Diyanet başkanı 2 Önce kabe nin konumunu açıklayalım. Kabe de beş tane makam vardır.Bu makamlar sıra ile Hz.brahim peygamberin makamıdır.İkinci makam İmam Azam Ebu Hanefi nin makamıdır.Üçüncü makam İmam Şafi nin makamıdır.Dördüncü makam İmam Malik in makamıdır..Beşinci makam İmam Hanbel in makamıdır. İşin ilginç tarafı şudur.İslam toplumunca Hz.Muhammed her iki caihanın övüncü kabul edilir fakat her ne hikmetse Hz.Muhammed e kabe de bir makam bile ayrılmamıştır.Zaten kabenin kutsal oluşuda sadece islam toplumuna ait olduğuna göre Kabedeki makamlarıda islam toplumu ayarlamıştır. O halde Hz.Muhammed e neden makam ayrılmamıştır ? ben şahsen anlamış değilim. Ben şahsen mezhep sahipleri olarak kabul edilen imamlara sayğısızlık edemem ve onları da çok severim.Amma onlar Hz.Muhammed den önce yaşamış olsalardı onlara makam ayrılabilirdi amma o imamlardan İmam Azam Ebu Hanefi Hz.Muhammed den yaklaşık 150 sene yani hicri 150 yılında mezhep kurmayı kabul etmediği için Abbası halifelerinden El Mansur tarafından iki ay işkence edilerek şehit edildi,İmam Şafi Hz.Muhammed in yetimleri Hasan ve Hüseyni sevmek Alevilikse,kızılbaşlıksa,rafazilik ise cümle alem şahid olsunki bende Aleviyim,bende kızılbaşım dediği için aynı zamanda mezhep kurmayı da kabul etmediği için hicri 204 yılında Abbası halifelerinden El Kadir Billah tarafından sehit ettirildi. İmam Malik de hicri 179 yılında Abbası halifelerinden Cafer bin Süleyman tarafından şehit ettirildi.İmam Hanbel in akibeti belli değildir. Bu durumu kamu oyu bilmelidir.Kabe sadece islam toplumuna ait bir ibadethanedir.Başka dindeki ve inançtaki insanların kabe ile alakaları yoktur.Kabe de Hz.Muhammede makam ayrılmamasını ben şahsen doğru bulmuyorum.Diyelimki Hz.Muhammede kabede makam ayrılmadı peki Hz.Ebu Bekire,Ömere , Osmana ve Aliye neden makam ayrılmadı.Onların islam dinine mezhep sahibi sayılan imamlar kadar hizmetleri olamadımı ? Yukarda kaydettiğim Araf su.29 ayetine göre ibadet hanelerde küsgünleri barıştırmak,hakkı hukuku uyğulamak,kini ve nefreti ortadan kaldırmak mazlumun hakkını korumak ve zalimin karşısında durmak emredilirken bu hususlara hiç önem vermeden,uyğulamadan yönünüzü gece gündüz durmadan kabeye dönseniz o ibadetiniz ne hak katında ve nede halk katında kabul edilmez.Yukarda saydığım hususları uyğuladıktan sonra kabeye dönülebilir. Şimdi içerisi kinle,kibirle dolu olan kanlı katillerin kabeye dönmeleri bir şey ifade etmez. Hasbeten şu hususu önemle belirtmek isterim.Kabenin bulunduğu yerden ilk insanın toprağı ordan alındığı için kabe binası o beldeye bir işaret olarak oraya konulmuştur. Bakınız seyid Nizam oğlu ne diyor Bilmem niçin mirayı Secde etmez ademe Terkeder emri hakkı Şeytana uyar her dem Ademdedir keramet Ademden iste hakkı Ben ademi yarattım Dedi Huda mükerrem Kabe yerinden aldı Hak ademin toprağın Budur kadimi ( devamlı ) kabe Gel secde et ademe Şimdi ilk insanın toprağı ordan alındığı için kabe binası bir işaret olarak oraya dikilmiştir.Öyle olunca aynı zamanda insanlar zaten kabe sayılır.Bu gerçeği kabul etmek gerekir.Aleviler benim kabem insandır derken boşuna söylemezler. Tekrar ediyorum kuranın şu emrine dikkat edin Bakınız Kalem suresi 10,11,12,13.ayetleri 563.sayfa Şunların hiç birine selam verme yemin edip duran aşağılık, ( herkesi )kınayan,söz götürüp getiren,hayra engel olan saldırgan günahkar kaba sonrada kötülükle damgalı buyuruyor Bu ayetlerin emirlerine göre ibadet hanelere haksız,zalim ve günahkar insanlar alınamaz ve onlara selam bile verilemez İşte Alevi ler bu emirler doğrultusunda küsgün darğın insanları ibadet haneye almazlar dolayısı ile camilerimize küsgün darğın insanlar alındığı için de Alevi ler camilere gitmezler.Yoksa Alevilerin camilerle problemi yoktur ve olamaz dolayısı ile her ibadet hane kutsaldır amma içinde eğer hak,hukuk ve adalet uyğulanıyorsa ibadet haneler kutsal olur.Şimdi ülkeyi yöneten yöneticiler din adamının huzurunda meydana çıksalar din adamı da bu canlardan razımısınız diye cemaata sorsa halk ülkeyi yönetenlerden menmun olmayacaktır.İşte ülkeyi yönetenler halkın karşısına çıkmamak ,sorğulanmamak için halktan kaçıyorlar ve bu uyğulamayı ortadan kaldırmak için de Alevilere baskı yapıyorlar. Oysa Aleviler asla ibadet evi ayırmazlar,tekrar ediyorum yetmiş üç millete bir gözle bakan Alevi ler ibadet hane de ayrım yapmazlar .Alevi ler yukarda bahsedildiği gibi din,dil,ırk,milliyet ve cinsiyet ayrımı yapmazlar amma zalim ve haksız insanları ayırırlar ve onlara selam bile vermezler. Erkan Hz.Muhammed Mekke den Mediye hicret ettiği yıl Alevi lerin kırklar dediği insanlar Semure denilen bir ağaç altında ellerini üstüste koyarak Hz.Muhammed e bir daha dönmemek üzere biat ( yemin ) etmişlerdi.Bu hususta fetih suresinin 10 ve 18.ayetleri nazil oldu. Fetih suresi 10.ayeti 511 sayfa Sana biat edenler ( İslam uğrunda ölünceye kadar savaşmak üzere sana söz verenler ) gerçekte Allah a biat etmektedirler.Allah ın eli onların ellerinin üzerindedir.Kim ahdini bozarsa kendi aleyhine bozar ve kim Allah a verdiği sözü tutarsa Allah ona büyük bir mükafat verecektir Fetih suresi 18.ayeti 512.sayfa Allah şu müminlerden razı olmuştur ki onlar ağacın altında sana biat ediyorlardı Allah onların gönüllerindeki ( doğruluk ve vefayı ) bildiği için onların üzerine huzur ve güven indirdi ve onlara yakın bir fetih verdi buyuruyor. Alevi ler senede bir defa da cem ibadetinde kutsal sayılan isminide erkan olarak nitelenen ağaç altından geçerler ve Hz.Muhammed e yapılan biatı yenilemiş olurlar Din ve kitap insanın yetiştiği cevrenin örf ve adetlerine uyğun olarak yürütülmektedir.Oysa bazı hususlar dinde ve kitapta olmadığı halde din diye