İmam Afir və imam Ufeyr (as) :))) Oxu paylaş kuleyni kuleyni - TopicsExpress



          

İmam Afir və imam Ufeyr (as) :))) Oxu paylaş kuleyni kuleyni ,:)) محمد بن الحسين وعلي بن محمد، عن سهل بن زياد، عن محمد بن الوليد شباب الصيرفي، عن أبان بن عثمان، عن أبي عبدالله عليه السلام قال: لما حضرت رسول الله صلى الله عليه وآله الوفاة دعا العباس بن عبد المطلب وأمير المؤمنين عليه السلام فقال للعباس: يا عم محمد تأخذ تراث محمد وتقضي دينه وتنجز عداته(1)؟ فرد عليه فقال: يا رسول الله بأبي أنت وامي إني شيخ كثير العيال قليل المال من يطيقك وأنت تباري الريح(2)، قال: فأطرق صلى الله عليه وآله هنيئة ثم قال: يا عباس أتأخذ تراث محمد وتنجز عداته وتقضي دينه؟ فقال بأبي أنت وامي شيخ كثير العيال قليل المال وأنت تباري الريح. قال: أما إني ساعطيها من ياخذها بحقها ثم قال: يا علي يا أخا محمد أتنجز عدات محمد وتقضي دينه وتقبض تراثه؟ فقال: نعم(3) بأبي أنت وامي ذاك علي ولي، قال: فنظرت إليه حتى نزع خاتمه من أصبعه فقال: تختم بهذا في حياتي، قال: فنظرت إلى الخاتم حين وضعته في أصبعي فتمنيت من جميع ما ترك الخاتم(4). ثم صاح يا بلال علي بالمغفر والدرع والراية والقميص وذي الفقار والسحاب والبرد والابرقة والقضيب(5) قال: فوالله ما رأيتها غير ساعتي تلك – يعني الابرقة – فجيئ بشقة كادت تخطف الابصار فإذا هي من أبرق الجنة فقال: يا علي إن جبرئيل أتاني بها وقال: يا محمد اجعلها في حلقة الدرع واستدفر بها مكان المنطقة(1) ثم دعا بزوجي نعال عربيين جميعا أحدهما مخصوف والآخر غير مخصوف(2) والقميصين: القميص الذي اسري به فيه والقميص الذي خرج فيه يوم احد، والقلانس الثلاث: قلنسوة السفر وقلنسوة العيدين والجمع، وقلنسوة كان يلبسها ويقعد مع أصحابه. ثم قال: يا بلال علي بالبغلتين: الشهباء والدلدل، والناقتين: العضباء والقصوى(3) والفرسين: الجناح كانت توقف بباب المسجد لحوائج رسول الله صلى الله عليه وآله يبعث الرجل في حاجته فيركبه فيركضه في حاجة رسول الله صلى الله عليه وآله وحيزوم(4) وهو الذي كان يقول: أقدم حيزوم(5) والحمار عفير فقال: أقبضها في حياتي. فذكر أمير المؤمنين عليه السلام أن أول شئ من الدواب توفي عفير ساعة قبض رسول الله صلى الله عليه وآله قطع خطامه ثم مر يركض حتى أتى بئر بني خطمة بقباء(6) فرمى بنفسه فيها فكانت قبره. Muhammed b. el Hüseyni ve Ali b. Muhammed Sehl b. Ziyaddan, O Muhammed b. Velidden, O Eban b. Osmandan, O Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)’dan şöyle rivayet etmiştir: Resûlullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) vefat etmek üzereyken Abbas b. Abdulmuttalib’i ve Emir’ül-müminin (Ali b. Ebu Tâlib aleyhisselâm)’ı çağırdı. Abbas’a dedi ki: «Ey Muhammed’in amcası! Muhammed’in mirasını almayı, borçlarını ödemeyi ve sözlerini yerine getirmeyi kabul ediyor musun?» Abbas dedi ki: Ya Resûlallah! Anam babam sana kurban olsun! Ben yaşlı bir adamım. Çoluk çocuğumun sayısı fazla, buna karşılık malım da azdır. Sense cömertlikte rüzgârla yarışırsın, senin vasiyetlerini yerine getirmeye kimin gücü yetebilir ki? Resûlullah, bir süre başını öne eğerek düşündükten sonra şunları söyledi: «Ey Abbas! Muhammed’in mirasını almayı, borçlarını ödemeyi ve sözlerini yerine getirmeyi kabul ediyor musun?» Dedi ki: Anam-babam sana kurban olsun! Yaşlı bir adamım. Çoluk çocuğumun sayısı fazla, buna karşılık malım da azdır. Sense cömertlikte rüzgârla yarışırsın. Bunun üzerine Resûlullah