EREN ERDEM: “Orducuymuşum, ondan mı ”askerliği reddediyor, - TopicsExpress



          

EREN ERDEM: “Orducuymuşum, ondan mı ”askerliği reddediyor, protesto ediyor ve gitmiyorum ? ROJ TV’den teklif gelse, orada program yaparım.” ROJ TV’den teklif gelse, orada program yaparım. Hatta HAKSÖZ bana yaz dese, tereddüt etmeden yazarım. ÖZGÜR GÜNDEM’E de AYDINLIĞA’DA makale veririm, görüş bildiririm…Esad zorba bir zalimdir…“TÜRKLÜK ANAYASA’DA OLMASIN”,“TÜRK-KÜRT SAVAŞINI KÖRÜKLEYEN ORDUYU PROTESTO EDİYORUM”… İSLAMCI YAZAR OLARAK TANITILAN EREN ERDEM’İN NE OLDUĞUNUN, KİMLERİ KULLANDIĞININ, KİMLERİN KENDİNİ KULLANDIRTTIĞININ BELGESİDİR…NOKTASINA, VİRGÜLÜNE DOKUNMADAN YORUMSUZ YAYINLIYORUZ ERDEM’İN, İHSAN ELİAÇIK’A YAKIN SİTE OLAN ADİLMEDYA.COM’DA YER ALAN HABER AÇIKÇA KİMİN NE OLDUĞUNU ORTAYA KOYUYOR…BU HABERE BİZ EN UFAK BİR EK VEYA YORUM YAPMADIK… İŞTE O HABER: Eren Erdem: “Kemalist ve Marksist Değilim” Son günlerde Eren Erdem’e yönelik bazı sitelerde karalama yazıları çıkması üzerine Eren Erdem’den açıklamalar geldi.. Eren Erdem, HakSöz haber sitesine hakkında yazılan Kenan Alpay imzalı yazıya yorumlar göndererek ortalığı bulandırmak isteyenleri insafa davet etti. Kenan Alpay imzalı yazıda Ali Şeriati’nin kitaplarında geçen ‘Abdestli Kapitalizm’ tabiri hakkında ‘Eren Erdem’in icat ettiği Abdestli Kapitalizm’ denilecek kadar konudan habersiz iddialar yer almıştı. Bunun üzerine Eren Erdem’in gönderdiği yorumlar yazının altında yer aldı. İşte o yorumlar: SONSÖZ ve TEŞEKKÜR Ve sizlere söyleyeceğim son sözler şunlar olacaktır. Mahallede tezgah açma gibi bir kaygım yok. İhsan Eliaçık’a yamanma gibi bir endişem hiç olmadı. Ben, İhsan hoca ile bir dostluk ilişkisine sahibim. Kendisinden istifade etmişliğim var. Ancak, dünya görüşümün kökünde yatan isim o değildir. O, benim inanç dünyama hitap ettiği için değerlidir. Ve söylediği gibi yaşaması, infak etmesi, bir artı değerdir. Fi zamanina, Ali Şeriati ve Garaudy okumaları evvelinde, yaptığım sosyalist okumalar esnasında, yoğun bir biçimde Kuran okurdum. Şu putları kırmak gerekiyor; “Eren Erdem Hakkı Yılmaz ile görüşmüştü zaten!“ Evet doğru görüştük elhamdülillah. Yazdığı tefsirlerden istifade ettik. Ama başka kimseler ile de görüştük… Daha doğrusu, eğer Ahmet Kalkan gibi isimler ile görüşmediysem (gençlik zamanımızda), onların bizim geçmişimizden dolayı bizi gördüğünde ”dışkı görmüş gibi’‘ davranmasından ileri gelir. Biz, ilme olan açlığımızı; bize güler yüz ve muhabbet ile yaklaşan dostlarımızın yanında giderdik. İhsan Eliaçık meselesi ile başka bir boyuttur. Kendisi ile görüştüğümde ODA TV’Yİ bırakmıştım. Ancak yazılarımı alıp yayınlıyorlardı. Kendisi bana ısrarla “ODA TV’Yİ bırak” diyordu. Ki ben hayatında ODA TV’YE gitmemiş, hiçbirini tanımayan biriyim. Sadece bir editörleri ile görüşürdük telefonla. Ki, ODATV yazılarımı yayınlarken, 1 tane İslami Siteden teklif gelmedi. Hatta inkar edemeyeceklerdir