Kullanmak Gerekiyor? “Herkesin güvende olması için, haydi şimdi işe koyulalım” sözünü defalarca duymuşsunuzdur. Bu gibi durumlarda, genellikle kişisel koruyucu donanım (KKD) kullanımının gerekliliği mevzu bahis dahi olmadan çalışma başlar. Bu size tanıdık geliyor mu? Bir saniyenizi ayırın ve şu soruyu cevaplayın. KKD kullanmanız neden gereklidir? Öncelikle KKD kullanımı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çerçevesinde zorunludur, daha da önemlisi, KKD kullanmamak bencilliktir. Siz ve personeliniz, neden KKD kullandığının bilincinde olmalıdır. Biz ISG görevlileri sahada çalışanları yönlendirirken veya birisini baret veya emniyet kemeri kullanması konusunda uyarırken, bunu sadece kurallara uymuş olmak için yapmamalıyız. Bu nedenle sadece kanunları, cezaları veya açılacak davaları düşünmemeli, muhtemelen işçilerin aklından bile geçmeyen, yaralanma veya ölümle sonuçlanan bir kazanın onların çocuklarını, torunlarını ve diğer önemli kişileri de nasıl etkileyeceğini düşünmeliyiz. Bir geliri olmadan ev ve araba taksitlerini ödemenin onlar için ne kadar zor olacağını da düşünerek onlara hatırlatmalıyız. KKD kullanmayarak, kendilerini korumamaları aslında büyük bir bencilliktir. KKD Kullanımı Son Savunma Hattıdır ! KKD, her şey ters gittiğinde son savunma hattınızdır, risk hiyerarşisinin son basamağıdır. Zaman zaman bazı işçilerin KKD kullanmaktan dolayı şikayetçi olduklarını duyarız. Bu durumda çalışanlarımıza 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunumuzun aşağıdaki maddelerini hatırlatmakta fayda vardır. Çalışanların yükümlülükleri MADDE 19 – (1) Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları eğitim ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdür. (2) (b) Çalışanlar kendilerine sağlanan kişisel koruyucu donanımı doğru kullanmak ve korumak zorundadırlar. KKD konusunda, firmaların ve çalışanların ulaşabilecekleri ve faydalanabilecekleri bilgiler o kadar çoktur ki, bu konu üzerinde günlerce yazabilirsiniz. Firmanız iş güvenliği talimat ve prosedürleri oluştururken muhtemelen bu ve benzeri bilgilerden faydalanmıştır. Çalışmanız sırasında ne tür KKD kullanmanız gerektiği konusunda şüpheleriniz varsa mutlaka iş güvenliği biriminize başvurun. Başlangıç olarak, aşağıda belirtilen bilgilerden faydalanabilirsiniz. Kafanın Korunması Bir çoğumuz, baret gibi kafa koruyucuların kafaya düşen nesnelerin çarpma şiddetini azalttığını biliyoruz. Baretler, sizi kafanıza düşebilecek nesnelerden korumalarının yanı sıra diğer çalışanların sizi daha kolay görebilmelerine ve fark edebilmelerine de büyük katkı sağlarlar. Bir çalışma sahasında baktığınızda öncelikle baretleri daha sonrasında da bunları giyen işçileri görürsünüz. Kullanılan baretler TS 2429 veya CE EN 397 standardına veya ANSI Z89.1’e uygun olmalıdır. Baretler, güneş ışınlarına ve çeşitli kimyasallara maruz kalmaları sebebiyle zamanla özelliklerini kaybederler, bu nedenle herhangi bir darbeye uğradıktan sonra veya üzerlerinde çizik veya çatlak görüldüğünde yenisi ile değiştirilmelidirler. Zarar görmüş veya hasarlı KKD’nin kesinlikle kullanılmaması gerektiğini unutmayınız. Gözler ve Yüzün Korunması Evet, çalışma sahasındaki en havalı işçi sizsiniz. Çapak ve çarpmalara karşı koruyucu işçi gözlüklerinin çerçevesi, BS 2092.2 veya CE EN 166 veya ANSI Z87.1 standardına, Lensleri Güneş ışığına karşı koruyucu özelliğine bağlı olmak üzere CE EN 170, 172 standardlarına uygun olmalıdır. Eğer yazmıyorsa hemen yazan bir tane edinin ve onu takın. Yönetim için de aynı durum söz konusu. Bu arada, bir yüz koruyucu, koruyucu gözlüğün yerini tam olarak dolduramaz. Koruyucu gözlükler, yüz koruyucuların sağlayamadığı seviyede bir darbe dayanım derecesine sahiptir. Koruyucu gözlüklerin yan