buyurdu ki: «Ben bu görevi, onu hakkıyla yerine getirecek birine vereceğim.» Ardından dedi ki: «Ey Ali! Ey Muhammed’in kardeşi! Muhammed’in verdiği sözleri yerine getirmeyi, borçlarım ödemeyi ve mirasını almayı kabul ediyor musun? Ali: «Evet, anam babam sana kurban olsun. Kârı da zararı da benimdir.» İmam Ali der ki: «Peygamber (sallallahu aleyhi ve âlihi)’ye baktım. Yüzüğünü parmağından çıkardı ve şöyle dedi: «Ben hayattayken bu yüzüğü tak.» Yüzüğü parmağıma taktıktan sonra şöyle bir baktım. Peygamberin geride bıraktığı tüm miras içinde sadece bu yüzüğü arzu ettim. Sonra peygamberimiz, «Ey Bilâl» diye seslendi. «Miğferimi, zırhımı, sancağımı, gömleğimi, Zülfikârı, sarığımı, hırkamı, kemerimi ve asayı getir.» Ali der ki: Allah’a yemin ederim ki, o saate kadar o kemeri hiç görmemiştim. Bir parça eşya getirildi ki, parlaklığı gözleri kamaştırıyordu. Bir süre sonra cennet kemerlerinden olduğu anlaşıldı.» Resûlullah buyurdu ki: «Ey Ali! Bunu bana Cebrail getirdi ve dedi ki: «Ey Muhammedi Bunu zırhın halkasına koy ve kemerin bağlandığı yerde kuşan.» Sonra iki çift Arap nalınının getirilmesini istedi. Bunlardan biri dikişli, diğeri de dikişsizdi. Ve iki gömleğini istedi. Bunlardan biri üzerindeyken miraca çıkarılmıştı. Diğerini de Uhud savaşı sırasında giymişti. Üç külahını da istedi. Biri yolculuk külahı, biri, iki bayramda giydiği külah, biri de cuma günleri giydiği külahtı. Bu külahı giyer ve ashabıyla birlikte otururdu. Sonra şöyle dedi: «Ey Bilâl! İki katırı, yani boz katırla düldülü, Gadba ve Kasva adlı develeri, Cenah ve Hayzum adlı atları getir. -Cenah adlı at, mescidin kapısında bağlanırdı ve Resûlullah’ın ihtiyaçları için kullanılırdı. Resûlullah birini ihtiyaçları için görevlendirdiği zaman, o şahıs, bu ata biner ve sürerdi. Hayzum ise, peygamberin «Beri gel Hayzum.» dediği attı.- Bir de Ufeyr adı verilen eşeğin getirilmesini istedi. Sonra şöyle dedi: «Bunları ben hayattayken al.» Emir’ül-Mü’minin (Ali b. Ebu Tâlib aleyhisselâm) der ki: «Bu hayvanlar içinde en önce ölen, bu Ufeyr adlı eşek oldu. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve âlihi) vefat ettiği zaman, Afir adlı eşek ipini kopardı ve Kuba’daki Hatme oğulları kuyusunun başına gelinceye kadar koştu ve kendini bu kuyuya attı. Burası onun kabri oldu. وروي أن أمير المؤمنين عليه السلام قال: إن ذلك الحمار كلم رسول الله صلى الله عليه وآله فقال: بأبي أنت وامي إن أبي حدثنى، عن أبيه، عن جده، عن أبيه أنه كان مع نوح في السفينة فقام إليه نوح فمسح على كفله ثم قال: يخرج من صلب هذا الحمار حمار يركبه سيد النبيين وخاتمهم، فالحمد لله الذي جعلني ذلك الحمار Rivayet edilir ki, Emir’ül-müminin şöyle demiştir: Bu eşek dile geldi, peygamberimizle konuştu ve dedi ki: “Babam, anam sana feda olsun. Babam bana anlattı, o babasından, o dedesinden, o da babasından duymuş ki, babası, Nuh (aleyhisselâm) ile birlikte gemideymiş. Nuh yerinden kalkmış, onun sağrısını sıvazlayarak şöyle demiştir: Bu eşeğin soyundan bir eşek gelecektir ki, peygamberlerin efendisi ve sonuncusu ona binecektir.Bana son peygamberin eşeği olmayı nasip eden Allah’a hamd olsun. Allame Kuleyni r.a, "El Kafi", cild 