uyğulanmaktadır. Bir insan hangi çevrede yetişirse o çevrenin etkisiyle o çevrenin inancı ne ise ona inanır ve o inancın gerekleri ne ise dini öyle tanır ve öyle kabul eder.Kendi kavramına göre ve empoze bilgileri doğrultusunda da kafasında tasarladığı ve kavraya bildiği ölçülerle de bir çok ilahlar zinciri yaratır.Amma bir mürşit kamile erişmeyen bir insanın dakikası dakikasına uymaz bazen tutucu olur bazen aşırı dindar olur bazen de ateist olur. Yukarda da bahsettiğim gibi Oysa din ve peygamberler,kitaplar insanlar için gelmiştir.Hayvanların,kuşların böceklerin kitaplara,dine ve peygamberlere ihtiyacı yotur.Amma okumayan araştırmayan insanların durumunu kuran şöyle açıklıyor.Kuranın bu ayetini birkaç kere yazmalıyım ki anlaşılsın Araf suresi 179.ayeti 173.sayfa Andolsun cehennem için de bir çok cin ve insan yarattık ki kalpleri var fakat onlarla anlamazlar,gözleri var fakat onlarla görmezler,kulakları var fakat onlarla işitmezler ,işte onlar hayvanlar ( sürüler ) gibidir,hatta daha da sapık ve işte onlar gaafillerdir buyuruyor.İnsan oğlu düşünerek,okuyarak,deney yaparak bir çok yenilik bulmuştur.Okumayan,düşünmeyen ve deney yapmayan hayvanlar hiç bir teknik ve icat bulamamıştır.Öyleyse okumayan,düşünmeyen araştırmayan insanların hayvandan farkı nedir ? Kuranın buyurduğu gibi onlar sürüler gibidir. Şunu açıklayalım ki din bir mahkeme dir kitap o mahkeme için kanun maddelerini içermektedir.Mahkeme nedir ? Mahkeme adalettir,adil yarğıdır. Adalet üzere bir çok ayetler var amma ben iki ayet seçiyorum 1:Ali İmran su.21.ayeti 51.sayfa O Allah ın ayetlerini inkar edenler,haksız yere peygamberleri öldürenler,insanlar arasından adaleti emredenleri öldürenler ( yok mu ) onları acı bir azab ile müjdele 2:Araf su.29.ayeti 152.sayfa De ki Rabbim bana adaleti emretti Her mescidde yüzlerinizi ona ( adalete ) dönün ve dini yalnız kendisine has kılarak O na yalvarın İlkin sizi yarattığı gibi yine o na döneceksiniz buyuruyor. İbadet ve namaz Hz.Muhammed bir hadisinde kazancında haram olanın hiç bir ibadeti kabul edilmez buyurdu Bu hadisin hikmeti şudur Oruç tutan bir insan eğer kazancı haram ise haram mal ile oruç açacaktır haram mal ile açılan oruç kabul olamaz Zekat veren bir insan haram maldan zekat verecektir oda kabul edilmez Hacca giden bir insan haram para ile hac masrafı çekecektir o da kabul edilemez Namaz kılan bir insan haramla beslenen bir vücut ile ibadet edecektir o da kabul edilmez. İbadet etmekteki amaç kısacası yine nefise zahmet vererek ,onu islah etmek içindir.İbadetin en hayırlısı geceleri yapılan ibadettir.Çünkü gece uykuyu bölüpte kalkıp ibadet etmek nefise çok ağır gelir yoksa Allah ın bizim ibadetimize asla ihtiyacı yoktur. Bakınız kuranda isra suresi 79.ayeti 289.ayeti Gecenin bir kısmında sana mahsus bir nafile namazı kılmak üzere uyan belki böylece Rabbin seni övülmüş bir makama eriştirir Yine kuranda Hud süresi.114.ayeti 233 sayfa Gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlarında namaz kıl çünkü iyilikler ( ibadetler seni ) kötülükten beri eder.Bu ibret alanlara bir öğüttür.Bu ayetin altına sayın Prof.Süleyman Ateş parantez açarak iki namaz arasındaki ufak günahları yok eder diyor.Haşa Allah a namazı rüşvet olarakmı sunacagız ? Yani bir hafta cuma namazına git kıl gelecek hafta cumaya kadar günah işle gelcek hafta cuma namazına gider ve cuma namazı kılarsan bütün günahların affolur demiş oluyor. Ankebut suresi.45.ayeti 400.sayfa Kitabtan sana vahyedileni oku ve namazı kıl.Çünkü namaz ( seni ) kötü ve iğrenç şeylerden vazgeçirir.Allah ı anmak elbette en büyük ibadettir.Allah ne yaptıklarınızı bilir buyuruyor. Peki insanlar günde beş vakıt namaz kılıyor o kıldıkları namaz insanları düzeltiyormu ? İslam ülkelerini bir defa göz önüne alında bakın.Gerçekleri inkar edenlere lanet vardır unutmamak gerekir. Sevgili başkan inananlar kuranı namaza değilde namazı kuran emirlerine uygun olarak yapması lazımdır. Bakınız maun suresini her namaz kılan insan okur amma okuduğu bu kuranın emirlerine uyuyorlarmı ? Tekrar ediyorum Maun suresi 107.sure 602.sayfa Dini yalanlayan ( adamı ) gördünmü ? İşte o öksüzü iter kakar , yoksulu doyurmaya önayak olmaz, Şu namaz kılanların vay haline,ki onlar namazlarından yanılmaktadırlar ( kıldıkları namazın değerini bilmez,ona önem vermezler ) Onlar gösteriş ( için ibadet ) yaparlar En ufak bir yardımı esirgerler ( İşte onlar dinsizdir ) buyuruyor Dikkat Şimdi insanlar haram yemedigi Allah ın yasaklarından sakındığı müddedçe insanlar doğuştan ölene kadar oruçludur,namazlıdır,apdestlidir.İnsanların namazı,apdesti ve orucu haramla bozulur,zina ile bozulur sahtekarlıkla bozulur şimdi dikkat ediniz haram yiyen adamların apdesti haram yerken bozulmuyor amma tuvalete gittiğinde bozuluyor,kıçından yediği haramın pisliği çıkarınca bozuluyor.Bu nasıl olur ? Oysa abdes haram yerken bozulmalı.Ben şahsen haram yiyenlerin apdes aldıklarını hiçmi hiç görmedim Sevgili başkan kuranın her emri ibadettir Kuranda haram yemeyin emri varsa haram yememek ibadettir Yalan söylemeyin emri varsa yalan söylememek ibadettir Kısacası Allah ın her emri bir ibadettir.Öyleyse ibadet sadece apdesle namazla olmaz.