KOBİEFRO’UN TARİHİ TÜRKİYE KOBİ’LERİNİN (REEL - TopicsExpress



          

KOBİEFRO’UN TARİHİ TÜRKİYE KOBİ’LERİNİN (REEL EKONOMİNİN) TARİ’DİR. 21 YILLIK HİKAYEMİZİ ÖZETLEYEREK DESTEKÇİLERİMİZE TEŞEKKÜR ETMEK İSTİYORUM. Her yıl olduğu gibi yıllık planlarımızı ve yeniliklerimizi Ekim 2013 tarihinde sizlere ileteceğiz. Ancak Ekim 2013 KobiEfor’un 15.yılı, (15. Yıldönüm özel sayısı Mart 2014’te yayınlanacaktır) gelişmiş ülkeler veTürkiye KOBİ’lerinin (reel ekonomik durum) karşılaştırılmalı çalışma ve araştırmalarımıza başladığımızın ve bu analizlerimizi ülkemizin tüm karar mercileriyle paylaştığımızın, 21.Yılı olması nedeniyle, bu büyük idealimizin 21yılını kısa seferberlik öyküsüyle, ilk destekçilerimizden başlayarak 2014 Mart’ına kadar aşama aşama teşekkür etmek istiyorum. Üretim Ekonomisi ve KOBİ’lerimiz çoğaltmak projemiz ve idealimizdi. 21 yıl önce Türkiye’nin bu eksiğini, gelişmiş ülke, gelişmemiş ülkeler KOBİ’leri ve Türkiye KOBİ’leriyle uzun süren bir karşılaştırmalı araştırma yaptık. Bunu kendiliğimizden yaptık. Bir bilen, bir kurtarıcı aramadan. Çünki, ülkemiz kalkınmalıydı, geri kalmışlığın acısı bizi de yakıyordu. Zamanın, Cumhurbaşkanları, Başbakanları, Bakanları, Milletvekilleri, Muhalefet Partileri, Holdingleri ve STK’larımıza “Ülkemiz ekonomisinin karşılaştırılmalı durumunu, sorunları ve çözüm önerileriyel sunduk, paylaştık. Bizim bu projemize ve idealimize sahiplendiler, bizi yüreklendirdiler. Bu idelaimizi, tutukumuzu “ortak ideal” yaptılar. Bu süreçte adetea herkes seferber olmuştu. Hiç kimsenin, hiçbirimizin aklına birbirinin kimliğini merek etmek dahi gelmemişti. Biz destekçilerimizi hiç unutmadık. Diğer yandan, Türkiye reel ekonomisinin gelişmesinin ardındaki gizli kahramandılar. KobiEfor destekçiler kütüğünde tek tek adlarınız arşivlerimizden aktarılmaya çalışılıyor. Hiç birinizi unutmadım. Birinci olarak,” neden KOBİ’ler ve Reel Ekonomimiz büyümeli gelişmeliydi” Bu raporu niçin hazırlamıştık. Aşağıda özetini sunacağım. Daha kapsamlı merak edenler, özellikle tez hazırlayanlar, dergi arşivlerimizi takip edebilir.(Arşiv çalışmalarımızhenüz devame ediyor) ikinici olarak, teşekkkür ise3 aşamalı olacaktır. Birinci aşamadan başlayarak teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Atladıklarım olursa özür dilerim. Bizi maille uyarırsanız, adınız arşivimizle karşılaştırılıp listeye hemen ekleriz. Saygılarımızla Nurdan Sönmez Genel Koordinatör KobiEforEkonomi Dergisi NEDEN ÜLKE EKONOMİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMALI ANALİZİNİ YAPMIŞTIK REKABETİN AKIL GÜCÜ OLMAK KOLAYMIYDI 90 yılların gelişmiş ülkelerinin, ekonomisine, üretim biçimini analiz edip ülkemiz ekonomisiyle karşılaştırdığımızda, onların çoktan, sanayi devrimini de aşarak bilişim devrimine girdiğini tüm dünya gibi bizde gözlemlemiştik. Ancak Türkiye’nin mevcut bir sanayisi vardı ama montaj sanayiydi. Eski teknolojileri alıyor, rekabet edemiyorduk. Üstelik ithal ikameciydik. KOBİ’lerimiz azdı ve yan sanayiciydi. Az gelişmiş ülke ekonomilerine baktığımızda