ASALA-PKK-BDP-KÜRDİSTAN HAYALİ/ KIZIL ELMA-ÜLKÜCÜLER-MHP VE TURAN GERÇEĞİ 1980’li yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Büyükelçi, Konsolos ve Elçilik görevlilerine saldıran, çok kıymetli diplomatlarımızı şehit ederken Avrupa ülkelerinden malum Devletlerin , gizli servislerince desteklenen ve bir türlü yakalanamayan Türkiye’nin başına musallat “ASALA” terör örgütü bu gün PKK’nın hayallerini süsleyen Ağrı dağından,Adana’ya uzanan “KÜRDİSTAN” hayallerine “ BÜYK ERMENİSTAN” rüyaları ile birlikte,1980 askeri darbesinin ve Türk Devletinin haksızlığına,zulmüne uğrayan Ülkücü yiğitler timinin komutanı ülkü devi “ ABDULLAH ÇATLI” ve ekibi tarafından soyu tüketilircesine yok edilerek tarihin sayfalarına gömülmüştü. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinin istihbarat, para ve her türlü desteğini alan, değişik kamplarda eğitildikleri belgeli ve aşikar olan “ASALA” Lübnan Suriye, Ermenistan, Yunanistan, Fransa da değişik kamplarda eğitilmişlerdi. O tarihlerde diplomatlarımıza musallat olan bu Ermeni örgütüne karşı Türk Devleti yetkilileri,birimleri çaresizlik içerisinde sadece kınamakla yetinmekteydiler. “ASALA’YA” destek veren ülkeleri açıklayamamakta, hatta ticari ilişkileri hiçbir şey olmamış gibi sürdürmeye devam etmekteydiler. Asala ülkücü vatanseverler tarafından tarih sahnesinden silinip yok edildikten hemen sonra “ ÖCALAN-PKK” kaynaklı yeni bir bela “ LÜBNAN” “ SURİYE” ve Asala’ya destek veren aynı ülkelerin aynı destek ve taktiğiyle ancak bu sefer “ÜLKÜCÜ” yiğitlerin özel ve resmi mukavemetleri yavaş, yavaş sinsi taktiklerle yok edilerek, değişik bahanelerle tasfiyeleri sağlanarak PKK’ya destek veren ülkelerden ziyade Türkiye’de siyasilerin, uzmanların,toplum yönlendiricilerin adım ,adım kamu ve özelde Devlet katmanlarına sızdırılarak,daha üyesi olunmamış,kabul görmediğimiz Avrupa Birliği’ne üyelik yemi havuç gibi önünde sallandırılan ülkeme Kopenhag kriterleri,Avrupa Birliği yolunda atılması istenen demokratik adımlar adı altında Kürt,Rum vs. yani azınlık kabul edilenlerin hak arama bahanesiyle ayrışma ve diğer isteklerini kollayan yasaların ve “ SELF DETERMİNASYON” hakkının imzalanarak tanınması ile içeride TBMM’ye taşınan ,STK’larını,gazete,dergi, televizyonlarını kurmuş,doğuya eğitim ve yatırım götürülmesine engel olan, PKK’nın Zengezer dokunuşlu “KANDİL” karargahının teröristlerinin doğudan giriş ve çıkışları ile askeri tesislere saldırıları ve bir türlü bulunamayan içeride yuvalanmış,belki dağda,mağarada belki gündüzleri esnaf,çiftçi,sanatkar,memur olup geceleri dağa çıkarak eylem gerçekleştirip kod adıyla tanınan ,belirlenemeyen ancak Lojistik desteği bulduğu bu yeni “ ASALAPKK” nın kökünün kazınamamasının nedeni bu bölücü örgüte saldıracak,saldırması gereken Devlet’in “ÇÖZÜM SÜRECİ” adı altında bunlarla kol kola girmesi ve heyetlerin,akıl hocalarını İmralı’ya sık, sık göndererek “KANDİL” le mektuplaşma kuryeliği yaptırarak,sığınaklarını güçlendirecek ve teşkilatlanmalarını tamamlayacakları, silahlanma fırsatı yakaladıkları fırsatları için “KÜRDİSTAN” yani “ BÜYÜK ERMENİSTAN” yada “İSRAİL” ayağının dördüncüsü ,dört yapraklı yoncanın her biri olan IRAK,SURİYE,İRAN,TÜRKİYE ‘de ayrı ,ayrı özerklik ,sonra Birleşik Kürdistan hayallerini kursaklarına