••• Hodri meydan... !!! Yandaş medya öyle bir algı yarattı ki, sanırsınız dünyada bir demokrasi devrimi yaşanacak. Başbakan’ın açıklamaları tarihe altın harflerle yazılacak! Çağdaş demokratik ülkelerin liderleri bile “Tüh be… Bu devrimi biz daha önce niye yapamadık!” diye hayıflanacak! Hatta bazıları AKP’nin dünyayı sarsan “Demokrasi Devrimi” karşısında hasedinden çatlayacak! Beklenti buydu! Nefesler tutuldu ve televizyonların karşısına oturuldu! Merak öylesine doruktaydı ki, bir ara dünyanın dönüşü bile durur gibi oldu! Ama o da ne; Asrın demokratının günlerdir büyük umutlarla beklenen paketinden kuş, hatta civciv bile çıkamadı! Çıka çıka Kürtlere üç harf!.. Süryanilere Avrupa İnsan Hakları Mahkeme-si’nde kazandıkları davanın zorunlu sonucu olarak 270 dönüm arazi!.. Alevi vatandaşlarımıza da Nevşehir Üniversitesi’nin Hacı Bektaş-ı Veli olarak değiştirilen adı çıktı!.. Kamuda uzun süredir kimsenin karışmadığı türban, resmen serbest bırakıldı. Buna karşılık bazı bünyelerde alerji yaptığı bilinen “Andımız” yasaklandı! Böylece Kürtlere yaranılırken, bazı AKP’liler için de alerji nedeni olan “Türk” ve “Atatürk” sözcüklerinin okullarda her sabah söylenmesi durduruldu! Seçim paketinden öte gitmeyen açılıma şahane bir ambalaj da bulundu! Seçim paketi “demok-rasi devrimi” adı altında sunuldu! Ülkenin rotası, laik demokratik Cumhuriyet’ten, Osmanlı devlet düzenine doğru savruldu! * * * Oysa “demokrasi devrimi” denilince insanın aklına neler gelmiyor ki. Örneğin; Yüzde 10’luk seçim barajının kaldırılması veya AB ülkelerindeki gibi, en makul seviyeye çekilmesi… Siyasi Partiler Yasası’nın değiştirilmesi… Siyasi partilerde lider sultasına son verilmesi… Kürsü dokunulmazlığı hariç, milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması… Anayasa güvencesi altındaki barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin serbest bırakılması… Daha önce bu hakları kullanırken gözaltına alınıp tutuklananların serbest bırakılması… YÖK’ün kaldırılması… Üniversitelerde özerkliğin sağlanması… Rektör atamalarında “yandaşlı-ğın” değil, “gerçek bilim insanı olma” özelliğinin tercih edilmesi… Türkiye’nin dünyanın en büyük gazeteci cezaevi olmaktan çıkarılması… Tüm fikir suçlularının ve tutuklu gazetecilerin serbest bırakılması… Yazılı ve görsel basın üzerindeki baskıların kaldırılarak düşünce ve ifade özgürlüğünün önünün açılması… Laikliğin ve Cumhuriyet kazanımlarının tüm devlet kurumlarında yeniden hakim kılınması… Cemevlerinin de, cami, kilise ve havra gibi ibadet yeri olarak kabul edilmesi… Devletin tüm din ve mezheplere eşit mesafede durması… Yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğünün evrensel örneklerine uygun şekilde sağlanması… Yargının siyasi hesaplaşma aracı olmaktan çıkarılması… Toplumun kutuplaştırılıp ayrıştırılmasının engellenmesi… Ulusal bayram kutlamalarıyla Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün büst ve heykellerine çelenk konulmasının serbest bırakılması… !!! ••• * * * Demokratikleşme denilince sizin de aklınıza bunlar geliyor değil mi? Madem yeni paketler açılacak... O halde AKP’ye seslenmemiz ve “İddia ettiğiniz gibi gerçekten demokratsanız, bu maddeleri içeren bir paket açın da görelim!” dememiz gerekiyor... Hodri meydan... !!!
Posted on: Mon, 07 Oct 2013 22:14:42 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015