1, Hüccet kitabı, hadis 625 nasibi Şeyh l.a Allame Kuleynin r.a hadisi eşekten rivayet ettiği iftirasını atıyor oysa Allame Kuleyni r.a hadisi Muhammed b. el Hüseyni ve Ali b. Muhammedden, onlar Sehl b. Ziyaddan, O Muhammed b. Velidden, O Eban b. Osmandan, O Ebu Abdullah (imam Cafer Sadık alehisselam)dan rivayet ediyor. hadis bittikten sonra ise Allame Kuleyni r.a beyan maksadı ile insanlar arasında dolaşan bir şeyi aktarıyor ve "Rivayet edilir ki, Emir’ül-müminin şöyle demiştir" diyor. sonra halk arasında gezen ve Rasulullah s.a.a ile eşeğin konuşması olan konuşmayı veriyor. buraya kadar aktardıklarımızdan çıkan sonuçlar: 1. Allame Kuleyni r.a eşekten değil muhaddislerden onlarda imam Cafer Sadıkdan a.s rivayet etmiştir. ve eşek ile Rasulullahın s.a.a konuşmasına dair rivayetin bir senedi yoktur bu sadece Allamenin r.a insanlar arasında dolanan bir söylentiyi hadisten sonra bildirmesidir. 2. Osman Hamis adlı nasibi şeyhin hadis ilminden ve istilahlarınan haberi yoktur. çünkü eşek hadisin ravisi değil hadiste hakkında konuşulan canlıdır. şimdi biz bu nasibin alaya aldığı konuşmayı -ki, bunun bir senedi yoktur ve itibar edilemz- bizzat kendi kaynaklarından aktaracak ve alimlerinin hadis hakkındakı hükmünü de ortaya koyacağız: İbn İshak, Yezid b. Habib kanalı ile Hz. Ali’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Peygamber (s.a.v.)’in Mürteciz adında bir atı, Ufeyr adında bir eşeği ve Düldül adında bir katırı vardı. Kılıcının adı Zülfikar, zırhının adı da Zülfüdul idi." ibni Kesir, "el Bidaye ven Nihaye", 5/590-592 Eşekle İlgili Hadîs babı Büyük hadis hafızlarından birkaçı, bunu niünker saymışlardır. Ebu Muhammed b. Abdullah b. Hamid, Ebu Manzur’un şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Cenâb-ı Allah, peygamberine Hayber fethini nasib edince, ona Hayber ganimetlerinden dört çift katır, dört çift deve, on okiye altın ve gümüş, kara bir eşek ve bir de ölçek nasib etti. Peygamber (s.a.v.), eşekle konuştu, eşek de ona cevap verdi. Eşeğe şöyle sordu: "Adın nedir?" eşek "Adım Yezid b. Şihab’dır. Allah benim dedemin soyundan doksan eşek yarattı. Bu eşeklere, peygamberlerden başkası binmedi. Dedemin soyundan yeryüzünde benden başka eşek de kalmadı. Peygamberlerden de sadece sen kaldın. Ben, bana binmeni bekliyordum. Senden Önce Yahudi bir adamın mülkiyetinde idim. Onu düşürmek için kasıtlı olarak tökezlerdim. Çünkü o benim karnımı aç bırakır, sırtıma da dayak atardı." dedi Rasul s.a.a: "Ben sana Ya’fur adını taktım. Ey Ya’fur!" - Buyur. - Dişilere arzu duyar mısın? - Hayır. __________________________________________ Ebu Bekir eş-Şami bu rivayetin ehli sünnet kaynaklarında olmadıgı görüşündedir.Kİ, İbn Kesirde olduğu söylentilerine gelince.Evet bu rivayet İbn kesirin El Bidaye ve Annihaye adlı tarihi kitabında vardır. Ancaq sadece normal ve Rasulullahın aleyhisselamın basit bindiği bir eşek olarak anlatılır.Yoksa şianın anlatdığı gibi Aladdin masalları değildir.! ________________________________________ Abdullah bin Faruq Əs-SƏləfi
Posted on: Tue, 13 Aug 2013 05:40:06 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015