avantajlarımız çoktu. O günkü sanayimiz gibi demokrasimizde biraz montaj demokrasiydi ama sermaye ve potansiyel ülke kaynakları bir kişinin, bir kralın, bir aşiret reisinin elinde değildi. İşletmelerimiz, imalethanelerimiz, üretim kültürümüz vardı. Az gelişmiş ülkelere baktığımızda bize göre, çok paraları, potansiyel doğal kaynakları vardı, demokrasileri, sosyal, toplumsal gelişmişlikleri yoktu. Sermaye tek ellerde toplanmış, üretim kültürü ve ortaya koydukları bir değerleri yoktu. Neredeyse KOBİ’leri yoktu. İthal ikameci bile değildiler, sanayi ve teknoloji açısından hem otoriteye hem dışa göbekten bağımlıydılar. Üretim bilinci gelişmemiş, sermaye tabana yayılmamış dışa bağımlı içe kapanık. Üretmesini, KOBİ’lerini çoğaltmasını bilmeyen bir ülke demokrasisini nasıl geliştirebilirdi? Dış tehlikelere karşı ne kadar dirençli olabilirdi? Sahip olduğu potansiyel kaynaklarını nasıl koruyabilirdi? Üretime dönüştürülmemiş sermaye siyasete nasıl yansırdı? Bunun yansıması iç karışıklıktan başka bir şey olamazdı. Uykularımızı kaçıran etmenlerden biri de buydu. Tekrar içimize, ülkemize döndüğümüzde, sanayi devriminden, bilişim devrimine geçmiş ülkelere kıyasla, ülke potansiyellerimizin verisi yoktu, “sanayi envanteri”miz yoktu. Sanayi yatırım haritamız yeterince güncellenmemişti, coğrafi değerlerimiz kimliklendirilmemişti. OSB’lerimiz vardı, yasası yoktu. O dönemlerin OSB yönetimleri muhtar kadar yetkili değildi. Elektriği, suyu, temizliği ve diğer ruhsat işlemleri vb. belediyelere bağlıydı. Çöpünü dahi kendisi toplama yetkisi yoktu. Yolları da yoktu, Sanayi atıkları için arıtma tesisleri yoktu. OSB’lerin sanayi belediyesi niteliği kazanması gerekiyordu. Yani tüzel kişiliğe kavuşturulmaları elzemdi. Ekonominin dinamikleri OSB’ler uyuyan devdi. Bu potansiyellerimizi iyileştirmeli harekete geçirmeliydik. Katma değeri yüksek ürünler üreterek, dışa açılmalıydık. Bunun için teknoloji, Ar-Ge-İnovasyon alt unsurları gerekiyordu. Bilimsel akılda katılmalıydı. Bunlar Üniversitelerimizde vardı. TÜBİTAK gibi TÜBİTAK MAM gibi, bilimsel akademik kurumlarımızda vardı. Üniversite Sanayici işbirliği olmalıydı. Destek ve teşvik paketleri geliştirilmeliydi. Bölgeler potansiyellerine göre eğitilmeliydi, yol haritası ve kalkınma ajansları gerekiyordu. Üretim süreçlerini hızlandırıp kolaylaştıracak bilişim teknolojileri gerekiyordu. Bunun için hepisi bir arada olan(yazılım, donanım, işletim sistemi) computerler gerekiyordu. Ülkemizde yazılım, donanım, işletim sistemi sektörleri mevcuttu. Yatırım, kalkınma, katılım bankacılığı şarttı. Bankalar teşvik ve destek birimleri oluşturmalıydı. KOBİ tanımı gerekiyordu ve KOBİ tanımı yapılmalı, “imalatçı ve hizmet KOBİ” si olarak ayrımalıydı. TOBB, Sanayi Odaları, Sanayi ve Ticaret Odaları, diğer meslek örgütleri, bütçelerinin bir kısmını girişimcilik eğitimlerine ayırmalıydı. Turizm’ de bu tanıma alınıp destek ve teşvik verilmeliydi. Tarih ve kültür turizminden öte, Otel ve Kongre Turizmi geliştirmeliydik. Bunların dışında, futbol klüpleri bile futbolcu