SİVEREK’İN URATTULARDAN SASANİLERE KADAR OLAN - TopicsExpress



          

SİVEREK’İN URATTULARDAN SASANİLERE KADAR OLAN DÖNEMİ URATTULAR Urartu Krali I.Argritis batida Supa(Elazig), malatyadaki Khata Beyligi Ve Urfa-Diyarbakir arasindaki Kummuh Kralliklarini Urartu’ya bagladi.Bundan önce Kummuh Kraligi sinirlari Içerisinde bulunan Siverek bu dönemden itibaren Urartularin hakimiyetine geçmistir. Ancak Urartular döneminde Siverek ile ilgili henüz herhangi bir belgeye rastlanmamistir. ASURLAR Anadoluda M.Ö. 19-18. yy. arasindaki zamana “Asur ticaret kolonileri çagi” denilmektedir. “Kültege Çagi”da denilen bu çag, Orta Bronz Devrinin ilk safhasina rastlamaktadir. Kültepe’de bulunan tabletlerde Anadoluya ait yüzlerce sehir adi geçmektedir. Asurlar koloniler halinde yasamaktadirlar ve Anadolu Kralliklarinin egemenliklerinde idiler. Bu küçük devletler zaman zaman birbirleriyle savasiyor, bazende itifak yapiyorlardi. Mezopotamya, Orta Anadolu Ve Kuzey Suriye ile ilk canli dis ticareti kurmuslardi. Asurlar uzun bir süre Misir ve Hitit Kralliklarina bagli kaldilar.Asurlularin Orta Anadoluda faaliyet gösterdikleri sirada Dogu ve Güneydogu Anadolu’da Hurrilerin hüküm sürdükleri bilinmektedir. M.Ö. 105′te Asur Krali Adad Nirari basa geçmistir.Adad Nirari’den sonra tahta geçen I.Salmanasar dönemi(M.Ö. 1290)sürekli savaslarla geçen bir dönemdir.Karacadag bölgesinde yasayan Aramilere savas açan I Salmanasar Siverek ve urfa bölgelerini ele geçirerek Firat’a kadar ilerledi.Fakat arkadan çikan karisikliklardan dolayi çabuk geri çekilmek zorunda kaldi. M.Ö. 1060 yilinda Asurlularda çöküs devri baslayinca, bölgenin büyük güçlerinden Hitit Devleti ile ittifak yaptilar. Böylece Klikya, Malatya, Karacadag, Zara dagi bölgeleri Ve Habur Havzasi gibi bütün Arami emaretleri Asur Boyundurugundan kurtuldular. Kinabu(Siverek) Asurlular zamaninda yapilmis olan askeri kuruluslar seklinde kolonilerden biriydi.Asuriye hükümeti Tashona, Damdamuza(Ergani) Ve Kinabu(Siverek) kasabalarinda daima askeri bir kuvvet bulundurarak, ilerisi için buralari kendine birer isnat noktasi yapmak istemisti. Ancak bu noktalar zaman zaman Asur egemenliklerini tanimiyarak kendi baslarina hareket etmislerdir Asurlular egemenliginde bulunan, Siverek ve çevresinde genis bir sahada hüküm süren Komuklar ayaklanmak için firsat kolluyorlardi. Komuklar ayaklandi bu ayaklanmayi Kinabu(Siverek)kalesi komutani Hulay idare etmis ve elinin altindaki kuvvetlerle Damdamuza’yi kusatmisti. Asur Krali Asur Nazirpal’a bu bilgiler, Ninova’da çöl kabile reislerinden birinin getirdigi altin ve gümüs hediyeleri almakla mesgul iken yetismis ve imparatorun sevinci üzüntüye dönüsmüstür. Hulay, Asur ordusunun gelmeden önce kaleyi kolayca alacagini ümit etmisti. Fakat aradan günler geçmesine ragmen kale düsmüyordu. Bir taraftan da Asur ordusunun hareketi ve yaklastigi haberleri duyulmus, kusaticilar telas ve endiseye kapilmislardi. Hatta bu telaslar müttefiklerin arasindaki ahenk ve beraberligi bozmus, Hulay yeterli olmayan bir kuvvetle kaldigindan kusatmadan vazgeçerek Kinabu’ya dogru geri çekilmeye mecbur olmustur. Asur ordusu Ninova’dan süratle hareket etmis ve Asur Nazirpal Diclenin batisina geçmezden önce Toshar’a gelmis ve Izalli’nin (NUsaybinin) vergisini almistir. Asur ordusu Kinabu civarinda Müttefik kuvvetler tarafindan karsilandi. Yapilan büyük savas Komuklar aleyhinde sonuçlandi. Parçalanan müttefiklerinden bir kismi Kinabu Kalesine sigindi. Nirbular güneye dogru çekildiler. Kalenin 3500 savunucusundan 