İbadette ki amaç haramdan ve Allah ın her türlü yasaklarına uymaktır.Yoksa namaz: namaz kılıp ondan sonra da çalıp çırpmak değildir. Pazarlıkla yapılan namaz Şimdi Allah ile pazarlıkla oluşan namazı kaydedelim Mirac vakıası Kaynak olarak bir çok eserlerde var ama ben peygamberin hayatını yazan Mehmet R.Eyüplüoğlu nun kaleme aldığı eserden aktartıyorum İsra ve Mirac mücüzesi Buraya pazarlıkla oluşan namazı açıklamam gerekiyor Önce şöyle bir soru sorayım Allah ın mekanı varmı ? Konuşmalarda ve inançta Allah mekandan münezzeh derken Hz.Muhammed gök yüzünde Allah ı aramaya gitmesi doğru birşeymidir ? Kaynaktan aktarıyorum Mehmet R.Eyüplüoğlu nun kaleme aldığı Hz.Muhammed in hayatı isimli eserden naklen İsra ve miraç mucüzesi Kudis yolunda ilk müşahede Ahmed b.Hanbel in Müsnedinden ve Müslim in sahihinden rivayet Peygamberimiz Mekke ile Medine arasında bulunan Ezrak vadisinden geçerken Bu hangi vadidir ? diye sordu.Ezrak vadisidir dediler Peygamberimiz bakınca Hz.Musa nın Lebbeyk Allahümme Lebbeyk diyerek seniyeden inişini Hz.Davud un şahedet parmaklarını kulaklarına kadar kaldırıp yüksek sesle lebbeyk Allahümme lebbeyk diyerek vadiden geçişini gördü. Sonra Cuhfe yakınındaki Herşa seniyesine vardılar.Peygamberimiz Bu hangi seniyedir ? diye sordu Herşa seniyesidir dediler Peygamberimiz bakınca orada Hz.Yusuf un kırmızı tüylü dişi devesinin üzerinde softan cübbesine bürünmüş devesinin liften yularını tutup lebbeyk diyerek vadiden geçmekte olduğunu gördü Peygamberimiz Cebrail le birlikte Beytül Makdis e vardı.Orada peygamberlerden Hz.Musa,Hz.İsa,Hz.İbrahim ve daha başka peygamberleri toplanmış buldu. Peygamberimiz imam olup orada onlarla birlikte namaz kıldı ( not daha namaz meydanda yokken yani Allah ın huzuruna varmadan namazın adı bile yokken nasıl olurda namaz kılınır ?.) Orada peygamberimize üç bardak sunuldu bardakların birinde süt,birinde şerbet,birisinde de su vardı.Peygamberimiz bu arada bir ses işittiki eğer suyu alırsa kendside ümmetide ihtiyaçsız ve kanaatkar olur,şerbeti alırsa kendisi de ümmeti de mahrumiyete uğrar sütü alırsa kendis de ümmetide doğruyu bulur diyordu.Peygamberimiz süt bardağını alıp içti. Cebrail Ya Muhammed sen fıtri ve tabii olanı seçtin sen de ümmetin de doğru yola iletildiniz dedi Beyt ül Makdis de yüksek makamlara çıkarılacak bir Miraç ( asansörü ) kuruldu Hz.Muhammed bütün peygamberlerle görüşdükten sonra peygamberimize her gün 50 vakıt namz farz kılındı. Peygamberimiz dönüşünde Hz.Musa ya uğrayınca Hz.Musa Allah ümmetine neyi farz kıldı ? diye sordu Peygamberimiz 50 vakıt namaz farz kıldı dedi.Hz.Musa Rabbine dön Ümmetin buna takat getiremez dedi.Peygamberimiz dönüp Allah a iltica etti yüce Allah 50 vakıt namazdan 10 unu indirdi Peygamberimiz Hz.Musanın yanına döndü Hz.Musa ne yaptın ya Muhammed dedi peygamberimiz Allah 50 vakıttan 10 unu düşürdü dedi Hz.Musa Rabbine dön çünkü ümmetin buna güç yetiremez dedi.Peygamberimiz dönüp Allah a iltica etti Yüce Allah 10 unu daha düşürdü Peygamberimiz Hz.Musanın yanına ugradı o yine rabnbine dön çünkü ümmetin buna takat yetiremez dedi.O yine Rabbine döndü ve bu durum 5 vakıt namaza ininceye kadar devam etti.Hz.Musa 5 vakıt namaz da çok ümmetin buna takat yetiremez dedi Hz.Muhammed Rabbime gidecek yüzüm kalmadı utanıyorum dedi Bakınız kaf su.29.ayet 518.sa. Benim huzurumda söz değiştirilmez ve ben kullara zulmedici değilim buyuruyor.Allah ile pazarlık edilebilirmi ? Ali İmran su.9.ayet 49.sa Rabbimiz sen mutlaka insanları asla şüphe olmayan bir günde toplayacaksın.Allah sözünden dönmez buyuruyor. Şimdi siz diyeceksiniz ki efendim Allah namaz daki rekat sayısını düşürdü amma elli rekat namazın sevabını da kılanlara verecek dersiniz amma kuranın emri apaçık Allah sözünden dönmez buyuruyor. Şimdi 1:Allah bir tek müslümanlaramı namazı emretti.Başka dinler Allah ın dini değilmi ? 2:Allah kullarının takat yetiremeyeceğini Hz.Musa kadar bilemiyormuydu ? 3:İki cihanın sultanı olan Hz.Muhammed Hz.Musa kadar ümmetini tanıyamamışmıdır veya onun kadar zeki değilmi ? 4:Allah mekandan münezzeh olup ve her yerde mevcutsa Hz.Muhammed in gök yüzünde Allahı araması nasıl olur ? Sayın başkan siz namaz kılabilirsiniz buna kimsenin karışması doğru değildir beş vaktın yerine beş vakıt daha katabilirsiniz zaten kattınızda ( 17 rekat farz namazına ( 16 rekat cuma namazı ilave,20 rekat teravi namazı ilave 25 sünnet namazı ilave ayrıyeten kutsal geceleri de katarsanız yüzlerce rekat namaz kılınmaktadır ).Oysa farz saydığınız namaz 17 rekat değilmi ? ) Yüce islam dinine hurefa sokmak doğrumu ? Her sene durmadan namaza ilaveler kattığınız gibi kutsal günler hakkında da hurefalar soktunuz.Hz.Muhammed in ana rahmine düşme gününü de hesap etmişsiniz Hz.Muhammedi o kadar çok seviyorsunuz amma onun neslini yeryüzünden silenlerin yanında yer alıyorsunuz. Miraç mucizesi Tevrattan alınmadır Yukardaki pazarlık meselesi olayı Tevrattan alınmıştır Şimdi tevratda ki pazarlığı yazıyorum Tekvin bap 18 parağraf 20: Ve rab dedi.Sodom ve Gomorranın feryadı büyükve onların günahı çok ağır olşduğu için 21:Şimdi ineceğim ve bana glen feryada göre tamamen yaptılarmı göreceğim ve yaptılarsa bileceğim 22:Ve adamlar oradan dönüp Sodama doğru gittiler ;fakat İbrahim hala Rabbin önünde duruyordu. 23:Ve İbrahim yaklaşıp dedi,Salihi kötü ile beraber yok edecekmisin 24:Belki şehrin içinde Elli salih vardır ,içinde olan elli salih için bağışlamayıp yeri yok edecekmisin ? 25:Böyle yapmak senden ırak olsun ,salih de kötü gibi olsun diye salihi kötü ile beraber öldürmek senden ırak olsunbütün dünyanın Hakimi adalet yapmazmı ? 26:Ve rab dedi eğer Sadomda şehrin içinde elli salih bulursam bütün yeri onların hatırı için bağışlayacağım 27: Ve İbrahim cevap verip dedi:Ben toz ve külüm ve işte şimdi Rabbe söylemeği üzerime aldım 28:Belki elli salihten beşi eksilir beş kişi için bütün şehri harap edecekmisin ? Ve dedi orada kırk beş kişi bulursam harap etmeyeceğim. 