yetiştirip endüstri yaratmalıydı, üniversiteler bilim adamı yetiştiştirmeliydi, üniversiteler aklı “bilimime katacak” projeler, çalışmalar geliştirmeli, bunu somut çıktılara dönüştürmeliydiler. Aklın ve ilmin girdiği alanları korumalıydılar. Şehir üniversitelerine şehrin, tarihini, kültürünü, ekonomik değer ve potansiyellerini tanıtan zorunlu ders konulmalıydı. Bu şehrin potansiyel ve fırsatları konusunda üniversiteler, proje geliştirme grupları oluşturulmalıydı. Genç girişimci potansiyeli taşıyanlar şehirde ikame edilmeliydi. Üniversite sanayi işbirliği doğrultsunda öğrenciler 3. Sınıf itibarı ile zorunlu pratik yapmalıydı (staj).Ardımızdan milyonlarca genç kuşak geliyordu, istihdam kapıları çoğalmalıydı. İşletmeler, genç girişimciler çoğalmalı, büyümeli, geliştirilmeli rekabet edebilir hale gelmeliydiler. Kalkınmamamızı hızlandırmalıydık. Yüksek, teknoloji ürünleri geliştirmeli, rekabet edebilir duruma gelmeliydik. Raporlarımızda bu gibi tespitler ve çözüm önerileri vardı. Bunun acı örnekleride vardı. Başbakanlarımız, Cumhurbaşkanlarımız 1 milyar için ülke kapılarında boyun eğiyorlardı. İşadamlarımız gelişmiş ülke piyasalarına giremiyordu. Güçleri yoktu. Aslında, o gün suçlu olan el kapılarında yalvarttığımız yöneticilerimiz değil, hepimizdik. Geri kalmış ya da geri bıraktırılmış ekonomizi suçluydu. Bizler suçluyduk. Üç kuruşa muhtaç düşen bir ülkenin evladı olmak ve hiç bir şey yapmamak, utanç verici, onur kırıcı bir durumdu, suçluluk duygusu yaratıyordu. Bunu tarih yazacaktır. Tüm bunları hızla aşmak için, diğer yandan, beyin göçünü tersine çevirmeli, dış ülkelerde çalışanlarımızın tecrübe ve bilgilerini“knowhow”larını girişimciliğe dönüştürmeliydik, potansiyellerimizi görünür ve işlevsel kılmalıydık. Akılcı rekabetin temel unsurlarını (Ar-Ge-inovasyon, yönetim biçimleri, teknoloji vb)öğrenmeli, uygulamalıydık. Bunun üretim ilkel üretim faktörlerinden, yenilikçi alt yapılara, Tekno Parklara, Tekno Kentlere dönüştürmeliydik. Sektör kümelenmelerine gitmeliydik, Ürün tasarımı, marka konumlandırma, imaj yaratma, patent, kalite gibi konularda, ülkemizin var olan, kıt olan reklam Ajansları ve Pr Ajansları yardım etmeliydi, Onlar KOBİ’lerimizi, KOBİ’lerimiz onları çoğaltmalıydılar. Üertim, Yönetim ve Pazarlama stratejileri geliştirmeliydik. Ticaretimiz için yeni fırsatlar yeni pazarlar hedeflemeli, hedef pazarlar için, KOBİ’lerimizin rekabetinde dışarı açılmaları için, ulusal ve Uluslarası Kongre ve Fuarlar düzenlenmeli, bunun yanısıra otellerimizin mutlaka kongre ve toplantı odaları olmalıydı kongre turizm merkezlerimizde ayrıca geliştirilmelitdi. Lojistik sektörümüz, kamyon dizisi lojistiğinden, hava, kara, deniz ulaşımını sağlayan sisteme geçmeli, gerekirse, Lojistik ÜSSÜ olabilecek potansiyel alanlarımıza yatırım yapmaya, proje geliştirmeye o günden başlamalıydılar. Üretim kültürü oluşturulmalıydı. KOBİ’leri yoktu. Üreten kendine yeten olmalıydık. KOBİ fidanlığından büyüyen KOBİ’lerimzde “Kurumsal Sosyal Sorumluluk Projeleri geliştirmeyi unutmamalıydılar. Üniversiteler