YETMEDİMİ ARTIK diye bir yazı yazmıştım ama artık hakkaten - TopicsExpress



          

YETMEDİMİ ARTIK diye bir yazı yazmıştım ama artık hakkaten yetmedimi? kazanan kim oldu kaybeden kim oldu? kazanan tabiiki saman altından su yürüten işine gelen sinsi oyunlarla halkı galeyana getiren aciz insanlar oldu... peki kaybeden? canım ülkem,milli servetim ve itibarımız oldu... ortada ne için yapıldığını bile bilmeyen binlerce insan,çevreye tencere tava ile saygı duyulmasını isteyen insanlarım... biz ne zaman böyle bir millet olduk? neden hemen galeyana geliyoruz... neden isteklerimizi insanca yapamıyoruz?tamam eylem yapmak bir hak ama ortalığı ateşe vermek,yanlış haberler yaymak,yakıp yıkmak ??? belkide eylemi ilk başlatanlarda ne olduğunu anlamadılar, belkide onlar arada kaynayıp gittiler. Batının en çok bizim birlikteliğimizi ve aile yapımızı bozma düşünceleri aslında gerçek oluyor. Ben orta okul öğrencisi iken Maraşımda çıkarılan kargaşada aslında böyle bir şeydi... yıllarca alevi sünni derdi olmayan Maraşım birden bire alevi sünni kargaşasına sürüklendi. Babamın fabrikada çalıştırdığı işcinin çoğu alevi idi ve bir o kadar sadık ve saygılıydılar.annemin bir ihtiyacı olsa hemen koşarlar, babamın bir müşterisinin sesi fazla çıksa hemen babama arka çıkarlar babamda yemeğini onlarla yer içerdi. benim sınıf arkadaşlarımdanda alevi vardı ve ayrım nedir bilmezdik. ama olaylar birden çıkınca ne onlar nede Maraşlım bir şey anlamadık. Arkadaşlarımdan ağlayarak ayrıldık. babama ne zaman istersen yanındayız, anneme anamız derlerdi.sizin tırnağınız kırılsa bizim kolumuz kopar bunu böyle bilin derlerdi. Halende babam rahatsızlansa yada bir bayram vs olsa ailelerinden önce babama gelirler...Şimdi yine babamın oğlu gibi gördüğü onsuz bir yere gitmediği yardımcısı yine alevi ve biz asla böyle bir ayrıma girmedik... yani demek istediğim o olaylar asla bir alevi-sünni meselesi değil dışarıdan karıştırılmak istenen bir oyundu...üstelik birde sıkı yönetim gelmesi ne zor günlerdi ...kendini kral gibi gören astığı astık kestiği kestik bir paşa...(bana sakın menfaatim için kötü yazdığımı söylemeyin. bunun tersi benimde eniştem bir generaldi ve adam gibi adamdı,her zaman gurur duyuyoruz) babamdan bir yardım istediği ve babamında o denilen yardımı değil ama başka birşey için yardım istesin demesiyle babama ters düşen ve bir gecede evimizin ve fabrikamızın yerine istimlak kararı koyduran annemin sıkıntıyla felç geçirmesine sebep olan ... bazen paşaların tutukluluğunu duyduğumda keşke o olsa dediğimide harbice söylüyorum... ama babam yinede bizi ferah tutmak için hiç kötü konuşmadı kader kısmet dedi ... en acısıda şehrimin yalaka insanlarıda paşa ile dost olmak gezmek tozmak için konvoylarla düğününe giden zavallılarımız... bunlar arasında paşanın gözüne girmiş her dediğini yaptırabilen tanıdık yada dost!! diyebildiklerimiz seyirci kaldılar ve aracı olmadılar... evet Maraşımdaki emniyetin yeri ve belediyenin yeri bize aitti ama asıl görevi asayiş olan birinin yıldızına kurban gitti... keşke yerine yapılan belediyemiz de bir mimari şaheser olaydı da gördükçe neyse diyebilseydik!!!neyseki böyle oyunlara asla gelmedi Maraşım ve gelmeyecek... şimdide Türkiyem üzerinde oynanan oyunda aslında böyle bir şey... neden fırsat veriyoruz? neden birbirimize böyle acımasız oluyoruz?neden huzurlu yaşamak varken bu kadar hırçın ve saygısız oluyoruz? tamam iktidarla sorun