29:Bir kere daha ona söyleyip dedi Belki orada kırk kişi bulunur , Ve dedi kırk kişinin hatırı için yapmıyacağım 30:Ve dedi Şimdi Rab darılmasın ve söyliyeceğim belki orada otuz kişi bulunur .Ve dedi Eğer orada otuz kişi bulursam yapmıyacağım 31: Ve dedi İşte şimdi Rabbe söylemeği üzerime aldım;belki orada yirmi kişi bulunur .Ve dedi Yirmi kişinin hatırı için harap etmiyeceğim 32: ve dedi şimdi Rab darımasın ve ancak bir kere daha söyliyeceğim belki orada on kişi bulunur .Ve dedi on kişinin hatırı için harap etmeyeceğim 33: Ve Rab İbrahim le konuşmağı bitirince gitti.İbrahimde yerine gitti. Bu hususu sizin irfanınıza sunuyorum yorum size ait olsun. Gerçekleri saklayanlara veya inkar edenlere kuranın hükmünü başlanğıç kısmında yazmıştım. Şimdi namaz bir ibadet sayılmış oysaki kuranda salat geçer.Salat da düa anlamındadır.İbadette isim değil ibadetin özü önemlidir.Eğer o öze inilirse o insanın konuşması,yemesi,içmesi,gezmesi ve gülüp eğlenmesi de ibadet sayılır esas olan öze inmektir. Namaz daki amaç zahmet çekmek nefsi öldürmektir Bakınız Rum su.23.ayet 405 sa. Onun ( Allah ın ) emirlerinden biri de geceleyin ve gündüzün uyumanız ve o nun ( Allah ın ) lutfundan ( nasibinizi ) aramanızdır.Şüphesiz bunda bir toplum için ibretler vardır,buyuruyor. Şimdi Geceleyin ve gündüzün uyumak Allah ın emri olduğuna göre çok uyumak çok sevap yazdırırmı ? Bunu mizahi olarak yazdım amma ister ibadet olsun isterse ne olursa olsun aşırı gitmemek de Allah ın emridir.O halde her şeyin normalini yapmak gerekir. Sayın başkan yukarda dediğim gibi kuranı namaza değil de namazı kurana uyarlamak gerekir Bil hassa gece ibadetinde gözünün uyanık olduğu kadar zihninde uyanık olmalı.İşte o ikilem kalbi de uyandırır.Bil hassa beşerin uyanmasında az uyumanın önemi gayet büyüktür. Gece ibadetleri ve uykusuzluğu insanı manevi yolculuğa çabuk ulaştırır Cenabı Allah beni bulan kullarım vardır Sizi bana ulaştıracak mürşitler bulun kudsi hadisi gereği bir mürşit bulmak gerekir. Yüce yaratan yaratılanla devamlı irtibattadır.Bu irtibat ve denetim bir perde arkasından gerçekleşir. Şimdi namaz kılan insanlara sorulduğunda Allah rızası için namaz kılıyorum Allah ı razı edip onun cennetine girmek için diye yanıt veriyorlar.Böylesi kişilerin amacı cennet sevdası olup namazı bir rüşvet olarak Allah a sunmak olduğuna göre böylesi fertler namaz kılmayıp sadece spor yapmış olurlar Beşeri insan yapan kamil insandır.Dolunayın görünüşü aşıkların vahdet sofrasında yansımadan önce onların canı muhabbet deryasına dalmıştır.Allah aşkıyla söylenen şu sözlere bakınız Saklarım içimde güzelliğini Her nereye baksam sen varsın orda Kalbimde gizlerim muhabbetini Koymam yabancıyı sen varsın orda Çeşitli çiçekler yeşil yapraklar Renklerin içinde nakşını saklar Karanlık geceler aydın şafaklar Uyanır tüm alem sen varsın orda Mevcudatta olan kudretle kuvvet Senden hasıl oldu sen verdin hayat Yoktur senden başka ila nihayet İnanıp kanmışım sen varsın orda Hu çeker iniler çalınan sazlar Kükremiş dalgalar coşar denizler Güneş doğar perdelenir yıldızlar Saçar kıvılcımlar sen varsın orda Veyseli söyleten sen oldun mutlak Gezer daldan dala yorulur ahmak Sen ağaç misali ben dalda yaprak Meyve çekirdeği sen varsın orda Aşık Veysel Aleviler cem evine lokma ( yiyecek )götürürler Alevi ler ibadet hanelere lokma adı altında yiyecek götürürler.Bu da kuranın emridir. Bakınız Araf su.31.ayeti 153.sayfa Ey Adem oğulları her mescide gidişinizde süsl ( ü güzel elbiseler ) inizi ( üzerinize alın yeyin için fakat israf etmeyin Araf suresi 32.ayati 153.sayfa ( Ya Muhammed ) de ki Allah ın kulları için çıkardığı süsü ve güzel rızıkları kim haram etti ? De ki o dünya hayatında inananlarındır. Kıyamet günü de yalnız onlarındır.İşte biz ayetleri böyle açıklarız buyuruyor.İslam toplumunda her nedense Alevi ler dışındaki topluluk ibadet hanele lokma götürmüyorlar oysa o lokmaları bil hassa fakir insanların yemesi için ve adilen dağıtılması içindir.Oysa ibadet hanelerde adil dağıtım olursa insanlar da adaleti öğrenmiş olur. Bir de güzel elbise giymek süslenmek de Allahın emridir.Süse ve güzel kıyafete karşı çıkmak da doğru değildir. Abdes Kitabı mukaddes olan Matta incilinde ( Bap 23 parağraf 25,26 ) Hz.İsa vay başınıza yazıcılar ve ferisiler ,iki yüzlüler çünkü siz bardağın ve çanağın dışını temizlersiniz fakat sizlerin içi soygunculuk ve taşkınlıkla doludur.Sen ey kör ferisi bardağın ve çanağın içini temizleki dışı da temiz olsun Hacı Bektaşı veli de makalat kitabında 19. sayfa da Pes imdi su arılığı tahirdir.hangi kaba girerse ol kabın rengini alır. Ve hem kendinden ayrık nesmeye benzemez levni malum olur ve hem murdarı taşra bırakır.Pes imdi arifler arılığı tahirdir geri aslına döner ve hem arifler katında şirk murdardır,içlerinde komazlar ,taşra çıkarırlar,kendilerin arıdırlar.Hem ayrukları dahi arıdırlar.Pes şöyle bilğıl kim kendüyi arıtmayan ayrığı dahi arıtmaz. Amma şeriat kavlinde dona ve tene arısız nesne değse su ile yunucak hem donu hem teni arıttırır ve cenabeti dahi giderir sonra abdest reva olur. Lakin arifler katında ne don ne ten temiz arı olur,ne cenabet giderir ne abdest reva olur zira kim yunucu arınmayınca yumak ile arı olmaz Pes imdi Adem gerek suya yaraya su gerek kim abdese yaraya abdes gerek kim namaza yaraya namaz gerek kim hak tealaya yaraya Nitekim hak sübhanehu ve teala buyurur değme dil mi yarar beni yad kılmağa ve değme ten mi yarar bana taat kılmağa ve değme taat mı yarar benim marifetim bilmeğe Pes imdi azizmen ki sakınmak gerek Adem arısız olduğuna sebep budur kim içinde şeytan fiili olmaktandır. Bu noktayı bilmek ise Bir kaba murdar koy ağzını berkit (kapat ) ve denize bırak içinde dursun ol kabın günde on kez dışarısın yu ta hatta on yıla değin günde bin kez yursan gene bayağı murdardır. Ve hem kuyuya bir damla murdar damlasa ol kuyunun suyunu bir kezden çıkarsalar yabana dökseler ol döktükleri yerde ot bitse ol otu