ve bilimsel akademik kurumlarımız onların üretimine bilimsel akıllılarını katarken, onlar da üniversitelere mekatronik atolyeleri, diğer ihtiçlar gibi, karşılamalıydılar. Akademisyenlerimiz Anadolu KOBİ’lerini küçümsememeli, Anadolu KOBİ’leri onlara jokaben kalem efendisi muamelesi yapmamalı, birbirlerini ötekileştirmemeliydiler. Çünkü buna zerre kadar hakları olamazdı. “Mesele memleket meselesiydi”Mesele bütünlük meselesiydi. İdeallerimiz, analiz ve çalışmalarımızı, projelendirip ülke yöneticilerimize sunduğumuzda, o günün toplum yönderleri, Cumhurbaşkanlarımızdan, Başbakanlarımıza, STK’larımıza, Holdinglerimiz, Bilimsel Akademik Kurum ve Kuruluşlarımıza kadar bir avuç KOBİ’lerimize kadar çıkarsız, umarsız heyecan ve tutkuyla bu ideallerimizi ve önerilerimizi “ortak ideal” kıldılar. Bize uçuyorsunuz, hayalciler demediler, gülmediler. Konu ülke ekonomisi ve kalkınma ideali olunca, kimliklerini ve varsa bile birbirlerine hırsları, husumetleri bunları dışarıya astılar. Bu yakın tarihin tek yürek olduğu bu sessiz seferberliğin tarihi henüz yazılmadı. Çünkü hepimiz çok meşgul, tutkulu, inançlıydık mütavaziydik bu çalışmada reklama zamanımız yoktu. Cumhurbaşkanlarımız, Başbakanlarımız, Bakanlarımız, Milletvekillerimiz, Belediye Başkanlarımız, STK Başkanlarımız, akademisyenlerimiz, ilim bilim adamlarımız, sinemacılarımız, dahilerimiz, medyamız, reklam tanıtım ajanslarımız, sanatçılarımız, siyasetçilerimiz, işadamlarımız, holdınglerimiz, bir avuç KOBİ’miz. Ülkemizin ekonomik geleceği için ortak idealimizin KiM’leri olmuştuk. “KobiEfor” FİKRİ VE ZORUNLULUĞU NASIL DOĞDU. KobiEfor Ekonomi Dergisi fikri, bu deallerimizi, eğitici, ekonominin tüm aktörlerini ve onu hedefleyen kesimin ortak bir platforumda buluşacağı, KOBİ’leri eğiten, bakış açılarını dış dünyaya çeviren, ürettiklerini görünür kılacak, duyurucak bir mecraya ihtiyaç duyulmasından doğmuştur. KobiEfor’un iş dünyasına yönelttiği nasıl bir dergi olmalı sorusu ve araştırmasından çıkan sonuç; ulusal, alanında tek ve rakipsiz, “nish”, internet yayıncılığında da ilk olacak, bilgiye, çözüm odaklılığa dayalı, potansiyelleri ve çalışmaları görünür kılacak, yurdışı dergileri kalitesinde olacaktı. Makro, mikro, akademik, bilimsel, finansal kesimin yönderlerini bir araya getiren, başvuru kaynağı niteliği taşıyacak, üniversitelerde (o günün koşullarında) girişimcilik dersi olarak kaynak gösterilebilecek, kendi ilan, sponsorluk, editorial gelirleriyle ayakta durma yönetim ve işletim becerisine sahip, hiçbir kurum ve kuruluşa bağlı olmayan destekleyen herkesin dergisi olacaktı. KOBİ’lerin “kim”i olacaktı. İstanbul’a gelen hiçbir KOBİ, kaybolursam, başıma bir hal gelirse ne yaparım demeyecek, İstanbul’da benim KobiEfor’um var diyecekti. Yine danışacağı bir şey olursa benim KobiEfor’um bana yol gösterir diyecekti. Evrensel kalite normunda ama fiyatları uygun ve üreticiler için ulaşılabilir olacaktı. İhtiyaç buydu. Çünkü üreten kesim, üretiyorsak, “KLAS” biziz, kaliteyide bilende biziz diyordu. Diğer öneriler