Kırgız Destanlarında Camgırçı Han Destanı destan yapan - TopicsExpress



          

Kırgız Destanlarında Camgırçı Han Destanı destan yapan en önemli zaman vak’ayı ve inandırıcılığı oluşturan tarihî olayların geçtiği zamandır. Araştırmacının “destan zamanı” olarak adlandırdığı bu duruma göre destanın belkemiğini oluşturan tarihî olaylar, anlatının teşekkülü sırasında bazen bir olayın merkezine başka bir tarihî kişinin bazen de bir kişinin gerçekte yer almadığı olayların içinde gösterilmesiyle de ortaya çıkar (Togan, 1938, 4-5). Hatta bu durum halk hikâyelerinin teşekkülünde bile karşımıza çıkar (Boratav 1968, 145-152) . Nitekim Ak Möör destanında da destan kahramanlarından Bolot’un ağzından anlatılan varyantın başında da belirtildiği gibi Çagır kabilesinden Adılbay’ın güzeller güzeli kızı Möör ile babasının atlarını güden halasının oğluBolot’un büyük aşklarını konu alan destanda, Cantay’ın da önemli bir rol üstlendiğini görmekteyiz (Köse, 2004, 159). Yine bu bağlamda destan zamanı ile destancının zamanının birbirine bağlandığı; yani tarihî olay ve kişilerin epik kurallarla birleştirildiği de olmaktadır. Bunun için konunun gerekliliğine göre olmamış bir olayı olmuş gibi tamamlayarak, başı sonu tam bir konu kurulur. Daha sonra yaşlanan ana-baba, çocuksuzluk kaygısı, kahramanın dünyaya gelişi, eş seçmesi, at seçmesi, düşmana karşı atlanması, düşmanı yenmesi gibi bir çok epizot epik geleneğe uygun bir şekilde konunun kuruluşuna bağlanır (İbrayev 1998, 168). Yukarıda belirtilen bu durum elbette Kırgız destanları için de söz konusudur. Nitekim çalışmada Kırgız destanlarında yer alan destan kahramanı Camgırçı Han’dan hareketle yukarıda bahsedildiği üzere destan kahramanlarının bazılarının gerçekte yaşamış kişiler olduğu örneklendirilebilir: Tarihî kaynaklarda, Camgırçı Han 1539’da Astırahan tahtına Murtaza Han’ın torunu ve Berdibek’in oğlu olarak geçer. Bu kaynaklarda Camgırçı Han “Yağmurca Han” olarak da karşımıza çıkar. Yapılan araştırmalara göre, 1549 yılında Sahip Giray Han, Astırahan’a hücum ederek burayı zapt etmiş, ancak Osmanlı’nın müdahelesi üzerine Yağmurca tahtına iade edilerek, Astırahan’ın Kırım’a bağlanması önlenmiştir. Yağmurca Han, Rus taraftarı Nogaylar tarafından 1554 senesinde tahttan uzaklaştırılmış, Derviş Ali Han yeniden tahta çıkarılmıştır. 1556 yılında ise Ruslar ani bir hücumla Astırahan’ı işgal etmişler; Derviş Ali Han’ın Azak Kalesine sığınmasıyla Astırahan Hanlığı ortadan kalkmıştır (Gürün 1984, 561). Bir başka araştırmaya göre de Camgırçı’dan “Yağmurca Han” olarak söz edilir. Bu araştırmaya göre Yağmurca Han’ın Astırahan Hanlığının hükümdarlarından olduğunu ifade edilir; Astırahan Hanlığı hükümdarlarının kronolojisini ise şu şekilde vermektedir: Kasım Han (ölm. 1532), Ak Kubek Han (1532-1533), Abdurrahman Han (1534-1537), Şeyh Haydar (1537-1539), tekrar Ak Kubek Han (1545- 1546), Yağmurca Han (1546-1550; 1551-1554) (Aka 2009, 13). Yağmurca Han (1546-1550; 1551-1554) (Aka 2009, 13). Bu bağlamda önemli bir ticaret merkezi olan Astırahan Hanlığının hükümdarı olan Yağmurca Han, Kırım, Nogay Hanlığı ve Osmanlı İmparatorluğu gibi birçok güçlü devletin ilgi odağıdır. Kırım Han’ı olan Sahip Giray 1549 yılında, yeniçerileri de maiyetine alarak, Astırahan’ı ele geçirmiştir. Astırahan Hanı Yağmurca ise Noğaylar’ın yanına sığınmıştır. Fakat Sahip Giray’ın Astırahan’ı ele geçirmesi İstanbul tarafından iyi karşılanmamış ve Yağmurca Han desteklenerek tekrar tahta çıkarılmıştır. Daha sonra Yağmurca Han Ruslarla iyi geçinme politikası izlemiş fakat bu durumdan zarar görmesiyle yeniden Kırım ve Osmanlı desteğine başvurmuştur. Fakat