gömecek siyasi yapılanmanın AKP-CHP-BDP kanadı dışında ihanet masasını yerle bir edeceği sanılan MHP ayağının da konuya ciddiyetle,kuvvayı milliye ruhuyla yaklaşmaması, olaya “MİLLİ DİRENİŞ” gösterecek “ÜLKÜCÜ” yiğitleri ,ocaklarını pasifize etmesinden,seminersiz bırakmalarından ve konuyu başka yöne çekmelerinden de anlaşılacağı üzere ASALA-BDP-PKK üzerinden ihanet amacına adım ,adım yaklaşırken MHP ülkücülerin “TURAN” “KIZIL ELMA” ülküsünün ilk basamağı olan “MİLLİYETÇİ TÜRKİYE” ortada malzemeden bol bir şey yokken konuyu halka sunamamakta,kendi iç dinamiklerine 43 yılın birikimlerine sahip çıkamamakta,bu çalkantılı siyasi denizde tek tutunacağı can simidi olan “ÜLKÜCÜ” gençliği elinden kaçırmaktadır. Derinlerinde onlarca “ÇATLI” bulunan bir hareket 1997 yılından beri frene basan , bir ekip tarafından üzerlerine dökülen “İTİDAL” suyu ile yüreklerindeki “ VATAN” ateşi söndürülmüş,bu husus 1980 sonrası liderleri ve “A” takımı yargılanarak içeride tutulan ,daha sonra inadına hal müdürü olamayacak insanların Hükümet edilerek,ALPARSLAN TÜRKEŞ ve ekibi devre dışı bırakılmış,yakalanan ilk fırsatta ayrı bir parti kurdurularak güç zayıflatılmış, şimdi taşıma idarecilerle MHP-ÜLKÜCÜLER ve KIZIL ELMA yolunda ilk adım olan “MİLLİYETÇİ TÜRKİYE” ülküsü ile Milletin arasına çıkar ve zevki için yaşayan insanların hataları,kasetleri,belediye rantları ile ülkücü ahlaktan uzak yaşantıları uzatılarak yeni bir 20 yıl daha kaybedilmesine neden olunmuştur. MHP mutlaka işinin ehli, durumu bilen, korkusuz, çizgilerine sahip bir kadronun yönetimine geçmelidir. Yoksa atı alan Üsküdar’a geçmek üzeredir. Vatan davasının kimsenin önünde ezilmeye, icazet beklemeye tahammülü yoktur. Vatan, Hürriyet ve Millet davası başkalarının izniyle, müsaadesiyle korunup kollanmaz. Esas olan yüreğin de Milletine karşı “KARA SEVDA” taşıyan “ÜLKÜ” devlerinin delegenin, sorumlu olan herkesin durumu kavraması ve çağın yeni Kurtuluş savaşında birer Hasan Tahsin ve Kara Fatma olmasıdır. Ülkücüler Türk Milleti’nin milli mukavemet unsurlarıdır. Olaya el koymalıdır. Cesaret, yüreklilik ve atılganlık olmayan hiçbir dava başarıya ulaşamaz. Türk devleti tarihinde eşine az rastlanacak bir sinsilik ,tehdit ve tehlikeyle karşı karşıyadır.Yarı Başkanlık veya Başkanlık sistemi seçimlerin geleceğini yakından ilgilendirmektedir. Zor bir döneme girilmektedir.Ülkücülerin 1999 yılında eline geçirdiği Başbakanlık ve Çankaya yolu başkalarına ikram edilmeseydi şimdi Türkiye daha farklı ve mutlu bir haldeydi.Şu halde dahi MHP’yi çözümün parçası yapamayanlar,MHP çizgilerini Milletine anlatmayanlar..Her meselede çözümü olan 9 ışık ve Ülkü yolunun gerçeklerine sırt çevirerek Ülkü Ocakları,taş medrese derneği,Yusufiye’liler ve ahde vefa gibi hazır gücüde parça, parça edenler Ocakları gerçek kimliğine döndürmedikçe ASALA kırıntısı KCK ve PKK gibileri ile “AKİL” ve “ÇÖZÜM SÜRECİ” sislemelerinin ardındaki ihaneti Milletime anlatamadı sürece,Milliyetçilerin iktidar olma şansı son defa “PURUT” bataklıklarındaki gafletin,Viyana önlerindeki “ GİRAY HAN” ihanetinin zaaf,kaprisle bezenmiş Mason operasyonlarının çağımıza uyarlanmış bir siyasi gaflet ve ihanetinin yansıması yaşanacaktır.Sorumluları BALGAT’da oturanlardır. ASALA-PKK-BDP-KÜRDİSTAN HAYALİ/ KIZIL