ise, ülkenin her yanından okurunu ve abonesini kendisinin belirlemesiydi (bu öneri takipçilerimizle ilşkilerimizi okur abone ilişkisi olmanın ötesine dostluğa dönüştürdü.)KobiEfor, KOBİ’lerin gelişiminde, ticaretinde akıl unsuru ve onların üretimine ivme kazandıracak, ulusal ve Uluslararası Kongreler toplantılar düzenleyecek, Türkiye’nin üreten tüm bölgelerini bire bir dolaşacaktı. Bu öneriyi gerçekleştirmek bizim için en kolayıydı Çünkü iş dünyasını neredeyse en temelinden tanıyor olmamız, onlarla dostluğumuzu çoktan başlatmıştı. KobiEfor’un yolculuğu böyle başladı. İstanbul’a anadolu’dan iş gezisine gelen KOBİ’lere İstanbul’da kimin var sorusuna “benim İstanbul’da KobiEfor’um var” cevabını vermişlerdi. Elbette hatalar olmuştur. Bizim tutkumuzu, ideallerimizi, suistimal eden, bu tuku ve ideallerimizi ucuza maletme simsarlarıda olmuştur.Bu ucuzlatma tutumları, bir çok değerli çalışmamızı zora sokmuştur. Ama, KOBİ küçük bişey, imajımıza zarar verir diye düşünenlerde olmuştur. Oysa “Büyük değerlerin adı küçüktür” TEŞEKKÜR İLKİN KobiEfor’un MİMARLARINA… Başta, OSB yasaları konusunda, sivil otorite, OSB’lerin kurulumlarına en temelinden tanık, OSB’lerin tüzel kişiliğine kavuşmasında ve gelişmesinde çok büyük emekleri olan, KobiEfor’un imtiyaz sahibi, Geçen dönem (TOSYÖV Vakfı Genel Başkanı Yalçın Sönmez’e (TOSYÖV vakfı, KOSGEB’in sivil karşılığı olarak kurulmuştur. Başkanları sırası ile, (Ekonomi Bakanı, Işın Çelebi, Dış İşleri ve Maliye Bakanı. A. Kurtcebe Alptemiçun, Eski KOSGEB Başkanı ve Milletvekili Sayın Hilmi Develi’dir. Şimdi ki Başkanı Sayın Rahmi Aktepe’dir. İkinci olarak KobiEfor’un ben (Nurdan SÖNMEZ’)den, önceki Genel Koordinatörü, Türkiye’nin, NATO’ya verdiği,Türkiye’de alanında tek, NATO’da ise dünyadaki 5 savunma ve iş geliştirme ve savaş oyunları stratejisti Haluk ÜNALDI yine Siyaset Bilimci, İtisatçı Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin. H. ÇEPNİ, danıştığımız, büyüğümüz ağabeyimiz, Prf. Doktor, (Rahmetli) Haşmet BAŞARAN’dı(O da Amerika’ya ve islam Kalkınma Teşkilatına verdiğimiz beyin göçümüzdü.) diğer, Türkiye sanayisinin gelişmesinde önemli bilimsel katkıları olan Prf. Dr. Metin Yerebakan Hocamıza, Yayın danışmanımız, eski KOSGEB Başkanı, Milletvekili, eski TÖSYÖV Vakfı Başkanı, Sayın Hilmi DEVELİ, ve tüm KobiEfor çalışanlarına ve emeği geçenlere, Yazarlarımıza, KobiEfor’un, dünyada 55 ülke CumhurBaşkanıları, Ekonomi Bakanları ve Ticari elçilikleriyle stratejik işbirliğimizin gelişiminde büyük emekleri olan,TOSYÖV Vakfı, MÜSİAD, Marmara Stratejik Araştırmalar Vakfı ve Kal-Der’e, DUDULLU OSB ve değerli KSS’lerimiz DES, İMES, KADOSAN, MODOKO, KEYAP, YEDPA yöneticileri ve sanayicileri, bizim ardımızda oldukları için, Murat ŞAŞMAZ, KENZ Reklam, 21 yıldır, görsel ve tabela derdimizi çektiğin için, ilkin SÜRAT KARGO sonra ARAS KARGO bizi taşıdığın için, DÜNYAGazetesi D&R dağıtımımızı üstlendiğiniz için. Bu uykusuz ve tutkulu çalışma dönemlerimizde, sırtımdan inmeyi kabul etmediği, işyerinde bile sırtımda, kanapelerde büyümek zorunda