Rus taraftarı Nogaylar’ın araya girmesiyle Derviş Ali Han’ın tekrar tahta oturmuş ve Camgırçı da Azak kalesine kaçmıştır (Aka 2009, 13). Başka bir tarihî kaynakta, Yağmurcu Han’dan “Urak’ın oğlu olup zorla Kırım ve Kuban tarafına göç ettirilen bir Astırahan hükümdarı” olarak bahsedilir (Togan, 1942, 165). Tarihî şahsiyetin Kırgız destanlarına yansımasına bakılacak olursa Camgırçı Han, Cañıl Mırza destanında anlatının asıl kahramanı olan Cañıl’ın babasıdır ve Altınordu devletinin kalıntısı olarak ortaya çıkan Astırahan Hanlığının hükümdarı, Berdibek’in oğludur. Söz konusu destanda Camgırçı; Cañıl’ı çok merak eden, kız çocuğunun evde, annesinin dizi dibinde oturması gerektiğine inanan geleneksel Türk aile babasıdır. Destanın tarihî tabakasını ise Altın Orda Devletinin kuruluşu, hanlığının parçalanmasıyla Kazan, Kırım ve Astırahan hanlıklarının ortaya çıkışı yanında Camgırçı’nın da Astırahan’ın hükümdarlarından biri ve Berdibek’in oğlu olması teşkil eder. Destanda ise bu durum aşağıdaki şekilde ifade edilmiştir. Camgırçının calgız kız, ……………………….. Namız kılıp Camgırçı, İzdebey koydu toktolup. Caşı menen karısı, Kan üstünö kelişti Calpı Noygut baarısı. İzdeyli dese izi cok, Ketkenin körgön kişi cok. ………………………. Canında calgız kişi cok. Kulandı atıp kulatıp, Üyürü menen sulatıp, Terisin sıyrıp böktörüp, Camgırçının aldına Alıp keldi kötörüp. ……………………. Kan Camgırçı atası, Erip ketip köykölüp, Booruna basıp bolkuldap, Karap turgan karı ıylap, (Cañıl Mırza 1998, 386) ………………………….. Kan Camgırçı oygonup, Cañıldın cayın oylonup, Töşöktön turup tolgonup, Uktap catkan Cañılga Köröyün dep oylonup, (Cañıl Mırza, 1998, 378). Sarinci Bököy Destanında da Camgırçı “Camgırçı’nın ayalı Kanış köpköçeyin töröböy cürüp, karıgan kezge bir bala kördü. Zarıkkan kezde taptık dep atın Sarinci koydu” (Sarinci Bököy s.21) satırlarında da verildiği üzere Sarinci’nin babası olarak tanıtılmaktadır. Camgırçı Han Örneğinden Hareketle Kırgız Destanlarında Tarihî Şahsiyetler 48 Manas Destanınına baktığımızda ise Camgırçı Sarı Nogoy Er Manas, Argı atası Kambar Kan, Bergi atası Aydar Kan, Aylanggıs tuugan Er Köçkö Üç busurman ortosuna turup El kılamın dedi. Köçkö bu sös aytkanda, Kabar keldi Kökçöö Kara Nogoy Camgırçı, Kürmöntö- şatuu saldı deyt, Oşu cerden köçüptü, İle bagına tüşüptü. Cakıptın uulu caş Manas ……………… “Ong tuurdugum Manas Kan, Sol tuurdugum Camgırçı, Atımnın başın buralbaymın, Em oşu cerde turalbaymın.” …………………………… Alman Bet durup haykırıyor; “Kendi kendini büyütüyorsun, Tekeçi’yi hor görüyorsun Bana ne kılarsın, Kadın alıp verdim deyip Dönmeyeyim kadına, Kadın yolda olur, Bala belde olur Ben atlanıp ona gideceğim, Nogoyların Er Camgırçı Sultan var, …………………………. Camgırçıga cetip ayt, Altın köstü Merdicen Merdicendi bersin de! 49 Şakire ÇELİK Mercidendi berbese, Camgırçıdan başka coom cok. ……………………… Anda ayttıng Kanıkey: “Emi arga ne bolot, Bakay? Kara bir Nogoy Camgırçı, Camgırçıga barayn! (Yıldız 1995, 542). dizelerinden de anlaşılacağı üzere Kara Nogaylardan bir han olup toplumun hemen her konuda akıl danıştığı bir “ak sakal”dır. Sonuç Camgırçı Han ile ilgili edinilen bilgilere bakıldığında ve destanlardan yapılan alıntılardan hareketle şu sonuçlar elde edilir: 1.Camgırçı (Yağmurca) Han her üç destanda da Nogay soyundandır. Hatta Manas Destanında Kara Nogay diye verilmektedir. Bu bağlamda Camgırçı Han’ın her üç destanda da Astırahan Hanlığını kuran Nogaylardan olması, tarihî gerçeklerle de birebir örtüşmektedir. Bir anlamda Camgırçı Han tarihî, gerçek bir kişi olup Kırgız destanlarına da hükümdar kimliği ile yansımıştır. Bir başka ifadeyle Camgırçı Han Kırgız Destanlarına fizikî (realist) zaman aralığında yansımıştır (İbrayev 1998, 88). 