ELMA-ÜLKÜCÜLER-MHP VE TURAN GERÇEĞİ 1980’li yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Büyükelçi, Konsolos ve Elçilik görevlilerine saldıran, çok kıymetli diplomatlarımızı şehit ederken Avrupa ülkelerinden malum Devletlerin , gizli servislerince desteklenen ve bir türlü yakalanamayan Türkiye’nin başına musallat “ASALA” terör örgütü bu gün PKK’nın hayallerini süsleyen Ağrı dağından,Adana’ya uzanan “KÜRDİSTAN” hayallerine “ BÜYK ERMENİSTAN” rüyaları ile birlikte,1980 askeri darbesinin ve Türk Devletinin haksızlığına,zulmüne uğrayan Ülkücü yiğitler timinin komutanı ülkü devi “ ABDULLAH ÇATLI” ve ekibi tarafından soyu tüketilircesine yok edilerek tarihin sayfalarına gömülmüştü. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinin istihbarat, para ve her türlü desteğini alan, değişik kamplarda eğitildikleri belgeli ve aşikar olan “ASALA” Lübnan Suriye, Ermenistan, Yunanistan, Fransa da değişik kamplarda eğitilmişlerdi. O tarihlerde diplomatlarımıza musallat olan bu Ermeni örgütüne karşı Türk Devleti yetkilileri,birimleri çaresizlik içerisinde sadece kınamakla yetinmekteydiler. “ASALA’YA” destek veren ülkeleri açıklayamamakta, hatta ticari ilişkileri hiçbir şey olmamış gibi sürdürmeye devam etmekteydiler. Asala ülkücü vatanseverler tarafından tarih sahnesinden silinip yok edildikten hemen sonra “ ÖCALAN-PKK” kaynaklı yeni bir bela “ LÜBNAN” “ SURİYE” ve Asala’ya destek veren aynı ülkelerin aynı destek ve taktiğiyle ancak bu sefer “ÜLKÜCÜ” yiğitlerin özel ve resmi mukavemetleri yavaş, yavaş sinsi taktiklerle yok edilerek, değişik bahanelerle tasfiyeleri sağlanarak PKK’ya destek veren ülkelerden ziyade Türkiye’de siyasilerin, uzmanların,toplum yönlendiricilerin adım ,adım kamu ve özelde Devlet katmanlarına sızdırılarak,daha üyesi olunmamış,kabul görmediğimiz Avrupa Birliği’ne üyelik yemi havuç gibi önünde sallandırılan ülkeme Kopenhag kriterleri,Avrupa Birliği yolunda atılması istenen demokratik adımlar adı altında Kürt,Rum vs. yani azınlık kabul edilenlerin hak arama bahanesiyle ayrışma ve diğer isteklerini kollayan yasaların ve “ SELF DETERMİNASYON” hakkının imzalanarak tanınması ile içeride TBMM’ye taşınan ,STK’larını,gazete,dergi, televizyonlarını kurmuş,doğuya eğitim ve yatırım götürülmesine engel olan, PKK’nın Zengezer dokunuşlu “KANDİL” karargahının teröristlerinin doğudan giriş ve çıkışları ile askeri tesislere saldırıları ve bir türlü bulunamayan içeride yuvalanmış,belki dağda,mağarada belki gündüzleri esnaf,çiftçi,sanatkar,memur olup geceleri dağa çıkarak eylem gerçekleştirip kod adıyla tanınan ,belirlenemeyen ancak Lojistik desteği bulduğu bu yeni “ ASALAPKK” nın kökünün kazınamamasının nedeni bu bölücü örgüte saldıracak,saldırması gereken Devlet’in “ÇÖZÜM SÜRECİ” adı altında bunlarla kol kola girmesi ve heyetlerin,akıl hocalarını İmralı’ya sık, sık göndererek “KANDİL” le mektuplaşma kuryeliği yaptırarak,sığınaklarını güçlendirecek ve teşkilatlanmalarını tamamlayacakları, silahlanma fırsatı yakaladıkları fırsatları için “KÜRDİSTAN” yani “ BÜYÜK ERMENİSTAN” yada “İSRAİL” ayağının dördüncüsü ,dört yapraklı yoncanın her biri olan IRAK,SURİYE,İRAN,TÜRKİYE ‘de ayrı ,ayrı özerklik ,sonra Birleşik Kürdistan hayallerini kursaklarına gömecek siyasi yapılanmanın AKP-CHP-BDP kanadı