kaldığı için oğlumuz ÖNCÜ Sönmez’de çok teşekkür ediyorum. İLK DESTEKÇİLERİMİZE TEŞEKKÜR (Aşama 1) Sayın 7. Cumhurbaşkanımız Süleyman DEMİREL her toplantımızda bizi onurlandırdığınız için, Sayın Başbakan Bülent ECEVİT,(rahmetli) bizi nezaketle arayıp, moral ve destek verdiği için, Sayın Başbakan Necmettin ERBAKAN(rahmetli)çalışmalarımızı ve ideallerimizi paylaşınca, yüreğinin içine kadar gülen, sermaye tabana yayılır, üretim ekonomisi aracılığıyla piyasada para döner, bereket döner diye bizi cesaretlendirdiği için, Sayın Başbakan Tansu ÇİLLER, Deniz BAYKAL,Mesut YILMAZ, Devlet BAHÇELİ, Reel ekonomik büyüme, kalkınma idealimiz, hayalimizdir diyerek, OSB yasaları, üzerinde uykusuz nice günler çalıştığınız için, Sayın Başbakan Tayyip ERDOĞAN,İstanbul Belediye Başkanlığınız döneminde, yolu, suyu, elektriği, yasası yetkisi olmayan, kimliksiz, yetkisiz OSB’lerimizin durumunu size arzımız üzerine, özellikle Dudullu OSB’yi, kilometrelerce yollarla donattırdığınız için, Sayın Genel Kurmay Başkanı, Çetin FİSUNOĞLU, ülke genelinde techizat alım birimlerinize yerli ürünlerimizin ilk tercihleri olmasına önem verdiğiniz için, Sayın Numan KURTULMUŞ, Mehmet BEKAROĞLU, Sayın, İçişleri Bakanı,Mehmet AĞAR, Sayın Sosyal Güvenlik Bakanı Bakanı Yaşar OKUYAN üretim için teknoloji şarttır deyip kolları sıvadığınız için, O dönemin Sayın Sanayi Bakanları Yalım EREZ, Ali COŞKUN (KOBİ’lerin Ali abisi)Ahmet Kenan TANRIKULU, Sayın Zafer ÇAĞLAYAN ,üretici, Sanayi Odası Başkanı ve Sanayi Bakanıyken bile desteklerinizi esirgemediğiniz için, çok değerli,Prf.Dr. Haşmet BAŞARAN hocamızın değerli öğrencesi, Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah GÜL,(Dış İşleri Bakanı) o dönemlerde Afrika Zirvelerimize yardımcı olduğunuz için, Sayın Hilmi GÜLER (Enerji Bakanı)yenilenebilir enerjiler konusunda her toplantımızda bizi desteklediğiğiniz için, KOÇ HOLDİNG Ceo’su Sayın, Temel ATAY, Yönetim Kurulu, Sayın Mustafa KOÇ Dergimiz yayınlandıktan ve ideallerimizi dinledikten sonra, “KOBİ meselesi, memleket meselesidir” diyerek, tüm birimlerinizi KobiEfor’u desteklemeye yönlendirdiğiniz için, ayrıca bu değerli önerinizi daima memnuniyetle yerine getirdikleri için, KOÇ Grubu firmalarının Yöneticlerine teşekkür ediyoruz. ÜlKER Grubu kurucusu Sayın Sabri ÜLKER ve tüm yöneticilerine firmalarıyla birlikte destekledikleri için, SABANCI Grubu, rahmetli Sakıp SABANCI, devam edin çocuklar, başaracaksınız diye sürekli moral verdiği için, DOĞUŞ Holding, Ayhan ŞAHENK(rahmetli), Markalaşma, patent ve katmadeğeri yüksek ürünler üzerinde durduğu ve bizi desteklediği için, Doğuş Grubu tüm yöneticilerine ve Sayın Ferit ŞAHENK’in bu desteği devam ettirdiği için, BORUSAN, Rahmetli Asım KOCABIYIK, Ceo Agah UĞUR, KİBAR Holding Asım KİBAR, ve Genel Müdür Hayal Demiroluk’un destekleri, ANADOLU Holding sayın Kamil YAZICI, BOYDAK Holding, Sayın Mustafa BOYDAK, Memduh BOYDAK, KARADENİZ HOLDİNG, ARIKANLI Holding Sayın İbrahim ARIKAN, ARAS Holding Celal ARAS (rahmetli)ÇUKUROVA Grubu Sayın Mehmet Emin KARAMEHMET, DOĞAN