koyun yese ehli takva katında ol koyunun eti haramdır.Sebep şeytan fiili olduğuçündür. yani her nesne aslına döner Vay ona ki İçinde kibir ve buğuz ve buhulluk ( pakıllık ) ve tamah ve öfke ve gıybet ve kahkaha ve maskaralık bunlardan maade nice dürlü şeytan fiili ola dışardan su ile yunup arınırmı ? şöyle bilesin kim arınmaz diyor. Abdes alan bir insan içini temizlemedikten sonra elini ayağını durmadan yıkasa yine de makbul sayılmaz.Bakınız kuranı kerim iç temizliğini nefis olarak açıklamaktadır. Yukarda bahsedildi amma tekrar yazıyorum Kuranda Furkan süresi 43,44 .ayetleri 362,363 sayfa Nefsini tanrı edinen kimseyi gördünmü o na senmi vekil olacaksın ( onu senmi savunacaksın ) Yoksa sen onların çoğunun işittiklerini,düşündüklerini mi sanıyorsun ? Hayır onlar hayvanlar gibidir hatta yolca daha sapıktır ( yani nefsini islah etmeyen insanların hayvanlardan daha aşağı olduğu beyan ediliyor ) Kıyamet suresi 2.ayeti 576 .sayfa Yoo daima kendini kınayan nefse ant içerim Fecr suresi 27,28 ayetlerinde 593.sayfa Ey huzura eren nefis razı edici ve razı edilmiş olarak Rabbine dön Şems suresi 7-10 ayetleri 594 sayfa Nefse ve onu şekillendirene ,ona korunmasını ilham edene andolsun ki nefsini temizleyen iflah olmuş onu kirleten örten ziyana uğramıştır buyuruyor. Sevgili başkan insanların aldığı abdes iç temizliği olmalı o insanın içinin temizliği de hareketlerinden belli olur.Yoksa içi kinle,kibirle,düşmanlıkla dolu olan bir insan durmadan elini ayaklarını yıkasın bu yıkama insanı arıtmaz.Oysa islam barışı ve kardeşliği emrediyor amma her nedense islam ülkelerinde bu barışı ve kardeşliği göremiyoruz.Acaba bu durum din adamlarının suçumu yoksa halkın suçumudur ? Haram,helal HARAM : Kul hakkıdır,kul derken tüm mahlukat bu deyimin içindedir.Onların hakkını yemek ve onlara işkence etmek haramdır. HELAL .Yani helal kazanç anlamına gelir.Helal kazanan insanın başkalarını rahatsın etmeyecek şekilde,yemesi,içmesi,gülmesi,eğlenmesi çalışması,yatması,uyuması bile ibadettir.Kuranı kerimin her emri ibadettir. Rum su.23.ayet 405 sa. O nun ayetlerinden biri de geceleyin ve gündüzün uyumanız ve o nun lutfundan ( nasibinizi ) aramanızdır. İnsanın çalışması ibadettir ve sadece Allah tarafından insanların çalışması hesap gününde sorulacaktır. Necm su.39,40 ayetleri 526 sa. İnsana çalışmasından başka bir şey yoktur ( sorulmayacaktır ) Ve çalışması da yakında ( öldüğü zaman ) gömrülecektir ( sorulacaktır) Bakara su.177.ayeti 26.sayfa Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz iyilik değildir.Asıl iyilik o ( kimsenin iyiliği ) dir ki,Allah a ahireteinandı,meleklere,Kitaba ve peygamberlere inandı,Allah rızası için yakınlara yetimlere ,yoksullara ,yolda kalmışlara,dilençilere ve boyunduruk altında bulunan ( köle ve esir )lere mal verdi.namazı kıldı,zekatı ( devlete vergiyi ) verdi.Andlaşma yaptıkları zaman andlaşmalarını yerine getirenler,sıkıntı,hastalık ve savaş zamanlarında sabredenler,işte doğru olanlar onlardır,korunanlarda onlardır.buyuruyor Ayrıyeten Edepsiz olmamak hayasız olmamak yalan söylememek arkadan konuşmamak laf gezdirmemek kibirli olmamak buğz etmemek pakıllık etmemek tamah etmemek öfkelenmemek kahkaha atmamak maskaralık etmemek kov ve kaybet etmemek güçsüze baskı yapmak Mazlumu ezmemek insanların aralarını düzeltmek hayvanlara iyi muamele etmek hususları ibadet olduğu gibi daha yüzlerce ibadet şekli vardır.Amma siz sadece ibadet olarak namazı zannediyorsunuz.Namaz kılarken eğilip kakmak ibadet oluyorsa yatıp uyumak ,gülüp eğlenmek,süslü gezmek,temiz yemek,içmek ( alkolu kastetmiyorum ) ibadettir. Alkol Alkol a haram diyorsunuz.O kadar haramlar varken,o kadar kul hakkı yiyenler varken alkola haram demek devede bir tüy bile olmaz.Alkolu insanlar alın teri dökerek kazandıkları para ile alırlar oysa kul hakkı yiyenler çalışmadan,emek çekmeden insanları soyarken her nedense haram yemiş olmuyorlar veya haram sayılmıyor.Alkola eyi demiyorum amma o kadar haramlar varken neden alkol üzerinde duruluyor ben şahsen anlamış değilim.Alkolu bir şişe içersiniz çok olsa üç beş lira tutar amma ülkeyi soyup soğana çevirenlerin yedikleri milyarlar,etrafını zengin eden sahtekarlar her nedense dikkatı çekmiyorlar.Din adamlarıda bu konuda sadece alkola dikkat çekiyorlar o zaman soyguncular alkolu gizli içiyor amma soygunu açıktan yapıyorlar.Nasıl olsa dinde sadece alkol harammış diyorlar.Bu soygunun suçlusu soyguncu kadar da din adamlarıdır. Şimdi alkolla ilgili ayetleri yazıyorum El bakara su.219.ayet 33.sa. Sana şaraptan ve kumardan sorarlar sa de ki O ikisinde insanlara bazı faydalar varsa da zararları faydasından çoktur Kuran insanlara faydası var derken bu ayette alkolu haram veya yasak saymamıştır Nisa su.43.ayet 84.sa. Ey inananlar sarhoşken namaza yaklaşmayın ki ne dediğinizi bilesiniz Bu ayet de sarhoş ken ayıkana kadar ibadete yaklaşmayın belki sarhoşken yanlış kelimeler kullanırsınız emri var ve yasak diye bir şey yok Maide su.Ey inananlar kumar şarap,kumar dikili taşlar şeytan işi birer pisliktir .Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz buyuruyor. Şimdi sizler bu ayet gelince alkolla ilgili diğer ayetler iptal edildi diyorsunuz. Kuranda Ali İmran suresi 9.ayet 49.sa. Rabbimiz sen mutlaka insanları asla şüphe olmayan bir günde toplayacaksın.Allah sözünden dönmez buyuruyor Rum su.30.ayet.406 sa. Sen yüzünü Allah ı birleyici olarak doğruca dine çevir Allah ın yaratma kanununa ki insanları ona göre yaratmıştır.Allah ın yaratması değiştirilemez İşte doğru din odur Fakat insanların çoğu bilmezler Ben şahsen alkolun iyi bir şey polduğunu savunmuyorum.Fakat bu gün baktığımızda ilaçların çoğunluğu alkoldan yapılıyor o halde ilaç da kullanmamak gerekir.Tekrar ediyorum ben alkolu savunmuyorum amma alkol içenler kendi cebinden parasını ödüyor ve içinde kul hakkı yoktur.Bu nedenle sevabı da günahıda kendilerine aittir amma kul hakkı yiyenler seninde benimde ve mazlumun da hakkını yiyor bunun üzerinde neden durulmuyor ? Kapanmak ve tesettür Kapanmak her inançta vardır amma insanların başları kötü düşüncelere kapalı ola Gözleri zinaya kapalı ola Ağzı haram lokmaya kapalı ola Dili kötü kelimelere kapalı ola Kulakları dedi koduya ve harama kapalı ola Eli harama kapalı ola Ayakları eğri yola kapalı ola Beli zinaya kapalı ola Gönlü kine,nefrete ve zülme kapalı ola Şimdi bir insan bu uzuvlarını düzeltmedikten sonra başını yüz bin sarıkla sarsa tesettürlere bürünse ne ifade eder.Yani ağzı kapalı bir kabın içindeki pisliği o kabın dışını yıkamakla o kab temiz olurmu ? esas olan insanların kafalarının içindeki kini,kibiri haseti Vs.yıkamakdır. Tesettür denilen olay Muaviye nin ve yezitin bizden olanlar başını sarsınki birbirimizi tanıyalım demesi ile oluşan bir siyasi olaydır. Daha sonra Abbasiler ve Osmanlılar da aynı yolda gitmişlerdir. Allah insanların kılığına,kıyafetine bakmaz niyetine,kalbine bakar. İnsanlar şehvet libasına bürünerek takva kıyafetinden soyunup kendini beğenerek hareket etmek doğru bir yol değildir.Böylesi kişiler dikkatı üzerlerine çekerek kendilerini herkesten üstün görürler.İnançta buna kibir denir o da şeytanın tavrıdır. Cenabet durumu Cenabet deyimi pislik anlamına kullanılmış bu deyim de yanlıştır Bu kelime cinsel ilişkiden sonra kullanılmaktadır.Yani bazı islam toplumu cinsel ilişkiyi pislik olarak algılamışlardır. Bakınız insanların evlenmeleri Allah ın emri ile yapılmaktadır.Dolayısı ile cinsel ilişki de Allahın emri olup Allahın her emri de bir ibadettir.Bir insanın helalı ile cinsel ilişkisi asla pislik olamaz.Bu gibi sözler ve uyğulamalar tamamen yahudilikte mevcuttur.Bu durumu irdelemeden önce kadınların ay hali ve lohusalık durumuda aynen Yahudilikte kullanılmaktadır. Tevrat Levilert Bap 15.parağraf 1-32 Ve Rab Musaya söyleyip dedi. 2 İsrail oğullarına söyleyin ve onlara deyin.Bir adamın bedeninden akıntısı olduğu zaman akıntısından dolayı murdardır. 3.Ve onun akıntısında murdarlığı şu lacaktır.Eğer bedeni akıntısını akıtıyorsa yahut beden akıntısını tutuyorsa yine onun murdarlığıdır. 4.Akıntısı olan adamın üzerine yattığı her yatak murdar olacaktır..Ve üzerine oturduğu her şey murdar olacaktır. 5:Ve onun yatağına her kim dokunursa esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır. 6.Ve akıntısı olanın oturmuş olduğu herhangi bir şeyin üzerine oturan esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır 7.Ve akıntısı olanın bedenine dokunan esvabını yıkayacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır. 8.Ve eğer akıntısı olan tahir bir adama tükürürse o zaman o adam esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır. 9.Ve akıntısı olanın üzerine bindiği her eyer murdar olacaktır. 10.Ve kendisinin altında bulunan her hangi bir şeye dokunan akşama kadar murdar olacaktır ve o şeyleri taşıyan esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır ( yani binmiş olduğu hayvanında yıkanması gerekiyormuş ) 11.Ve akıntısı olan ellerini suda çalkalamadan her kime dokunursa o adam esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır 12.Ve akıntısı olanın dokunduğu toprak kap parçalanacak ve her ağaç kap suda çalkalanacaktır 13.Ve akıntısı olan akıntısından tahir olunca o zaman tahareti için kendisine yedi gün sayacak ve esvabını yıkıyacak ve bedenini akarsuda yıkayacak ve tahir olacaktır 14.Ve sekizinci günde kendisi için iki kumru yahut iki güverçin yavrusu alacak ve rabbin önüne toplanma çadırının kapısına gelecek ve onları kahine verecek 15.Ve kahin biri suç takdimesi olarak ve obiri yakılan takdime olarak onları arzedecek.Ve kahin Rabbin önünde akıntısından dolayı onun için kefaret edecektir.( Yani her gün akıntısı olsa sekiz günü sayarak her gün iki tane kumru veya iki tane güverçin yavrusu suç takdimesi olarak kahine sunulacak ) 16.Ve eğer bir adam kendisinden meni çıkarsa o zaman o adam bütün bedenini suda yıkıyacak ve akşama kadar murdar olacaktır 17.Ve üzerinde meni olanher esvap ve deri su ile yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır 18.Ve bir adam kadınla yatar ve ona yaklaşırsa ikisi de su ile yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır 19.Ve eğer bir kadının akıntısı olur ve bedeninde akıntısı akan olursa yedi gün murdarlığında kalacak ve ona her dokunan akşama kadar murdar olacaktır 20.Ve murdarlığında üzerinde yattığı her şey murdar olacak üzerinde oturduğu her şey de murdar olacaktır 21.Ve onun yatağına dokunan her adam esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır 22.Ve kadının üzerinde oturmakta olduğu herhangi bir şeye dokunan her adam esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır 23.Ve kadının oturmuş olduğu yatak yahut herhangi bir döşek üzerinde bir şey olursa bir adam o şeye dokunduğu zaman akşama kadar murdar olacaktır 24.Ve eğer bir adam onunla yatarsa ve kadının murdarlığı ona bulaşırsa yedi gün murdar olacak ve üzerindeyattığı her yatak murdar olacaktır. 25.Ve eğer adet zamanında değilken bir kadının çok günler kan akıntısı olursa yahut adet zamanından fazla olarak akıntısı olursa murdarlığı akıntısının bütün günleri adet günleri gibi olacaktır,murdardır 26.Akıntısının bütün günlerinde üzerine yattığı her yatak kendisi için adet yatağı gibi olacak ve üzerine oturduğu her şey adet murdarlığı gibi murdar olacaktır. 27.Ve bu şeylere her dokunan murdar olacak ve esvabını yıkıyacak ve suda yıkanacak ve akşama kadar murdar olacaktır. 