yaşayabilirsiniz ama bu yakıp yıkmak tencere tava ile doğrumu? hem demokrasi diyoruz hemde tersini yapıyoruz... birde artık sosyal medyada ne olduğunu bilmeden yollanılan beğenin,okuyun,gurur duyun vs gibi haberlerden artık sıkıldık galiba? beğenmeyen bu vatanın evladı olamazmış,Türk evladıysan gurur duymalıymışın vs... çok şükür saf kan Türküz, ama birileri birşey dedi diye değil biz zaten kendimizle hep gurur duyduk...ben medyadan uzaklaşalı tam 22 yıl oldu... ondan sonra ne gazetelere nede haberlere asla inanmadım güvenmedim... evet bugün son derece duygusal ve hassas günümdeyim ağbimi,eşini ve oğlunu kaybetmenin 22. yılı ve hala o ateş sönmedi...medyaya geleyim. babam o zaman Turgut özalın anavatan partisinin Maraş kurucusu idi... herkes kaydolmak için, destek için vs gece gündüz babamın işyerindeydiler... seçim döneminde de seçilmek için nerdeyse sabahlara kadar listeye girmek için çabalarlardı... neyse seçimler oldu seçilenler gitti. babam ve annemle bir ankara ziyaretinde vekilimizin birini ziyarete gittik ve eşi çok yorgun uzandı diyerek sayın vekilimize kıyamadı.. ozaman çok sinir olmuştum.. gece gündüz babamın yanından ayrılmayanlar Ankara havasına çarpılmışlardı... o zaman siyaset bana çok bencilce gelmişti... ülkemin şehrimin değil kendi kaygılarına düşmüşlerdi... neyse herşey güzel gidiyor özalı seviyorduk vs... ama ağbimi kaybetmek herşeyin anlamsız olduğunu herşeyin geçici olduğunu gösteriyordu... ailece büyük bir acı yaşarken o zamanın bilinen bir gazetesi ve ünlü bir yazarı(!!!) babamın parti seçimini öne sürerek ağbimin ölümünü kendisine malzeme yapmıştı... neymiş? Sanki yazılanlar başka biz bambaşkaydık... işte parti haksızlığı veya haksız kazanç vs babama yaramamış oğlunun ölümüyle sonuçlanmış vs vs... o yazıyı hala saklıyoruz... ve her aklıma geldiğinde annem bana yeminde verdirdiği halde hep beddua etmişimdir... aynı acıyı kendiside yaşasın diyecektim ama annemin çektiği acı dayanılmazdı ve ben yinede kıyamamıştım kendini bilmez saygısız medyaya.... e şimdide bilmeden anlamadan her yazıyı, her resmi hemen paylaşmak var ya beni çok incitiyor...herkes işine geldiği gibi yazıyor okuyor...bayrağım meydanlarda bellerde ayaklarda vs... bayrağım göklerde güzel, bayrağım düğünde,hacı evinde, şehidimde, balkonumda güzel... haa asmadıysam elimde sallamadıysam hainmiyim... ben tam tersini düşünüyorum... insanoğlu kendinde eksik olanı göstermek ister... birde TC olayımız... ben zaten kendimi biliyorsam başkasının beni bilmesine gerek yokki... sayfamdaki ekli arkadaşlarımdan neyseki TC yazan fazla yok ama olanlardanda rica ediyorum özünüze dönün... biz bizi zaten biliyoruz ve gurur duyuyoruz... boş işlerle, dolduruşa gelmelerle bir yere varamayız... ama böyle olmasını isteyenlerinde ekmeğine yağ çalıyoruz... bu dünya sadece misafirhaneniz, sizden sonra gelecek nesil burayı temiz bulmak hakkı...evet son yılda bende bazı şeylere kızmış bir zamanlar aktif çalıştığım iktidar partisinden uzaklaşmıştım...partiye girdiğimde keşke girmeseydim insanlar gözümde büyük kalsalardı demiştim.. çokda memleket sevdası değildi partideki çoğu kişi... evet üste en çok milletvekili çıkaran Maraşım hiçde hakettiği hizmeti alamamıştı... büyükşehir olmuştuk ama bana göre kocaman bir kasaba olmuştu... nerdeyse Türkiyemin tüm köy yolları bile güzelleşirken memleketimin 3 girişide hala bir şehir girişine yakışmayan yollara sahip. her sene bu sene