ki, %99′una tek tek mailler attım. “Sevgili dostlar. Bana hakaretler etmişsiniz. Yok, Eren Erdem şöyle yazıyor böyle yazıyor. Bunu hezeyan ile yaptığınızı biliyorum. Çünkü yazıp çizdiğim şeyler, bugün önemli etkiler yaratıyor. Ben kendimi değil, bunları kaleme dökmemi sağlayan ALLAH’IN KİTABI KUR’AN’ı övüyorum. Eren kilimcinin kör oğludur. Eren’in dünya görüşü tevhididir. SINIFSIZ-SINIRSIZ Toplumdur. Eren ne Kemalist, ne Marksisttir. Bir düşünce insanıdır. HakSözcü arkadaşlara Türkiye’de Müslüman camiaya dahil olmanın yolu, Mustafa Kemale küfür etmek midir? Değerli dostlar. Usüle bağlı oluşunuz kadar, kendiniz ile çelişiyorsunuz. Mesela, Hadis ravilerindeki uydurmalara rağmen, sened’i ittifak olunan ve Kuran ile uyuşan rivayetlere itibar ederiz. Ama aynı ravi uyduruk bir hadis nakletmişse çöpe atarız. Yani doğrularını alır, eğrilerini atarız. Bu usulü iyi bilen sizler, bize ”kutte’i tarık” muamelesi ederken ayıp ediyor. Şimdi söyleyelim; Ben, devrimci İslam ve tevhid görüşünü yaymak için (ki bunu Kur’an’i bir sorumluluk olarak görmekteyim) her platformu değerlendiririm. Samimiyet ile söylüyorum ki, yarın ROJ TV’den teklif gelse, orada program yaparım. Hatta HAKSÖZ bana yaz dese, tereddüt etmeden yazarım. ÖZGÜR GÜNDEM’E de AYDINLIĞA’DA makale veririm, görüş bildiririm… Çünkü bunlar kitlelere ulaşma aracıdır. Yok, efendim bilmem ne ofislerinde yazılmış fikirlermiş… Beni tanıyan adamlar bilmiyor mu? Ben hayatında Resmi elbiseli bir tek adamla görüşmedim. “TÜRK-KÜRT SAVAŞINI KÖRÜKLEYEN ORDUYU PROTESTO EDİYORUM” Orducuymuşum, ondan mı ”askerliği reddediyor, protesto ediyor ve gitmiyorum ?” Türk-Kürt savaşını körükleyen orduyu protesto ettiğimi, Askeriyenin ıslah edilip bir HALK ORDUSUNA dönüştürülmesi gerektiğini söylediğimi duymamışlar mı bunlar? Büyük Anadolu Cumhuriyeti dediğimde, eyvallah diyenler. Sonra beni Kemalizm ile itham ederken hiç utanmamış mı? Evet, bana göre baş çelişki EMPERYALİZMDİR. Emperyalizm olduğu için DARBELER olmuştur. Darbeye karşı olup, esas faillere karşı olmayanlara karşı olduğum için mi ERGENEKONCUYUM? Bugüne kadar bir tek kişi bana (İslamcı Camiadan) fikirlerimi sordu mu? Peki, neden taşlıyor ve hücum ediyorsunuz… 1 Eren Erdem hiç mühim değildir. Ama Salih’in Devesini/Adaleti boğazlıyorsunuz. Ama beni tanıdığını iddia eden ”arkadaşlar” neden şunu söylemiyor? Aranızda bulundum FATİH’te, 1 taneniz gelip benimle görüştü mü ? Uzaktan dövüştünüz, yaftaladınız, hakaret ettiniz, milleti aleyhime konuşladınız. Ben hep söyledim, gelin tartışalım konuşalım, hatamız varsa düzeltelim, sizde varsa siz düzeltin… Siz ise ilmi bir yol tutmadınız dostlar… Canınız sağ olsun! Bazı detaylar Yılmaz Yunak’ın dünya görüşü beni hiç ilgilendirmez. Kendisi aydınlıkçıdır evet öyle söylüyor. Ben Ulusal Kanal’da programda ne dedim? Hiç işitmediniz mi? – Ben Ergenekoncuların Dünya görüşüne karşıyım! Ancak, tutuklamaları eleştiriyorum. Kardeşim