dışında ihanet masasını yerle bir edeceği sanılan MHP ayağının da konuya ciddiyetle,kuvvayı milliye ruhuyla yaklaşmaması, olaya “MİLLİ DİRENİŞ” gösterecek “ÜLKÜCÜ” yiğitleri ,ocaklarını pasifize etmesinden,seminersiz bırakmalarından ve konuyu başka yöne çekmelerinden de anlaşılacağı üzere ASALA-BDP-PKK üzerinden ihanet amacına adım ,adım yaklaşırken MHP ülkücülerin “TURAN” “KIZIL ELMA” ülküsünün ilk basamağı olan “MİLLİYETÇİ TÜRKİYE” ortada malzemeden bol bir şey yokken konuyu halka sunamamakta,kendi iç dinamiklerine 43 yılın birikimlerine sahip çıkamamakta,bu çalkantılı siyasi denizde tek tutunacağı can simidi olan “ÜLKÜCÜ” gençliği elinden kaçırmaktadır. Derinlerinde onlarca “ÇATLI” bulunan bir hareket 1997 yılından beri frene basan , bir ekip tarafından üzerlerine dökülen “İTİDAL” suyu ile yüreklerindeki “ VATAN” ateşi söndürülmüş,bu husus 1980 sonrası liderleri ve “A” takımı yargılanarak içeride tutulan ,daha sonra inadına hal müdürü olamayacak insanların Hükümet edilerek,ALPARSLAN TÜRKEŞ ve ekibi devre dışı bırakılmış,yakalanan ilk fırsatta ayrı bir parti kurdurularak güç zayıflatılmış, şimdi taşıma idarecilerle MHP-ÜLKÜCÜLER ve KIZIL ELMA yolunda ilk adım olan “MİLLİYETÇİ TÜRKİYE” ülküsü ile Milletin arasına çıkar ve zevki için yaşayan insanların hataları,kasetleri,belediye rantları ile ülkücü ahlaktan uzak yaşantıları uzatılarak yeni bir 20 yıl daha kaybedilmesine neden olunmuştur. MHP mutlaka işinin ehli, durumu bilen, korkusuz, çizgilerine sahip bir kadronun yönetimine geçmelidir. Yoksa atı alan Üsküdar’a geçmek üzeredir. Vatan davasının kimsenin önünde ezilmeye, icazet beklemeye tahammülü yoktur. Vatan, Hürriyet ve Millet davası başkalarının izniyle, müsaadesiyle korunup kollanmaz. Esas olan yüreğin de Milletine karşı “KARA SEVDA” taşıyan “ÜLKÜ” devlerinin delegenin, sorumlu olan herkesin durumu kavraması ve çağın yeni Kurtuluş savaşında birer Hasan Tahsin ve Kara Fatma olmasıdır. Ülkücüler Türk Milleti’nin milli mukavemet unsurlarıdır. Olaya el koymalıdır. Cesaret, yüreklilik ve atılganlık olmayan hiçbir dava başarıya ulaşamaz. Türk devleti tarihinde eşine az rastlanacak bir sinsilik ,tehdit ve tehlikeyle karşı karşıyadır.Yarı Başkanlık veya Başkanlık sistemi seçimlerin geleceğini yakından ilgilendirmektedir. Zor bir döneme girilmektedir.Ülkücülerin 1999 yılında eline geçirdiği Başbakanlık ve Çankaya yolu başkalarına ikram edilmeseydi şimdi Türkiye daha farklı ve mutlu bir haldeydi.Şu halde dahi MHP’yi çözümün parçası yapamayanlar,MHP çizgilerini Milletine anlatmayanlar..Her meselede çözümü olan 9 ışık ve Ülkü yolunun gerçeklerine sırt çevirerek Ülkü Ocakları,taş medrese derneği,Yusufiye’liler ve ahde vefa gibi hazır gücüde parça, parça edenler Ocakları gerçek kimliğine döndürmedikçe ASALA kırıntısı KCK ve PKK gibileri ile “AKİL” ve “ÇÖZÜM SÜRECİ” sislemelerinin ardındaki ihaneti Milletime anlatamadı sürece,Milliyetçilerin iktidar olma şansı son defa “PURUT” bataklıklarındaki gafletin,Viyana önlerindeki “ GİRAY HAN” ihanetinin zaaf,kaprisle bezenmiş Mason operasyonlarının çağımıza uyarlanmış bir siyasi gaflet ve ihanetinin yansıması yaşanacaktır.Sorumluları BALGAT’da oturanlardır.
Posted on: Fri, 20 Sep 2013 19:17:16 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015