kısımları da uçan cisimlere karşı koruma sağlamalıdır. Bu durum özellikle darbeye dayanıklı numaralı gözlükler kullanan çalışanlar için söz konusudur. Uzun lafın kısası, önemli olan gözlerinizin görme görevini yerine getirmesidir. Neden riske giresiniz ki? Ayakların Korunması Sektörümüzde iyi ayakkabı/, bot veya çizme giymeye korkan işçilere pek rastlamadım. Diğer taraftan, yöneticiler de iyi örnek oluşturmayı unutmamalıdır. Sahayı ziyaret ettiğinizde, uygun koruyucu ayakkabılar giyin ve çalışanlarınıza iş güvenliğini ciddiyete aldığınızı gösterin. Koruyucu ayakkabılar seçilirken, ayağa düşen veya yuvarlanan nesneler, tabanı delebilecek cisimler, bilek desteği sağlayacak ve tırmanma sırasında rahatlık gibi konular dikkate alınmalıdır. İş Emniyet ayakkabılarının mutlak surette koruyucu burunları olmalıdır. Bu nedenle tüm İş Emniyet Ayakkabıları, Avrupa Birliği Standartları CE EN ISO 20345 ve/veya CE EN ISO 20347’ye uygun olmalıdır. Tüm bu standartlar, ayakkabı burnuna 200 Jül’lük bir darbe gelmesi öngörülerek hazırlanmıştır. Örneğin 1 metre yükseklikten 20 Kg. ağırlığında bir nesnenin düşmesi halinde EN 20345 Standardı mutlaka aranmalıdır. Şayet Ayakkabı Güvenlik ve Koruma Standartlarında buruna daha az darbe alınması düşünüldüğünde ve risk kategorisinin daha az olması düşünülüyorsa, o zaman CE EN 20347 Standardında bir iş ayakkabısı düşünülmelidir. Ayrıca ayakkabı tabanı üzerinde de baskılı olarak; Üretici adı ve sektörünüz için petrol ürünleri ve akaryakıt, yağ, gres v.b. tabanının dayanıklı olduğunu gösterir yazı/ibare bulunmalıdır. Bunun yanı sıra, Anti-statik (A) olup olmadığı, Tabanının kaymaz olup olmadığı(anti-slip), Gerektiğinde ısı izolasyonunun bulunup bulunmadığı (HI), soğuk izolasyonunun bulunup bulunmadığı (CI) gibi işaretler mevcut olmalıdır. Ayrıca, kazı ve dolgu işinde çalıanlar için ayrıca tarak kemiği koruması kullanılmalıdır. Vücudun Korunması Üstünüzde koruyucu yeleğiniz olmadan servis aracından çıkmayı artık bırakmamız gerekiyor. İş güvenliği biriminizden veya yöneticinizden bu konudaki firma politikasının güncel olduğunu teyit edin. 75 km veya üstü ortalama araç hızının olduğu otoyollarda, kollu yelekler giyilmesi gerekmektedir. Bu yelekler sürücülerin sizi bir trafik konisi veya varilinden ayırt etmelerine daha çok yardımcı olacaktır. Akaryakıt istasyonu ön sahasında çalışırken, görünürlüğe ek olarak, alev alma özelliği de dikkate önem taşımaktadır. Elektrik arkına veya aleve maruz kalınabilecek durumlarda çalışanlarınızın yanmaz ve erimez özellikte yelekler giymelerini sağlayın. Bu şekilde, alevlerin çalışanlarınıza vereceği zararı azaltabilir veya tamamen ortadan kaldırabilirsiniz. Kulakların Korunması Kulak koruması, tüm KKD türleri içerisinde muhtemelen en çok ihmal edilen olmuştur. Çoğunlukla bir çok gürültülü makine ve ekipmanın yanında çalışırız. Aslında kulak koruyucular sudan ucuzdur. İşitme duyunuzun zarar gördüğünü anlamanız birkaç yıl sürebilir, ancak bunu anladığınızda artık çok geç kalmış olabilirsiniz. Bazı çalışanlardan duyduğuma göre, evlerindeki vantilatörün sesi gibi bir arka plan gürültüsüne maruz kalana kadar, işitmelerinde bir problem olduğunun farkına varmamışlardı. Çocuklarınız evlendiğinde, düğün müziğini duyabilmek hiçbir şeye değişilmez. Öyle değil mi? Gürültü Yönetmeliği çerçevesinde 85 db ve üzeri gürültü bulunan alanlarda kullak koruyucusu kullanmak zorunludur. Düşmelerden Korunma Her firmanın bir düşmeden korunma politikası vardır. Artık benzeri riskler karşısında bir çok firma kurallara % 100 uyulmasını istemektedir. Firmanızın bu konulardaki politikasını mutlaka detaylı şekilde öğrenin ve uygulayın.
Posted on: Tue, 24 Sep 2013 07:29:22 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015