adamları yargılayın, suçlu yatsın, suçsuz çıksın. Mahkemeye çıkmadan 3 yıl bir adamı tutmak, zulümdür… – Esad zorba bir zalimdir. – Bu ülkede laikliği, dine küfretmek sanan beyinsizler ve Atatürk ile aldatanlar var… Bu ifadeleri Ulusal Kanal’da kullandım. Ve kullanmaya devam edeceğim. Ben 28 Şubat’ı Ulusal Kanal’da anlattım. Ve Program iptal noktasına geldi. İzleyicilerin baskısı yüzünden program devam ediyor… İnsaflı ve vicdanlı olunuz. İnsanları karalamak kolaydır. Benim hiçbir zaman bir gruba, topluma öncü olma iddiam olmadı. Kütüphanemde 2000 kitap var, %90′ının sayfaları didik didik edilmiştir. Bir dünya görüşüm var ve salt anlamda onu izah ve tebliğ ediyorum. Ama bu görüş; – Misak’ı Millicilik değildir. – Kemalizm değildir. -Emperyalist-Kapitalizm değildir. -Liberalizm değildir. TEVHİDDİR… Sürekli AYDINLIK GAZETESİNİ GÖRÜYORSUNUZ.. Neden ÖZGÜR GÜNDEM gibi gazetelerde ki röportajlarımı görmüyorsunuz ? Oralarda söyleşilerim var… “TÜRKLÜK ANAYASA’DA OLMASIN” Değerli kardeşler, dostlar. Benimle tanıştığını söyleyen arkadaş, benim sürekli şunu savunduğumu neden söylememiş; Türkiye’nin anayasasında Kürtçe olmasın! Ama Türkçede olmasın. İstiklal Marşında TÜRK kelimesi geçmiyor. Anadoluluk kavramı olsun. Ve Eşitlik ibaresi konsun. Her dil, güvenceye alınsın… Emperyalizm ile kavga edip, ardından bölgesel bir birlik, eşitliğe dayalı bir tevhid toplumu bahislerim neden gündeme gelmiyor? Bunun altında birilerinin art niyeti var. Vicdan ve İnsaf… Yorumların tamamını okudum. İzmirli olduğum bile yazılmış. Ben Malatyalıyım. İzmir’de hiç ikamet etmedim. Birkaç defa gittim geldim… Beni tanıdığını söyleyen birkaç kişi olmuş. Enteresan. Şunu görüyorum ki bir operasyon yapılıyor. Birileri benim üzerimden; söylemi hedef alıyor. Yapılan eleştirilerin tamamı, Eren Erdem Ergenekoncudur, şucudur, bucudur gibi bir yaklaşıma oturtulmuş. Ama tek bir eleştiride; Eren Erdem’in şu kitabında şu hata var, şu hatadan ötürü şu art niyetle şu işi yapmış..vs. gibi bir yaklaşım yok. Bu, durumun; yani mevcut saldırıların niteliği ve içeriği hakkında fikir vermeye yetiyor. Eren Erdem’in İslamcı camiaya öncü olması gibi bir endişe var yazıda. Böyle bir şey zaten olamaz. Çünkü İslamcı camia, Alevi kökenli bir adamın sözüne itibar etmez. Alevi-Solcu kökenli bir adam, 75 vakit namaz da kılsa, muteber değildir… Sizin anlayamadığınız şey şudur dostlar; BEN KEMALİST BİR KÖKTEN GELİYORUM. BU BENİM REALİTEM. VE FİKRİ YOLCULUĞUMDA; KEMALİZMİ HARARETLE SAVUNDUĞUM VAKİTLER VE ZAMANLAR OLMUŞTUR. BUNU HİÇBİR ZAMAN İNKAR ETMİŞ DEĞİLİM. Fakat geldiğim nokta hasebi ile Kemalizm’in dünya görüşüm olmadığını rahatça söylüyorum. Bundan asla gocunmuyorum. Ben Kemalist değilim. Bu bir mesele de değil… Ve yaptığım çalışmalarda hep ”sınıfsız toplumdan, infaktan, eşitlikten” bahsediyorum. Sanırım benim sadece saldırdığımı sanıyorsunuz. Çünkü yazdıklarımı okumamışsınız. Sınıfçı-Üniter bir yapıyı savunan