28.Fakat akıntısından tahir olursa o zaman kendisine yedi gün sayacaktır 29.Ve sekizinci günde kendisi için iki kumru veya iki güverçin yavrusu alacak ve onları kahine toplama çadırının kapısına getirecek . 30.Ve kahin birini suç takdimesive obirini yakılantakdimeolarak arzedecek ve kahin onun için murdarlığının akıntısından dolayı Rabbin önünde kefaret edecektir 31.Böylece İsrail oğullarını kendi murdarlıklarından ayıracaksınız ta ki aralarında olan meskenimi murdar ettikleri zaman kendi murdarlıklarında ölmesinler. 32.Akıntısı olanın ve kendisinden meni çıkmakla murdar olanın 33.Ve adet zamanında olan kadının ve akıntısı olan erkeğin ve kadının ve murdar olan kadınla yatan adamın şeriatı budur,kayıtını görüyoruz Bu kayıtlar ve şeriat diye tarif edilen hususlar Yahudi lere ve Yahudi kitabı olan Tevrata aittir.Bazı insanlar yeri geldiği zaman müslüman olduklarını söylerler amma ne çareki musevilik dinini uyğularlar.İlginç olan şu husustur.Din adamları bile bile yarı musevi ve yarı müslüman olarak dini görevlerini yapmaktadırlar ne diyelim Yukarda bahsettiğimiz gibi evlenmek Allahın emridir ve cinsel ilişkide Allahın emridir.O halde Allah ın emrini uygulamak pislik veya murdarlık olamaz.Yukarda kaydettiğimiz hiç bir maddeyi veya uyğulamayı asla ve asla kuranda gösterilemez.Hiç kimse temizlenmeye karşı değildir amma kadınları aşağılayan ve kadınları pislik olarak gösteren inanca ve uyğulamaya karşıyız.Çünkü annemiz,bacımız ve kızlarımız kadınlardır. Kuranda Kuranda bakınız Maide suredsi 6.ayetinde ibadet yapacağınız zaman yıkanın buyrulmaktadır.Zaten ibadete duran bir insan Allah ın karşısına temiz ve tahir olarak aynı zamanda iç aleminide temizleyerek durmalı Şimdi kuranın bu husus ile ilgili ayetini aynen yazıyorum Maide su.6.ayet 107 sayfa Ey inananlar namaza ( ibadete ) durmak istediğiniz zaman yüzlerinizi ,dirseklere kadar ellerinizi yıkayın,başınızı meshedin ve ayaklarınızı da topuklara kadar ( yıkayın ) Eğer cünüp iseniz tam temizlenin ,hasta yahut yolcu iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse ya da kadınlara dokunmuş ve su bulamamışsanız temiz toprağa teyemmüm edin, yüzlerinize ellerinize ondan sürün Allah size güçlük çıkartmak istemiyor fakat sizi temizlemek ve size olan nimetini tamamlamak istiyor ki şükredesiniz,buyuruyor. ( Not:Arabistan da yeteri kadar su bulunmadığı için teyemmüm sadece Arabistana ve su bulunmayan yerlere aitdir ) Ayette bahsedildiği gibi sadece ibadet edileceği zaman temizlik emrediliyor.Temizlik mutlaka yapılmalı amma tekrar ediyorum kuranda sadece ve sadece ibadet ( namaz ) kılacağınız zaman yıkanın emrine uygun hareket etmek gerekir.Yani insanlar cinsel ilişki yaptım pis oldum diyerek yıkanmamalı kirlendim veya terledim diyerek yıkanmalıdır.Yoksa ben kadına yaklaştım pis oldum diyerek yıkanmamalıdır aksi halde büyük günaha batar İkinci konumda kadınların ay hali durumudur Ay hali kanı anarahmindeki ceninin ( çocukların ) kıdasıdır.İnsanlar anarahminde kan emerek dünyaya gelirler,bu durum peygamberlere de aitdir. Eğer ay hali kanı pisse tüm insanlar pisdir. Yani anarahmine girmeden hiç bir canlı dünyaya gelemez.Bütün ruhlar dünyaya gelmezden önce ruhlar menzilinde gömülü bulunur.Bu nedenle bedensiz isim ve isimsiz de beden olamaz. Şimdi bazı islam inancında olan insanlar şu görüştelerdir. Ay hali olan bir kadın kuran okuyamaz,kuran dinleyemez,camiye giremez,cami etrafından geçemez,oruç tutamaz,namaz kılamaz,kabeyi tavaf edemez deniliyor.Peki kadının suçu nedir fıtrattan ( yaratılışdan ) gelen kanmıdır suçu ? Yapmayın böyle bu kadar cahalet olamaz. Ay hali kanı na rahmindeki çocukların kıdasıdır.Eğer o kan pisse tüm insanlar pisdir. Kuranda Bakara su.222.ayeti 34.sa. Sana adet görmeden sorarlarsa de ki o eziyettir.Adet halinde kadınlardan çekilin ( cinsel ilişkide bulunmayın ) temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın Temizlendikten sonra Allah ın emrettiği yerden onlara yaklaşın Allah tevbe edenleri sever temizleride sever İşte Allah ın gerçek dini olan islam dininde ay hali budur.Biz islamız deyipte Yahudi dinini uyğulayanlara da bir şey diyemeyiz. Ankebut suresi 57.ayet,402 sayfa Her canlı ölümü tadacaktır Yukarıda da bahsetmiştim Mademki kalıcı değiliz o halde ömür bahçesine bin bir kere su versek sonra otağımızda çeşit çeşit çiçekler açılmış olsun o çiçekler,laleler,nergisler ve yaseminler mail mail yüzümüze baksın en sonunda onlarda solacak bizlerde öleceğiz öyleyse din,dil,ırk,millet ve cinsiyet ayrımı yapmadan tüm insanları ve mahlukatı kucaklamalıyız,sevmeliyiz. Sayın başkan nefsimize Ey uğursuz nefis yaptıkların hep kan döküp zulm etmektir.Allah tan kork ey zalim neden böyle vuran vurana kıran kıranasın demeliyiz. Bu ecel meydanına girmedik hiç kimse kalmaz mezarın içinde başını taştan taşa vurarak uyanacağız.Bilmeliyiz ki bu can tende konuktur.Allah a baş kaldırmaktan sakınmalıyız konuğu ağırlayın diyen Hz.Muhammeddin emrine uyarak gelene baş üstünde yer vermeliyiz Katre idim ummanlara karıştım Kaç bulandım kaç duruldum kim bilir Devr edip te alemleri dolaştım Bir bedene kaç sarıldım kim bilir Kaç kez gani oldum kaç kere fakir Kaç kez altın oldum kaç kere bakır Bilmemki kaç kitap ismimi okur Kaç defterde kaç dürüldüm kim bilie Bazı nebat oldum toprakta sürdüm Bilmem kaç atanın sulbünden geldim Kaç defa cenneti alaya girdim Cehenneme kaç sürüldüm kim bilir Kaç kez alet oldum elde bakıldım Semadam kaç kere indim çekildim Balçık olup kerpiç kerpiç döküldüm Kaç bozuldum kaç düzüldüm kim bilir Dünyayı dolaştım hep kara batak Görmedim bir karar bilmedim durak Üstümü kaç örttü bu kara toprak Kaç serildim kaç dirildim kim bilir