İSLAMDA MİLLİYETÇİLİK Meselenin düşündürücü tarafı; - TopicsExpress



          

İSLAMDA MİLLİYETÇİLİK Meselenin düşündürücü tarafı; milliyetçilik hakkında görüş belirten bazı insanların konuyu derinlemesine araştırma zahmetine katlanmadan, kulaktan dolma ideolojik bilgilerle ya da ezberledikleri birkaç dini hükümle meseleyi hallettiklerini düşünmeleridir. Kolayca hüküm vermek, mesuliyet duygusundan yoksunluğun bir göstergesi olmakla birlikte gafletin, acziyetin ve ilimden yoksunluğun bir sonucudur. Bilmedikleri konunun uzmanı olmak maalesef günümüzde bir meziyet halini aldığı içindir ki, bazı insanlar bilmedikleri bir konuda dahi kendilerini konuşmak zorunda hissetmektedirler. Bu da çok ciddi zararlara yol açmaktadır. Bu araştırmanın konusu İslamiyet’te milliyetçiliğin olup olmadığı, daha doğrusu İslamiyet’in milliyetçiğe bakışı nasıl olduğudur. Gerçekten çok önemli olan bu konuyu İslami kaynakları baştan sona taranıp ciddi araştırmalar neticesinde hazırlandı. Kulaktan dolma, şifaî bilgilerle kesin hüküm vermenin zararlarını ve bu zararların doğurduğu sonuçlar çok iyi bilindiğinden bu konuyu derinlemesine araştırma lüzumu hissedildi. Yanlış bilinen veya kasıtlı olarak çarpıtılan meselelerin hakikati gün ışığına çıkarmaya çalışıldı. Kimileri milliyetçiliği derinlemesine bir araştırma yapmadan, ya kulaktan dolma bilgilerle ya öğrendikleri birkaç ayet-i kerime ile ya da benimsedikleri ideolojinin çıkarlarına göre değerlendirmektedir.Burada yorumlardan ve şahsi kanaatlerden ziyade Kur’an-ı Kerim’in bu konuya bakışı, hadislerde bu meselenin nasıl geçtiği ve İslam âlimlerini bu konuda ne düşündükleri ortaya konularak ciddi ve güvenilir bir çalışma hazırlanılmaya çalışıldı. Çoğu kez milliyetçilik; ırkçılıkla, faşistlikle, ulusalcılıkla karıştırılmaktadır. Kimileri milliyetçiliği kavmiyetçilik, ırkçılık olarak anlarken, kimileri faşistlik olarak algılamaktadır. Yeryüzünde milliyetçiliğin Fransız ihtilaliyle ortaya çıktığını söyleyen, ezberci beyinler bahsedilen ihtilalden asırlar evvel milliyetçi duygularla taşa vurulan Orhun abidelerindeki yazıdan ya habersizdirler yahut hakikati görmek istememektedirler. Orhun abidesinde geçen “Türk milletinin adı sanı yok olmasın diye, kendimi o Tanrı kağan oturttu tabiî. Varlıklı, zengin millet üzerine oturmadım. İşte aşsız, dışta elbisesiz; düşkün, perişan milletin üzerine oturdum. Küçük kardeşim Kül Tigin ile konuştuk. Babamızın, amcamızın kazanmış olduğu milletin adı sanı yok olmasın diye, Türk milleti için gece uyumadım, gündüz oturmadım.” ifadesi milliyetçilik değil de, nedir? İslamiyet akrabalık bağlarının geliştirilmesine, kuvvetlendirilmesine çok önem vermektedir. Fakat akrabalık bağının da sınırlarını çizmiştir. İslamiyet’e açıkça düşmanlık besleyen kişiler ile akrabalık bağı ortadan kalkmaktadır. Türk Milliyetçileri de İslam’ın koyduğu bu kurallara aynen uymaktadırlar. Türk milliyetçileri, akrabalık bağının en büyük organizasyonu olan milletinin her ferdini sevmekte, onunla bağları kuvvetlendirmeye çalışmaktadır. Türk Milliyetçileri, üstünlüğün yalnızca takvada olduğuna inanmaktadır ve siyahın beyaza, beyazın siyaha üstünlüğünün olmadığının şuurundadır. Kimileri İslam kardeşliğinden bahsederek, zehirli fikirlerini güzel bir sloganla gizlemek niyetindedirler. Elbette bütün Müslümanlar kardeştirler ve Türk Milliyetçileri de bunun şuurundadır. Fakat kişinin kendi milletinin milli değerlerini savunması bu kardeşliğe engel değildir. Zira vatan sevgisinin imandan olduğu hadisi şerifi ile ortadadır. Fakat İslam kardeşliğinden bahseden bu zevatlar ne hikmetse, bu kardeşliğe Orta Asya’daki Türkleri dâhil etmemektedir! 35 milyonluk Doğu Türkistan, kızıl Çin emperyalizmi altında inim inim inlerken ne hikmetse bu kardeşlik pek hatırlanmaz. Bu kardeşlik Yunanistan’da, Bulgaristan’da bulunan soydaşlarımıza sindirme politikaları uygulanırken pek umursanmaz. Yine Ermenilerin, Azerbaycan toprağı olan Karabağ’ı işgal etmesine, 1 milyondan fazla insanın evsiz, yurtsuz kalmasına dikkat çekilmez. İslam milletleri elbette kardeştir ve bu kardeşlik bağı kuvvetlendirilerek sürdürülmelidir. Filistin de bizim kanayan yaramızdır, esir Doğu Türkistan da! Fakat ne gariptir ki, aynı soydan, aynı dilden, aynı dinden olan milyonlarca Müslüman Türk kardeşimizi düşünmenin neresi ırkçılıktır, neresi kafatasçılıktır? Türk Milliyetçiliğine düşman olanların etnik kökenini araştırınız, Türk olmadıklarını göreceksiniz. Türk Milliyetçiliğine karşı hasımane davranış sergileyenlerinin etnik kökenlerinin Türk olmayışı basit bir tevafuk olamasa gerek. Hâlbuki Türk Milletinin bir mensubu olmak için etnik olarak Türk olmaya gerek yoktur. Ve hiç kimse onları etnik kökeninin farklı oluşundan dolayı dışlamamıştır. Fakat ne hikmetse bunlar, belki aşağılık duygusundan yahut kuru bir kavmiyetçilik davasından olsa gerek azınlık ırkçılığının bir numaralı savunucularıdır. Türk milliyetçilerine akla gelmedik iftiralar atmalarındaki maksatları, sığındıkları dindarlık perdesi altında gizlemeye çalıştıkları azınlık ırkçılığı anlayışlarıdır. Araştırmaların neticesinde: Türk Milliyetçiliği davası, ayet ve hadislere göre, bazılarının iddialarının aksine İslamiyet’e aykırı değildir. Bilakis İslam Türk milliyetçiliğinde olduğu gibi birleştirici, kaynaştırıcı ve antropolojik ırkçılık anlayışına sahip olmayan milli bir anlayışı desteklemektedir. Kendi çıkarlarına göre ayet ve hadislerin bir kısmını insanlara anlatarak, diğerlerini kasten söylemeyen sözde dindarlar iyi bilmelidirler ki, Türk Milliyetçiliği davası İslamiyet’e uygundur.
Posted on: Thu, 18 Jul 2013 08:09:06 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015