adam, sınırlara ve sınıflara karşı olamaz. Milli Burjuvaziyi savunan (Kemalizm) bir adam, nasıl burjuva-nurjuva ittifakına karşı olur? Evet, ODA TV’de yazdım. Hayatımda hiç ofislerine gitmedim. Yazılarımı yayınladılar. Hiç para almadım. Arkamda kimse yok. Ben yapayalnız bir adamım. Arkamda birileri olsaydı, kiracı olduğum evin elektrik ve suyu parasını yatıramadığım için kesilmezdi… Beni tanıyanlar bilirler ki, ben fikirler ile muhatabım. Düşünürüm, yazarım çizerim. Kimseye kinim garezim yok.. * * * Eren Erdem ayrıca adilmedya’a gönderdiği açıklamada şunları da söyledi: https://facebook/haberguncel.tv “İdeoloji kavramı, esasında hakikatçilik kavramı ile açıklanmalıdır. Yani her ideolojik perspektif, hakikat iddiası güder. Müslüman bir zihnin; salt anlamda bir ideoloji propagandası yapması, tevhid ilkesi ile çelişik bir durum arz eder. Müslüman, siyasal olarak olmasa da, politik olarak ideolojiler ile ittifak yapar. Mesela; kapitalizm ile dövüşürken; Sosyalizm ile ittifak yapabilir. Bu İslam’dan, Kuran’dan taviz verildiği manasına gelmez. Benim dünya görüşüm ise, siyasi terminolojide ”enternasyonalizm” olarak öne çıkartılan kavramın İslami karşılığı olan; tevhid’i vücut ve ümmet’i vahidedir. Bu iki temel prensip, sınırları ve sınıfları reddeden, itiraz eden bir paradigma yaratır. Ancak bugün yaşanan sorun şudur; İslamcı zihin, enternasyonal bir terminoloji, ya da Kuran odaklı bir sınıfsızlaşma teorisi üzerine tartışmadığından, sınırları kaldıralım, ulusalcılığa karşı olalım derken; küreselci bir duruşa angaje olabilmektedir. Benim itirazım ise, ulusalcılığa ya da ulusalcı ideolojilere karşıt konumlanmalarından değil, buna karşı olayım derken; küreselci-kapitalist jargonlara angaje olduklarından ileri gelir. Ancak, Kuran insanları; bugünün konjonktürüne karşı kendi özgün duruşunu sergiler, insanlık vicdanına seslenir ise ve dialektik bir kafa inşa ederse; ilk olarak müttefik olacak kişiyimdir. Öte yandan, bir kişinin; bir yayın organında görünmesinden ziyade, orada ne söylediğine bakılmalıdır. Benim devrimci İslam düşüncem gereği; her türlü yayın organında yazar, program yaparım. Çünkü bu düşünce, iman edenlerin olduğu kadar, Allah ismini duyduğunda tüyleri diken diken olan, bazı eller tarafından ”din düşmanlığını çağdaşlık olarak algılaması sağlanmış” kitlelerin de ihtiyaç duyduğu bir hakikattir. Yani, bir siyasi gruba; Ergenekon vari yapılanmalara ya da düşünsel tavırlara karşıt konumlanırken, halkı ötelemek, halkı düşman görmek; İslami ve insani bir duruş olarak addedilemez. Bu nedenle, benim bu tip platformlarda neden göründüğüme değil, neler söylediğime bakılmalıdır…” Eren Erdem, iki ay kadar öncesine kadar ODA TV’deki yazılarına son vererek adilmedya’a yazmaya başlamıştı. Şimdilerde ise bağımsız olarak kitap çalışmalarına devam etmektedir.. Haber: adilmedyacom
Posted on: Sun, 23 Jun 2013 12:02:37 +0000

Recently Viewed Topics




© 2015