Yanıbaşımızda yaşanan insanlık dramına sessiz mi - TopicsExpress



          

Yanıbaşımızda yaşanan insanlık dramına sessiz mi kalacağız… Esad rejiminin Suriye’de halkı katletmesini seyretmekle mi yetineceğiz… Körfez Savaşı öncesinde de bu teraneleri dinlerdik… Saddam halkına eziyet ediyordu ve biz Irak halkına eziyet edilmesine katiyen dayanamazdık. Ülkemizde işkencenin alası yapılır, insanlar boş yere hapis yatar, fakirlik kasıp kavurur… Ama komşu ülke halklarının diktatör yönetiminde eziyet çekmesine dayanamayız! ABD 2003 yılında Irak’a kimyasal silah yalanı ve Irak halkını Saddam’dan kurtarmak bahanesiyle girdi. Taş taş üzerinde bırakmadı. Bir milyondan fazla insan öldürdü. Müzeleri, kütüphaneleri yağmaladı. Ülkeyi böldü. Biz bu saldırıya yardım ve yataklık ettik. Halen ayda en az 1000 kişi terörden can veriyor. Irak’ın kurtuluşu bu oldu. Şimdi aynı sonu Suriye’ye hazırlıyorlar. Esad’ı devirecekler. Peki sonra ne olacak? Esad devrilince duruma hakim olacak Müslüman Kardeşler, El Nusra, El Kaide gibi örgütler, büyük bir Alevi ve Hıristiyan katliamına girişecek. Çare olarak ülkenin bölünmesi gündeme gelecek. Çok muhtemelen bölge İran’ı da içine alan büyük bir savaşın içine girecek. Türkiye bu savaş nedeniyle şimdiden kestiremeyeceğimiz ekonomik ve sosyal felakatler yaşayacak… Kendi mahvımıza karşı çıkmalı, “savaşa hayır” demeliyiz… Sporumuz da AK! Avrupa şampiyonu atletimiz Nevin Yanıt doping yaptığı kesinleşince iki yıl müsabakalardan men cezası aldı. Bu haberin üzüntüsünü yaşarken Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi’nin (CAS) korkulan ama beklenen kararı geldi. Mahkeme, UEFA’nın Fenerbahçe ile ilgili “Avrupa Kupaları’ndan iki yıl men” kararını onayladı. Sporda yüzümüzü kızartan şike, doping gibi olaylarda son bir yıldır patlama yaşıyoruz. 2012 yılında dopingli çıkan sporcu sayımız 25’ti. 2013’ün ilk altı ayında bu rakam 119. Dopingde rekor 48 sporcu ile atletizmde. İkinci sırayı alan halterdeki sayı ise 40. Dopingin girmediği sanılan spor branşlarından biri yağlı güreşti. Durumun pek de öyle olmadığı bu yıl bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı. Yılbaşından bu yana tam 17 yağlı güreşçimizde doping maddesi bulundu. O güreşçilerimizden biri bu yıl “Er Meydanı”nda baş pehlivanlığı üçüncü kez kazanarak Altın Kemer’in ebedi sahibi olan Ali Gürbüz idi. “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklı olanını severim” diyen Atatürk bugünleri görseydi ne derdi acaba? Savaş “Bu ilk savaş değil. Ondan önce de başka savaşlar oldu. En sonuncusu bittiğinde kazananlarla kaybedenler vardı. Kaybedenlerin tarafında yoksul halk açlıktan kırıldı. Kazananların tarafında açlıktan yine kırıldı yoksul halk.” Bertolt Brecht Körfez 1990’larda Birinci Körfez Savaşı’nda, Turgut Özal Türkiye’yi savaşa sokarak Amerikalıları memnun etmek için büyük çaba harcamıştı. Genelkurmay Başkanı Org. Torumtay gibi askerlerin ve bizzat ANAP’lıların önlemesiyle Türkiye savaşa girmedi. Ancak savaşın bütün zararlarına ortak oldu. Özal halkı savaşa ikna için sık sık: - Bir koyup üç alacağız, diyordu… Üç koyduk bir bile alamadık. ABD savaş zararı olarak Türkiye’ye 3 milyar dolar gibi bir para ayırdı. O parayla da F16 uçakları satın almamızı şart koştu. Para yine ABD’ye gitti. Bu savaşlardan bizim bir kuruşluk çıkarımız yoktur. Yalnızca yöneticilerin koltuk çıkarı vardır. ABD’den aferin alır, koltuk ömürlerini uzatırlar. Diyanet “İş yapmadan maaş almak helal mi?” sorusuna “İşveren devletse helaldir” demiş. Elleri mahkûm! Kendileri de devletten maaş alıyorlar… * * * Zafer Bayramı eğlenceleri iptal edilecekse “Mursi koltuktan indirildi” diye değil, Büyük Zafer’in sahibi olan Türk ordusu tutsak edildiği için iptal edilsin! Akif Kökçe MASKE Suriye kendi halkına karşı değil ama saldırgan ülkelere karşı kimyasal gaz kullanabileceğini açıklamıştı. İsrail’de halka maske dağıtılıyormuş. Türkiye ne yapıyor? Ne halka yetecek kadar maske var ne maske dağıtmaya niyeti olan bir hükümet… Halkın canının tek kuruşluk değeri yok bu iktidar nezdinde…
Posted on: Wed, 28 Aug 2013 23:08:03 +0000

Recently Viewed Topics




© 2015