Nisêbîn eyleminden... Amed grubu olarak 18 büyük otobüs çıktık yola. İlk olarak Çarıklı bölgesinde durdurulduk, saçma sapan bahanelerle 1 saatten fazla bekletildik. Polis anons yaptı: İçişleri Bakanlığının tebliği: Bütün illerden Nusaybine girişler yasaklanmıştır. Diyarbakır, Batman, Şırnak vs. Polisin anonsu sonrası yolu trafiğe kapattık, polis barikatına abandık, küçük çaplı bir arbede sonrası İdris Balukenin izin verildi haberinden sonra otobüslerimize binip yolumuza devam ettik. Bizim otobüste Amed Dengbêj Evinden Dengbejler de vardı, yol boyunca stranlar, zılgıtlar, sloganlarla coşku ve heyecan dolu bir yolculuk yaptık. Sanırım Nusaybine en geç varan grup Amed grubuydu. Biz gittiğimizde herkes oradaydı, onbinlerce insan Mittani Kültür Merkezi önünde toplanmıştı. PKK ve YPG bayrakları, Öcalan posterleriyle donatılmıştı her taraf. Miting bitti fakat Rojava için yeni bir eylem planı hazırlanmıştı ve bunun ilk ayağını da orada bulunan onbinlerle yapılacak oturma eylemi oluşturuyordu. Miting sona erdikten sonra oturma eylemini gerçekleştirmek için yaşlılar, dayîkler, çocuklar, bilcümle sınır hattına yakın bir yerde olan parka yöneldik. Öncelikle sınırın diğer tarafında Qamişloda ellerinde PKK, YPG bayrakları, Öcalan posterleriyle bekleyen Rojavalı kardeşlerimizi görmek istedik. Arada ki sınırlar bir yana bir de polisin etten ördüğü bir sınır vardı aramızda. Yine de görebiliyorduk onları, müthiş bir duyguydu. Asırdır birbirine hasret kalmış bir kardeşliğin vuslatı gibi düşünün. 5-10 dk bu duyguların yoğunluğuyla sınırlara rağmen uzaktan bir buluşma yaşadık. Sonra aniden polis tazyikli su ve gaz bombalarıyla saldırmaya başladı. Çok kalabalıktık, geriye parkın duvarlarına doğru bir yığılma ve izdiham yaşandı. Yaralananlar, fenalık geçirenler, yaşlılarımız, annelerimiz... Sokaklara, evlere sığındık. Yaklaşık 1 saat boyunca aralıksız ve çok yoğun şekilde gaz bombardımanına tutuldu Nisêbîn. Gaz cehennemine dönmüştü, sokağa adım atmak imkansızdı, evlerin avlularına kadar attılar gaz bombalarını. Nisêbîn halkı sokak aralarında, kapı önlerinde ellerinde şekerler, kolonyalar, limonlar, peçetelerle yardım için bekliyorlardı. Sokaklarda can havliyle bizi boşverin, dışarıdan gelenleri koruyamadık diye hayıflananlar gördüm. Evlerinin kapılarını ardına kadar açan, canla başla bizi korumak yardım etmek için kendini paralayan Nisêbîn halkı, cansınız can!
Posted on: Sat, 09 Nov 2013 12:44:45 +0000
Trending Topics
© 2015