Grubu, AKKÖK Grubu, FB, Sayın Aziz YILDIRIM, Nihat ÖZDEMİR, İhsan KALKAVAN, GS, Sayın Özhan CANAYDIN(rahmetli), M. Taner AŞKIN Futbol klübü techizatlarını yerli üretimlerimizden seçmeye dikkat ettikleri için, -İş Bankası eski Ceo’su Ersin Özince, HalkBankası, AK Bank, TEB Garanti Bankası, Yapı Kredi Bankası Tayfun Bayazit, Family Finans ve Asya Finans, Deniz Bank; Yapı Kredi Leasing (Berrin ersoy Sağlam) İş Leasin, Garanti Leasing ve FİDER (Factoringciler Derneği) VODOFON, AVEA (TÜRKCELL, DATA TEKNİK, MİCROSOFT,KOÇ SİSTEM, KOÇNET,İNDEKS,HP,SAP,ERP, OKİ,BİLGİTAŞ,TURCOM,İAS, KONT BİLİŞİM, VERİPARK,ESCORT,CASPERİTOSHİBA,CANON,ZEROX, TÜRK TELECOM(tahsin YILMAZ) Değerli STK’larımız, MÜSİAD, (Prf. Dr. Ömer Bolat, Ömer Cihat VARDAR)Kal-Der Başkanları, Prf. Dr A. Rıza Kaylan-Sanayici Hamdi Doğan,Gn, Sekreter Samih Yedievli, İMDER (Faruk AKSOY)TUSKON Rıza Nur MERAL, TOSFED-Celal Beysel,TÜKSİAT Prf. Dr.Hasan SERT. MİTHAT SELECTİON, Fransa’da kurduğu MİTHAT Selection markasını, öğrendikleri Fransız stili kültürü bizim kültürümüzle harmonize ettiği için, yatırımını ve üretimini ülkemize yaptığı için, SARAR Grup Başkanı, Sayın Cemalettin SARAR gece gündüz çalışarak kaliteyi öğrettiğin Marka değeri yarattın için, FAZIL SAY-Gürgün SAY Sanayide teknoloji geliştirme bilimine elektronik alıcılar konusunda imza atmış, bilim insanı, Sayın, Gürgün SAY, nadir değerlerimizden Fazıl SAY’ın annesi bize Anadolu KOBİ’lerinin karakteristiğini anlattığın için, bundan 10 yıl önce, KOBİ’lere AB.6. ÇP ve Hibe proje başvuruları Ar- Ge ve İnovasyon, katma değeri yüksek Ürünler ve Girişimciliği anlatmak, Anadolu’yu gezebilmek bütçemiz yetmiyordu bu üzüntümüzü farkeden, Fazıl SAY, Anadolu KOBİ’lerine gidebilmemiz için, bir konserinin gelirini bağışlamayı teklif etmiş, ülkem ve üretim ekonomisine faydalı olacaksa böyle birşeye kayıtsız kalamam demişti. Neyseki imdadımıza AK BANK yetişmişti. Teşekkürler Fazıl SAY. Sinema ve flim Yönetmenleri Derneği Başkanı, Mehmet Güleryüz, eşi Feza, Teşekkürler, kısa metrajlı flimlerinize, kliplerinizin arka fonlarıda imalatçı KOBİ’lerimizden bazılarını Orta Doğu ülkeleri ve Antalya flim festivallerinde göstermeye çalıştığınız için. En başından beri yanımızda olan, Başta Eskişehir OSB (Savaş Özaydemir Bölge Md.Ali İhsan Karaman)Bilecik OSB,(Lütfi Çakır) Mardin OSB(Murat Ensari, Nasır DUYAN) SAKARYA OSB(Bşk.Erol ÖZTÜRK) DUDULLU OSB (Murat Önay, Süheyl Erboz, M. Tamer Aşkın, Sadeetin Dayıoğlu Keyap ( M. Nuri Kuriş, )MODOKO (Ramazan )DES Sanayi Sitesi Yöneticileri, İMES Sanayi Sitesi, KADOSAN Sanayi sitesi) YEDPA –GAZİANTEP OSB, Celal DOĞAN, Cahit NAKİBOĞLU, Nejat KOÇER, Nevin ÇELİK, MERMERCİLER, OSB, TOSB,BEYLİKDÜZÜ OSB,GÜZELLER OSB, KİMYACILAR OSB(Melek ARAS)İKİTELLİ OSB (Yusuf AKKGÜN, Nuri KONAK, İKİTELLİ KOSGEB Müdürü Mustafa ARSLAN(KOSGEB Genel Başkanı) BOLU OSB Umut ORAN, Mustafa GÜLEN, ÇERKEZKÖY OSB, GÜNSİAD (Güneydoğu Sanayicileri Derneği, Galip ENSARİ, Bedrettin KARABOĞA, İsmail ŞAHMERDAN, ORDU TİCARET ODASI VE OSB’Sİ Ömer AYDIN, AKSARAY OSB ve Ticaret Odası Orhan