ADADAKİ TÜRK MÜHRÜ VAKIFLARIMIZ -I- “Sen kubbesinde ince bir - TopicsExpress



          

ADADAKİ TÜRK MÜHRÜ VAKIFLARIMIZ -I- “Sen kubbesinde ince bir mozaik arar da Gezersin kırk asırlık bir mabedin içini Bizi sarsar bir sülüs yazı görsek duvarda Bize heyecan verir bir parça yeşil çini…” Her milletin ürettiği eserin kendi için anlamlı olduğunu değerli yazar Faruk Nafiz Çamlıbel’in mısralarında hissedebilmekteyiz. Peki şunu sormak istiyorum; Bizler eserlerimize, kültürel mirasımıza sahip çıkabildik mi? Onları koruyabildik mi? Tanıtabildik mi? Yüceltebildik mi? Güneydeki eserlerimiz yok edilmek isteniyor, korunmuyor diyoruz demesine de bizler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde kalan kültür varlıklarımıza sahip çıkabildik mi? Varın yanıtları siz değerli okuyucularımız düşünsün. Eminim ki “Evet” demeyi hepimiz isterdik. Yoksa şairin dediği gibi ne mozaikler ne de çini parçaları hiçbir şey ifade etmiyor mu artık bizler için? Elbette ki tüm eserlerimizi bir bir ele almak gerek. Ancak esas olarak son günlerde yeniden gündeme gelen vakıflara değinmek istedim. Evkaf, vakıf kelimesinin çoğuludur. Bir yardım dini olan İslamiyet’te vakıf müessesesi insanların ihtiyaçlarını karşılamak, insanlığa hizmet etmek amacını gütmek için kurulmuştur. Vakıflar geçmişte kent ve kasabaların ticaret, taşımacılık, ulaşım alanında gelişimi yanında her türlü sosyal, dini, iktisadi, askeri ve adalet işlerinin görülmesinde en büyük hizmeti sağlamıştır. Karahanlı, Gazneli, Selçuklu, devletlerinde de görülen, en eski ve bununla birlikte en kalıcı varlığımız olan vakıflar; varlıklı kişilerin mallarının halkın hizmetine ve hayrına sunulması amacıyla doğmuştur. Osmanlı Devleti’nin kurulduğu ilk günden beri sultanlar, vezirler, büyük devlet ricali, gücü olan her şahıs vakıfların gelişimi için çalışmıştır. Özellikle İstanbul’un fethi sonrasında yapılan imar faaliyetleri amacın büyüklüğünü görmek açısından yeterlidir. Hatta insanlar parası olup da vakfı olmayanı hor görüp küçümsemekteydi. Yani bir nevi kriterdi diyebiliriz. Bu nedenle hayır ve yardım geleneği şehirden köye kadar toplumda gelenek halini almıştır. Hatice Şahin/ Güneş Gazetesi
Posted on: Mon, 30 Sep 2013 10:04:03 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015