600 kadarini öldürdüler ve geri kalanlari esir aldilar. Esirler imparatorun emriyle diri diri yakildilar. Narira ahalisi 350 silahla Kinabu’nun yardimina kostu ancak Asurlular bunlarida öldürdüler. Sadece Ellisi kurtuldu. Digerlerini de diri diri yaktilar. (Karacadag) eteginde kendi beyliklerinin merkezi olan Tella(Viransehir)’e Siginmislardi.Ancak Asurlular burayida ele geçirdiler.Asur Nazirpal’in Kendi söyleyisiyle bunlarin 3000′nini Mahvederek sehre girmis ve esir düsen Nirbular’in ileri gelenlerini yakmaya mahkum etmistir.Kalanlarin elleri, burunlari, kulaklari kesilmis ve çogunun gözleri oyulmus, derileri yüzülmüstür. Zaman Zaman Asurlularin elinden alinan Karacadag bölgesi ve Kuzey el-Cezire’deki sehirler Kral Salmanasar tarafindan M.Ö. 835 yilinda geri alinmistir. ARAMILER Aramiler M.Ö. 1345 yılında Karacadağ bölgesine hakim olup Asurlularla sürekli mücadele ediyorlardı. Uzun süre süren bu mücadelelerden sonra Asur Kralı I.Adad Nirari, Habur suyundan Babil hududuna kadar uzanan bölgedeki Aramiler hakimiyetinde bulunan bölgeyi işgal etti.Resulayn(Ceylanpınar) ve çevresini de aldı.M.Ö. 1290 yılında Adan Nirari’nin yerine geçen Kral Salmanasar Karacadağ bölgesinde yaşayan Aramiler üzerine yeniden akınlar yapmaya başladı.Karacadağ bölgesine yapılan akınlar sırasında Siverek ve çevresi Asurluların yağmasına uğramıştır. M.Ö. 1060 yılında Hitit Devletlerinin itifak yapması sonucu, Asur orduları Karakamış civarında Hititler karşısında yenilgiye uğradılar. Böylece daha önceleri Asurlulara boyun eğmiş olan Klikya, Malatya, Karacadağ, Zara Dağları bölgeleri, Habur havzası ve bütün Arami bölgesi Asur eğemenliğinden kurtulmuştur. Bir müddet sonra yeniden Aramilerin etkin olduğu Siverek, daha sonra Asur Hükümdarı Asur Nazarbal tarafından tekrar alındı. Böylece Siverek bölgesindeki Arami hakimiyeti son bulmuştur. MEDLER Uzun zaman Anadoluya hakim olan Kimmerler, buradan çekildikten sonra bölgede Med Hakimiyeti başlamıştır. M.Ö. 608 yılında İskitler, Kırım Türkleri ve Medler bir anlaşma yaptılar. Asurluların Kalde Valisi Nebu Palasar da bu ittifaka girdi. Anlaşan bu kuvvetler Asurluları yenerek Mezopotamyayı aldılar. Bu savaşta Nineva(Musul) yağmalandı.Kuzey El-Cezire’deki Nusaybin, Urfa, Resulayn’dan başka sağlam bir kasaba kalmamıştır.Bu durum Siverek’in çeşitli zamanlarda meydana gelen istilalar neticesinde harebeye döndüğü tezini doğrulamaktadır.Asur toprakları paylaşılınca Anadolu Med’lerin payına düştü.Savaş sonucunda Kızılırmak Nehrine kadar bütün Doğu Anadolu’ya Medler hakim olmuşlardır. Med Kralı Keyaksar’ın yerine geçen Kral Astiagı Pers Prensi Kyrus yenince Anadoludaki Med eğemenliği Perslere geçmiştir. PERSLER M.Ö. 539 yılında Babil’i zapt ederek bütün Mezopotamya’ya egemen oldular. Sınırları oldukça genişleyen Pers İmparatorluğunda II. Kambis’in ölümüyle yerine İmparator olan Darius, ülkede çıkan karışıklıkları düzeltmiş ve tekrar Dicle-Fırat havzalarını kontrol altına almıştır.Bu dönemde Pers imparatorluğunun sınırları, Hindistandan Karadeniz’e Mısırdan ege ve Akdeniz kıylarınada kadar uzanan çok geniş bir coğrafyayı kapsıyordu.Anadolu tamamen bu imparatorluğun parçası olmuştu ve ikiyüz yıl kadar böyle sürmüştür.Uzun süre yunanlılarla mücadele veren Persler Avrupaya kadar yayılmışlardır. Böylece Siverek ve çevresinde İran eğemenliği başlamış oldu. Pers kralı III.Darius Makedonya Kralı İskender tarafından mağlup edilmesiyle Pers İmparatorluğu tarihe gömüldü. MEKADONYALILAR M.