AYDIN DİYARBAKIR OSB,BALIKESİR OSB, Başkan, BARTIN OSB (Ferruh HARÇVURAN) KAYSERİ OSB ve Ticaret Odası (Mustafa BOYDAK) DİYARBAKIR, NAZİLLİ OSB,OSTİM OSB (Orhan AYDIN, Gülnaz KARAOSMANOĞLU, Kemal ÇEKÜÇ) ANKARA SİNCAN OSB, POLATLI OSB, ANKARA BAŞKENT OSB, BURSA ve Sanayi Odası (Celal SÖNMEZ) İZMİR ATATÜRK OSB (Doğan HÜNER…)İZMİR ALİAĞA OSB (Atıl SAYILGAN, Işıl SEYREKOĞLU) EGE SERBEST BÖLGESİ (Ertuğrul IŞIKSOY) MALATYA OSB,KONYA OSB’leri DÜZCE OSB, KOCAELİ OSB, GEBZE GEPOSB (SAMSUN OSB ÇANAKKALE OSB, ERZURUM OSB, MERSİN-TARSUS-HATAY OSB, ÇORUM OSB, ZEYTINBURNU KSS, KÖRFEZ KSS BİTLİS VAKFI (Abdül Besir CEYLAN) GEBZE İŞADAMLARI DERNEĞİ-İSKİAD, İZODER, AR-GE İNOVASYON DER Prf. Dr. Ali Rıza KAYLAN, İMDERKUYUMCULAR DERNEĞİ (Alaeddin KAMER) İZODER (A. Nuri BULUT) KAGİDER (Gülseren ONATÇA),BİLİŞİM DER, TOBB, TÜİK, İSO (Tanıl KÜÇÜK) İTO (Murat YALÇINTAŞ),KOSGEB,(Hilmi DEVELİ, Bayram ÇAMKERTEN, Mustafa ARSLAN),TTGV Yücel TELÇEKEN (rahmetli) TÜSSİDE (Nükhet YETİŞ), TÜBİTAK (Tosun TERZİOĞLU, Nükhet YETİŞ),TÜBİTAK MAM (Naci GÖRÜR), MERCEDES, OPEL(Peter FAHRİNİ, Sinan ULUSOY) PEUGEOT( Meltem AYBAR) RENAULT (İbrahim AYBAR) OTTO BAUER, Gülsen ÇANAK, RENTACAR (Vural AK) Nesteren DAVUTOĞLU (LOWE AJANS) OMD Reklam Ajansı, ÜNİVERSAL MACCANN (Zafer KIVRAK)ONUNCU KÖY (Ümit GÜZELBEYOĞLU, Etiye BUDAK), MARKA (Hulisi DERİCİ) MİNDSHARE (BÜLENT YAR,) ALL MEDİA Nevzat YALGIN, Eren ALTMIŞ DÖRT, BANU BOZ) BAŞARTAN AJANS (Turan BAŞARTAN) DEMET İKİER, YEDİRENK AJANS (Ömer-Serhat) Kanal 7 TV. ZAMAN Gazetesi, SKY Türk-NTV, BAŞKENT TV MİLLİYET, YENİ ŞAFAK, DÜNYA Gazetesi, CUMHURİYE, ULUSAL TV, TRT Reel Ekonomi konusunda hazırlayacağımız programlarımızı, projelerimizi her zaman sunabileceğimizi bu konuda yardımcı olacağınız söylediğiniz, hep açık kapı bıraktığınız için. Ulusal ve Ulusalararası kongre toplantılarımızda desteklerinizi esirgemediğiniz için de teşekkürler. KOÇ ÜNİVERSİTESİ YEDİTEPE (Bedrettin DALAN, Sedefhan OĞUZ) FATİH ÜNİVERSİTESİ, OKAN ÜNİVERSİTESİ(Bekir OKAN, Mehmet OKAN) AYDIN ÜNİVERSİTESİ, BAHÇEŞEHİR, ODTÜ VE İŞLETME TOPLULUĞU, İTÜ, ANKARA HACETTEPE, BOĞAZİÇİ, SABANCI, AREL, GEDİK, DÜZCE, ATILIM, BİLGİ MEDYA TAKİP MERKEZİ, AJANS PRESS, GOOGLE Marjinal, (Asuman BAYRAK), TRİBECA (Aydan ÖZ) BERSAY (Cengiz CEMRİ, Yavuzcan YAZICI (PR AKTİF),NOM Hülya DÜZTAŞ MERCEK (Serpil SABAZ) AB PR, ALAEDDİN-SİBEL ASNA, İMAGE (Betül MARDİN) ATLAS PR, Canan ÇİMENBİÇER, MDM (Meral SAÇKAN) KÜRE (Nükhet DİLMEN) AJANS RA (Yalçın SÖNMEZ, SARAY GİYİM), TPEE (Habib ASAN) KGF Hikmet KURNAZ, İSFALT Kadir GURBETÇİ, İsmet YILDIRIM İGDAŞ İDO Ahmet PAK, DESTEK PATENT, Kemal YAMANKARADENİZ, KOOP.BİRLİĞİ (Kemal ÖZMEN) MADEN METAL DERNEĞİ, (Cevher KARTAL) WOW HOTEL CEVAHİR OTEL DİVAN HİLTON HASTANELER, ÖZEL GÖZTEPE AMERİCAN HASTANESİ MEDİCAL PARK MOBİLYA KOLEKSİYON, NURUS, DELTA, İSTİKBAL Hepinize yürekten teşekkürler. NOT, BU TEŞEKKÜR LİSTESİ 1.AŞAMADIR. BU AŞAMADA İSMİNİ VE KURUMUNU ATLADIKLARIMDAN ÖZÜR DİLERİM. BU KONUDA MAİLİNİZİ MUTLAKA DEĞERLENDİRECEĞİZ.
Posted on: Mon, 02 Sep 2013 09:19:44 +0000

© 2015