duble yol tamamlanacak dendi ama haala ilerleme olmadı...birde partimin sanki kapalılık kanun gibi gösterilmeside üzücüydü... oysa açık yada kapalı önemli olan insan olabilmek... kapalı çok çıplak olduğu gibi açık ama bir o kadar kapalı çok insan gördüm... hep önyargımız, ahkam kesmemiz aslında bizleri birbirimizden uzaklaştırmadımı?? bir kaç olumsuz şey beni siyasetten uzaklaştırdı, ama bu uzaklaşmam babamıda nerdeyse benden uzaklaştırmıştı... bu adamın yaptığını bu yaşıma kadar ben görmedim demeler... sabah namaza kalktığımda babama ne oluyor diye kulak verdiğimde Tayyip erdoğana ettiği duaları duymak..onu seyrederken eğer ben bakmıyorsam bana kızmalar, sosyal medyanın tam ne olduğunu belki anlamasada onlara baktığım inandığım için kafam böyle karışmıştı!!!.eğer onunla ilgili bir haber dinleyemiyorsa kanallara kızıyor, babamki duygularını saklayan bir insan ama iş Tayyip olunca çok duygusalllaşmıştı... banada aklını çeliyorlar,dolduruşa geliyorsun diye bayaa tepki vermeye başlamıştı... ama bu son olaylar benide tekrar siyasete ılımanlaştırdı... herkesin iktidar hakkında çirkin konuşmaları , asparagas haberler, aynı ağbimde yaşadığımız gibi asılsız yazılar ve 80 ini geçmiş babamla ters düşmemek için herkes gibi şu oldu bu oldu... şöyle olmalı böyle olmalı diye evden oturup ahkam keseceğime elimi taşın altına koyup bu seçimlerde yada genel seçimlerde aday olmaya karar verdim... e tamam karşı görüşlerde olabilir...ailemde ve yeğenlerim içinde de var tabiki farklı görüşler ama hiçbiri meydanlara çıkmadan tencere tava çalmadan görüşlerini ortaya koyabildikleri için gurur duyuyorum... birde hareketsiz kalanlarla gurur duyduk... ne garip... yaratılış fıtratımızda bile hareketsizlik yokken saatlerce hareketsiz eylem yapmak ve onlarlada gurur duymak... hareket yoksa zaten ilerleme yokturki.. hareketlen kımıldan çabalaki istediğini elde edebilesin...Birde ATATÜRKümü malzeme yapmak...hepimiz elbette Atatürk çocuklarıyız... benki gazi torunu olarak dedemden hep Atatürk anılarını dinleyerek büyüdüm.. Atatürkün yazıcısı olan dedem ona hayrandı, arapça yazıp okumayı onun sayesinde öğrendiğini gururla anlatırdı... Hatta memleketine dönme yanımda kal sana görev vereyim dediğini ama memlekette ailem tarlalarım beni bekler dediğini dinledik... Gazi madalyasına sahip dedemle gurur duydum ama Atatürk posteri sallamadıysam onunla ilgili haberi paylaşmadıysam hainmi oldum tam aksine o madalyayı şimdi ben saklıyorum en çokda ben gurur duyuyorum!!!! yakmadan tencere tava çalmadan sizlerde aktif çalışın ve herkes üzerine düşeni yapsın... şuda var hangi parti başa gelse biz onun seceresini çıkarırız, kimse iyi demez... hangi dönemi tenkit etmedikki biz... yazmaya yine devam edeceğim çünkü çok doldum artık...helede artık bunu mutlaka okuyun, bunu paylaşın, bunu okuyunca anlayacaksınız yazılarını görmekde okumakda duymakda istemiyorum... bana ağbimin ölümünü, kendine yazacak yazısı olmayınca ,acımızla kendine yazacak bulan o YAZARı(!!!) hatırlatıyor... görmediyseniz,yaşamadıysanız lütfen her yazılana inanmayın... YETER ARTIK...OYUNA DOLDURUŞA GELMEDEN KENDİMİZE GELELİM... HERKESİN GÖRÜŞÜNEDE LÜTFEN SAYGI DUYALIM...(bu yazımı hiç kontrol etmeden içimin 22 yıl önceki gibi yandığını ve hala kızgın olduğumu hatırladığım için yazdım. kendisine dokunan varsa özür dilerim )
Posted on: Mon, 24 Jun 2013 07:46:44 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015