OSMANLI ASTRONOMİ ALİMLERİNDEN GEDİZLİ MUVAKKİT SÜLEYMAN - TopicsExpress



          

OSMANLI ASTRONOMİ ALİMLERİNDEN GEDİZLİ MUVAKKİT SÜLEYMAN MURAD EFENDİ Bilindiği gibi cami ve mescidler, İslamiyetin ilk yıllarından beri, sadece ibadet yapılan yerler olarak değil, aynı zamanda birer ilim merkezi olarak da kullanılan mekanlardır. Cami ve mescidlerde, namaz vakitlerinin haricinde kalan zamanlarda, halka muhtelif ilimler de öğretilirdi. Ancak, Selçuklularla başlayıp, Osmanlılar döneminde zirveye çıkan Medrese geleneği ile birlikte, cami ve mescidlerin bu fonksiyonları azalmıştır. Ancak, muvakkithane adı verilen bölümler, uzun yıllar camilerin ve mescidlerin yanında varlıklarını sürdüren ilim merkezleri olmuştur. Muvakkit, Arapça bir kelime olup, vakit kökünden gelmektedir. Namaz vakitlerini, Arabi ayların giriş ve çıkışlarını hesaplayan ve bunlarla ilgili aletleri kullanan kişilerdir. Muvakkitler, kullandıkları aletlerin tamir ve ayarlarını yaparlardı. Muvakkithane, muvakkitler tarafından kullanılan, küçük fakat buna mukabil vaktin tayini ve bunlara ait aletlerin bulunduğu rasathane gibi vazife yapılan yerlerdir. Buralarda usta çıkar ilişkisi içersinde, astronomi eğitimi verilirdi. Bu sayede muvakkithaneler, astronomi ilimlerinin ilerlemesine yardımcı olmuşlardır. İlerleyen yıllarda muvakkitler, aynı zamanda birer astronomi alimi haline gelmeye başlamışlardır. 19. yüzyıl astronomi alimlerinden ve muvakkitlerinden birisi de Süleyman Murat Efendi’dir. Süleyman Murat Efendi Gediz’de yetişen ender alimlerden birisidir. Babasının ismi Ömer, dedesinin ismi ise Ahmet Sadi’dir. Hayatı ve tahsili hakkında detaylı bilgiye sahip olamamakla birlikte, kaleme almış olduğu eserlere bakarak iyi bir astronomi alimi olduğu anlaşılmaktadır. 1859 yılında vefat etmiştir. Eserleri: 1- Mukantarat Risalesi (Risale-i Mukantarat) Süleyman Murat Efendi’nin en meşhur eserleridir. Mukantarat, astronomide kullanılan aletlerden biridir. Bu eserinde, bu aletin kullanımı ile ilgili detaylı bilgilerin yanında ve bu aletin kullanılması sonucunda elde edilen bulgular hakkında bir takım bilgiler verilmektedir. Eser, bir mukaddime ve onüç bölümden meydana gelmektedir. Astronomi ilmiyle ilgili bir eserdir. Türkçe olarak kaleme alınmıştır. Birkaç nüshası bulunmaktadır. Ankara Milli Kütüphane Yazmalar Bölümü’nde bulunan nüshası 1859 yılında istinsah edilmiştir. 52 sayfadan ibaret olup, her sayfada 11 satır bulunmaktadır. Bozuk bir talik hattıyla kaleme alınmıştır. Bir diğer nüshası yine Ankara Milli Kütüphane’de bulunmaktadır. Bu nüsha 39 yaprak olup, her yaprak 9 satırdan müteşekkildir. Nesih hattıyla kaleme alınmıştır. Bu kütüphanede bulunan bir diğer nüshası ise, 24 sayfa olup, her sayfa 19 satırdır. Rika hattıyla kaleme alınmıştır. Diğer bir nüshası Bosna-Hersek Gazi Hüsrev Kütüphanesi Türkçe Yazmalar bölümünde bulunmaktadır. 24 sayfadan ibaret olup, her sayfada 15 satır bulunmaktadır. Nesih hattıyla kaleme alınmıştır. Bir diğer nüshası yine aynı kütüphanede bulunmaktadır. Bu nüshası 56 sayfa olup, talik hattıyla yazılmıştır. 2- Risale-i Müsellesat Müsellesat, trigonometrik bilgiler demektir. Süleyman Murat Efendi’nin bu eseri temel olarak astronomi ile ilgili olmakla beraber, matematiğin ve trigonometrinin astronomide kullanımı ile ilgili bilgiler yer almaktadır. Türkçedir. Ankara Milli Kütüphane’de bulunan nüshası 173 yaprak olup, her sayfada 19 satır bulunmaktadır. Talik hattıyla kaleme alınmıştır. 3- Risale-i Müceyyeb (El-ceyb, Li’l-Ceyb) Müceyyeb, astronomide kullanılan aletlerden biridir. Süleyman Murad Efendi’nin buu eseri de astronomi ile ilgilidir. Bu eser, müceyyeb ismi verilen aletin nasıl kullanıldığını ve bu kullanımlarınların sonucunda ulaşılan bilgileri ihtiva etmektedir. Eser, bir mukaddime ve 12 bölümden oluşmaktadır. Bosna-Hersek Gazi Hüsrev Kütüphanesi’nde ve Ankara Milli Kütüphane Türkçe Yazmalar Bölümünde 2’şer nüshası bulunmaktadır 4- İrtifa Risalesi Namaz vakitleri ile ilgili bir eserdir. 1851 yılında kaleme alınmıştır. 1895 yılında matbaada bastırılmıştır. Süleyman Murad Efendi’nin basılan tek eseridir. Diğer eserleri el yazmasıdır. 5- Gedüsi Risalesi (Rubu Tahtası Risalesi) Rubu Tahtası, namaz vakitlerinin hesaplanmasında, yükseklik ölçülmesinde ve bazı trigononometrik hesapların yapılmasında kullanılan bir aletidir. Geometrik şekillerden ibarettir. Dört bir daire şeklinde tahta üzerinde işlendiği için bu ismi almıştır. Süleyman Murat Efendi bu konuda en önde gelen alimlerdendir. Bu eserinde de bu tahtanın hazırlanış ve kullanışı ile ilgili bilgiler vermektedir.
Posted on: Sun, 01 Sep 2013 17:13:17 +0000

© 2015