki duygularımız yarın gerçeğimiz olmadan, içindeki tıkanıklık bitsin. Her an içindeki öfke ve kin için içini yer bitirir. Büyüklük sende kalsın, ruhunu kirleten duygudan kurtul bırak onun allah cezasını versin. 29.03.09/Bursa Yaşamak Nasıl düşünürsen o başımıza gelir. ve hayat öyle geçip gider. Başımıza gelen felaketleri bir düşün, Mutluluk sevmekten bilgelik hayatı anlamaktan geçer. Hayatın çelişkili gerçeklerini boş ver. Her şey istenilen gibi olsa yaşamın ne önemi var. Hayat bizi mutlu etmek için beklerken, hayatı kucaklamak biraz cesaret ister. 29.03.09/Bursa Döngel hayat Hayat; senaryo ya bakıp, verilen karektere bürünene kadar ki, bir süreçten ibaret. Dünya üç perdelik bir oyun sahnesi, İlk gün karşılama ve davet, ikinci gün mütevazilik, son perde oyunun bittiği, gel beri,gör beni,dön geri hayat 29.0309/Bursa Susarız şimdi Deccal kapıya dayanmış, mahşeri beklerken. Buğulu cam arasında yüreğim, kaza yapmış yaralı, Aklım kötümser,ruhum karamsar, içimi sisli bir hava sardı. Kalkıp bir adım attım, iliklerime kadar ıslatmış yağmur. Hava rüzğarlı,deniz de dallgalı, artık bu limandan demir alma zamanı. Camı açtım; ne yağmurdan, ne de mahşerden bir eser kaldı. Karamsarlık son bulurken, e-posta da Zihnimdeki engelleri bir aşabilsemdiyordu. Anladım ki sitem dolu sözlere yazılmış, ısmarlama bir haberdi. Keşke hiç camı açmasaydım, içim cam gibi kapkaranlık kalsaydı. O günden bu güne, ne değişti bilmiyorum. Hava kapalı şimdi 26.0209/Bursa Kader ve İnsan İlimle bildiğim, irademle seçtiğim, kazayla gerçekleştirdiğim kaderim. Hayır ve şerle sınanan, sorumlulukla hesap veren, tevekülle güvendiğim, ecelimle son bulan kaderim. RÜZĞARIN ÖNÜNDE YAPRAK GİBİYİM. 27.02.09/Bursa Cemre Önce havaya, şimdi suya, sonra toprağa düşecek cemre. Hava ısıncak, toprak kabaracak, sen benim olacaksın Cemile. 26.02.09/Bursa.
Posted on: Mon, 04 Nov 2013 06:12:16 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015