2.Cañıl Mırza ile Sarinci-Bököy destanlarında Camgırçı’nın destan kahramanları olan Cañıl’ın ve Sarinci’nin babası olarak gösterilmesi ise destan zamanı ile tarih arasındaki sıkı ilişkiyi destekler niteliktedir. Bu durum “destancının anlatıdaki olayların gerçekliğini ortaya koyma, destana gerçek bir zemin hazırlama düşüncesi” olarak yorumlanır. Bu bağlamda Camgırçı’nın söz konusu Türk boyunun destanlarındaki görüntüsü duygusal mekân ve zaman aralığındadır. 3.Her üç destanda da olaylar Nogayların yaşadığı, bir anlamda Astırahan Hanlığının kurulduğu coğrafyada ve tarihlerde geçmektedir. Bu bağlamda “Destan zamanı, destandaki tarihî olayların da zamanıdır” (İbrayev, 1998, 91) görüşü bir kere daha doğrulanmaktadır. 4. Destanların hepsinde de Camgırçı’nın bulunduğu coğrafya anlatının asıl mekânı olarak karşımıza çıkar. Gerek Cañıl Mırza’da Cañıl’ın gerekse, Sarinci Bököy’de amcasına Bököy’e küsen ve ülkesini terk eden Sarinci’nin anlatının sonunda dönüp geldikleri yer, Nogay topraklarıdır. Manas Destanında bu durum biraz farklı bir özellik göstermekte ve çeşitli sorunlar karşısında Kırgızlar’ın danışmak üzere gittikleri Camgırçı’nın ülkesi olarak görülmekteyse de bu coğrafyanın Nogay eli olarak belirtilmesi, bu düşünceyi doğrular niteliktedir. Bir farkla ki Manas Destanı’nın asıl coğrafyası Kırgızistan toprakları olmasına rağmen diğer destanlarda Camgırçı Han Kara Nogayların temel teşkil ettiği Kırgız soyunun eski coğrafyasında yaşamaktadır. Denilebilir ki Camgırçı Han’ın Kırgız destanlarındaki görüntüsü, tarihî parçalara uygunluk gösterir nitelikte olup gerçek zaman, mekân ve tarih aralığında karşımıza çıkmaktadır. Camgırçı Han Örneğinden Hareketle Kırgız Destanlarında Tarihî Şahsiyetler 50 KAYNAKÇA AKA İsmail (2009). Türk Dünyası Tarihi, İzmir: Ege Üniversitesi Yay. Edebiyat Fakültesi Yay. No.152. BORATAV Pertev Naili (1988). Halk Hikayeleri ve Halk Hikayeciliği, İstanbul: Adam Yayınları Cañıl Mırza Destanı (2004) Abdıbalık Çorobayev Varyantı) Ankara: Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, TDK Yay: 839. GÜRÜN Kamuran (1984). Türkler ve Türk Devletleri Tarihi, Bilgi Yayınevi Özel Dizi: 20. İBRAYEV Şakir (1998). Destanın Yapısı, Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Yayını: 160. KÖSE Nerin (2004) Ak Möör Destanı, Ankara: Semih Ofset Basımevi. KÖSE Nerin (2005) Kurmanbek Destanı, Ankara: Semih Ofset Basımevi. LİHAÇEV D.S. (1979). Poetika Dreunerusskoy Literaturtı, Moskova. NEKLYUDOV S. N. (1972). Vremyai Prostranstvo Bline, Moskova: Slavyankskiy. PROPP V.Y. (1958). Russkiy Geroiçeskiy Epos, Moskova. PUTİLOV B.N. (1998). Geroiçeskiy Epos i Deysvitelnost, Leningrag. Sarinci Bököy Destanı, Bişkek “Şam” Basması, Kırgız Respublikasının Uluttuk İlimder Akademiyası Manastaanu Cana Körköm Madaniyattın Uluttuk Borboru, El Aralık “Merim” Kayrımduuluk Fondusu “El Adabiyatı” Seriyasının 6. Tomu. TDEA C.2, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara: 1997. TOGAN Zeki Velidi ( 1942-1947) Bugünkü Türk Ġli (Türkistan) ve Yakın Tarihi C.1, İstanbul: İbrahim ve Güven Basımevi. TOGAN Zeki Velidi (1931). Türk Destanının Tasnifi, Atsız Mecmua I, ss.4-5. YILDIZ Naciye (1995). Manas Destanı (W. RADLOFF) ve Kırgız Kültürü İle İlgili Tespit ve Tahliller, Ankara: Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Dil Kurumu Yayınları. YETİŞ Kazım, (1994) Destan Maddesi, TDV İslâm Ansiklopedisi, c.9, İstanbul: TDV. Yayınları. KG Kyrgyz Ali Jan
Posted on: Tue, 08 Oct 2013 17:47:16 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015