Ö. 331 yilinda Mezopotamyadaki fetihlerini sürdüren Iskender Urfa, Siverek ve Diyarbakir çevresindeki yerlesim birimlerinin tümünü Mekedonya imparatorluguna katti.Büyük Iskenderin genç yasta ölmesiyle ülkesi, ailesi ve komutanlari arasinda çikan taht kavgalari neticinde bes bölgeye ayrilarak paylasildi. Siverek bölgesi Diyarbakir ve Urfa ile birlikte General Selevkos’un idaresinde kaldi. SELEVKOSLAR M.Ö. 331 yilinda Mezopotamyadaki fetihlerini sürdüren Iskender Urfa, Siverek ve Diyarbakir çevresindeki yerlesim birimlerinin tümünü Mekedonya imparatorluguna katti.Büyük Iskenderin genç yasta ölmesiyle ülkesi, ailesi ve komutanlari arasinda çikan taht kavgalari neticinde bes bölgeye ayrilarak paylasildi. Siverek bölgesi Diyarbakir ve Urfa ile birlikte General Selevkos’un idaresinde kaldi. ROMALILAR Roma İmparatoru Markus Crasus bölgedeki önemli rakibi olan Partları ortadan kaldırmak amacıyla M.Ö 55 yılında Suriye’ye gelerek Urfa’daki Abgar Krallığı bölgesine girdi.Crasus 50.000 kişilik kuvvetiyle Harran’a geldi.Ancak Part Krali I.Orod’un Ordusunun Süvari kuvvetleri komutanı Suren tarafından kuşatılarak bozguna uğratıldı. Böylece Suriye Abğar Kralığı ve Diyarbakır bölgeside dahil olmak üzere 15 yıl Part işgali altında kaldı. daha sonra M.Ö 9 Haziran 38′de Antakya’nın doğusunda yapılan savaşta Romalı’lar Partları yenerek Part ordusu komutanı Parkor’u öldürünce Diyarbakır dahil olmak üzere bölge tekrar Romalılara kaldı. Bundan sonra Siverek, Diyarbakır, Urfa bölgeleri Romalıların eline geçmiştir. M.S. 253 yılında Mezopotamya bölgesine giren Sasaniler önemli kale ve şehirleri almışlardır.Bölgeyi tekrar Sasanilerden almak amacıyla harekete geçen Romalılar, Sasaniler tarafından yenilgiye uğratılmıştır. Bu savaşların sonucunda Roma İmparatoru Valeianus Urfa taraflarında yapılan savaşta yenilmiş ve sürgün edildiği Babil’de ölmüştür.M.S 349 yılında bölgenin önemli şehirlerinden olan Diyarbakır’a Mezopotamya bölgesinden gelebilecek saldırılara karşı ön karakol olarak kullanılmak üzere Siverek’te şehrin tam ortasında bulunan kale yaptırıldı. Aslında bu kale daha önce Asurlular tarafından yaptırılmış ve Medlerin saldırıları üzerine yangın geçirerek harebe haline gelmişti. Harebeye dönen bu kalede yaşayanlar bu durum üzerine burayı terk ederek Suriyeye göç etmişlerdi. Romalılar bu kale kalıntısı malzemesinden faydalanarak kaleyi yeniden inşa etmişler ve ön karakol olarak kullanmışlarıdır. SASANILER İran’ın güneyinden Persler yabancı sayılan Partların hakimiyetini çekememekte ve onlara karşı derin bir kin düşmanlık beslemekteydiler. Çünkü partlarda Yunan kültürü hakimdi.M.S 226 yılında Ardeşir tarafından isyan çıkarıldı ve Part Kralı 5.Artaban öldürüldü.Part Devleti ortadan kaldırılarak yerine Sasani Devleti kuruldu. M.S. 259 yılından itibaren Siverek ve Çevresine sahip olan Sasani Kralı Ardeşir’in ölümünden sonra yerine I.Şapur hükümdar olarak bölgede Romalılarla mücadeleye başladı. Şapurdan sonra gelen Sasani Hükümdarları Romalılara karşı direnemeyince Mezopotamya Ve Armanya Sasanilerin elinden çıktı. Siverek Kalesi M.S. 359 yılında Romalılar tarafından yeniden inşasından 10 yıl sonra Sasani Hükümdarı II. Şapur tarafında Diyarbakır Kalesi ile birlikte kuşatılmış ve muhafızları öldürerek kale yerle bir edilmiştir. Bu dönemlerde Siverek’in küçük bir yerleşim birimi olduğu kaynaklarda belirtilmektdir. Sık sık çevredeki Arap aşiretlerinin saldırısına uğruyor malları yağma edilerek halkı öldürülüyor idi.
Posted on: Thu, 11 Jul 2013 21:33:16 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015