Gufraniyim tarikatım boş değil İyi bilki kara bağrım taş değil Felek ile hiç hatırım hoş değil Kaç barıştım kaç darıldım kim bilir Aşık Güfrani Aşık Güfrani baba bu dünyaya kaç defa geldiğini,kaç defa bedene büründüğünün sayısını bilmediğini beyan ediyor.Bizlerde nerden geldiğimizi ve nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Alemler seyrana iner Seyir var seyir içinde Pir sultan Pir sultanın buyurduğu gibi seyir var seyir içinde seyir hakka giden yolculuktur birde seyir görmektir,insan iki türlü görür bir beden gözü ile bir de kalp gözü ile görür ancak o yolda herkes yürüyemez şimdi o var ya da yok diyemeyiz çünkü o der ki Ben her yerdeyim,her şeyi kuşatanım,geçmiş ve geleceğim,zaman benim,mekan benim sen nasıl düşünürsen nasıl hayal edersen ben öyleyim amma hayal etmek için görmek gerek görülmeyen bir şeyi hayal etmek imkansızdır.Cenabı Allah ı asla hayal edemeyiz Hayal nedir ? Hayal gözümüzün önünde olan bir şeyin ortadan kalkmasıyle beynimize nakşolunan o cismin görüntüsüdir.Biz onu göremeyiz amma o bizi görür ve gereken cezayı verir .öyleyse nedir bu hırs ? Hırs İnsanları birbirine düşman eden strestir İnsanlarda bir sinir torbası vardır her sinirlendikçe sinirimizi o torbaya yani içimize attıkça o torba dolduğu an birbirimizi yemeye başlarız.Oysa o torbayı devamlı boş tutabilsek o zaman her şey güzel olur. Stres i şöyle bir sıralama yapalım Trafik sıkışıklığı Havanın sürekli kötü olması Komşumuzla tartışıp ona gerekli tepkiyi gösterememe ,o tepkiyi içe atmak Yolculukta uzun kuyruklarda beklemek Yapacağımız işleri aksilikler yüzünden zamanında yapamamak Bankalarda kuyruk beklemek Doktrorlarda saatlerce sıra beklemek Dolmuş kuyruklarında beklemek Saatlerce tehir eden tren ve otobüs beklemek Gelir azlığı Ödenecek faturaları zamanında ödeyememek Bir arkadaşımızın randevisine yetişememiz veya onun randeviye gelmemesi Sevdiklerinizin size ihanet etmesi gibi durumlar insanların sinir sistemlerini bozmaktadır.Şimdi gerçek din adamları önce kendi nefsini islah ederek cemaatınında nefsinin islahının sağlanmaısını sağlamalıdır. Eğer din adamları beden dili ile konuşursa o konuşma halkı etkilemez amma kalp dili ile konuşursa işte o dil yılanı deliğinden çıkartır. Aşıklık bir demir dağı delip boynuna almak gibidir.Aşıklık kolay olsaydı herkes aşık olurdu. Yıkık gönlümdeki örümcek ağından gölgelik hasret denizinin yelkenidir.Vücutumun kayığı bir kenara çekildi vahdet denizine açılmak ister amma bir kılavuzgerekir ki ummana dalayım işte o umman aşk denizidir o denizde ne inciler,ne mücevherler vardır,orası aşk deryasıdır,o derya kinden,kibirden arınmış sevgi çiçekleri ile donatılmış,her taraf güllük ve gülüstanlık halindedir.Eğer aşka ermedinse ummana dalma eğer dalarsan var iken yok olursun öyleyse yok iken var ol varlık hak deryasıdır o derya öyle bir deryadır ki gelen gider giden gelir amma hiç kimse ne gideni ve ne de geleni tanır eğer sen kendini tanırsan onlarda geleni ve gideni tanır.Bizlere birer isim verilmiş eğer o isim olmasa ne biz kendimizi tanırız ne de başkaları bizi tanır.Nerden geldik,nereye gideceğiz onuda bilmiyoruz o zaman ne biliyoruz bildiğimiz tek şey hiç bir şey bilmediğimizdir,görmediğimizdir Seyretmek,görmek iki çeşittir bir beden gözü ile görmek bir de kalp gözü ile görmek olduğu malumdur.O halde her şeyi kalp gözü ile görürsek asla hata yapmayız ve herşeyin hakikatına vasıf oluruz. Her şeyi kalben yapmalıyız,kalben sevmeliyiz Hz.Ali nin buyurduğu gibi sen bir kainatsın amma sen kendini bilmezsin iki cihan sende dürülmüştür amma iç dünyanı okumazsan göremezsin,cennet de sende amma varamazsın cehennem de sende amma uzak duramazsın,kabe de sende amma aramazsan bulamazsın puthanede sende inkar edersen şeytanı durduramazsın.İşte insanları gerçek yoldan saptıran şeytandır Secde Secde Allah ın emirlerine boyun eğmek anlamına gelir .Allah meleklere Ademe secde edin ( boyun eğin) buyurdu Melekler emre uydu secde ettiler iblis uymadı lanete müstehak oldu.Secde insana yapılır dolayısı ile insanın hal ve hareketlerine yapılır. İnsanın secdeli olması kafasını taşa,toprağa vurarak eğilip kalkmak değildir.Secde Allah ın emirlerine uymak,helal lokma yemek ve haramlardan kaçınmaktır.Bakınız cenabı Allah ın binlerce emri varken o emirlere uymayan bir insan bütün gün boyu başını toprağa vursa kaldırsa o insan secdeli sayılırmı ? Çalıp çırpar mal yığarsın ey ölümden bi haber Ademi cennetten kovan sadece bir danedir Oruç Kitabı mukaddes olan Tevratta oruç şöyle açıklanır İşaya bap 58 parağraf 3/ 10 Allah ın kullarına hitabı Niçin oruç tuttukda görmüyorsun Diyorsun ki canımızı alçalttıkta görmüyorsun diyoarlar .İşte siz oruçlu olduğunuz günlerde işinizin peşindesiniz ve bütün işlerinizi şıkıştırırsınız işte siz kavka çekişmek için ve bütün kötülükyumruğu ile vurmak için oruç tutuyorsunuz.Benim seçtiğim insanın canını alçaltacağı gün böylemi olur ? Saz gibi başını eğmek ve altına çul,kül sermekmei bunamı oruç diyorsunuz.Benim seçtiğim oruç kötülük zincirini açmak boyunduruk bağlarını çözmek ve ezilmiş olanları hür olarak koyvermek ve her boyunduruğu kırmak benim seçtiğim bu değilmi ? Kendi ekmeğini aç olanlarla paylaşmak ve yurtsuz düşkünleri kendi evine getirmek ve çıplakı görünce onun üstünü örtmek değilmi ? Kuranda el bakara suresi 183.ayeti 27.sayfa Ey inananlar sizden öncekilere yazdığı gibi ( günahlardan ) korunmanız için sizin üzerinize de oruç yazıldı Meryem suresi 26.ayeti 306 sayfa Ye iç gözün aydın olsun insanlardan ( eğer biri sana kötü söz söylerse) Ben rahman için rahman için ( susma ) orucu adadım bu gün hiç bir insanla konuşmayacağım de buyuruyor. Yukarda da bahsettiğim Fecr suresi 27-30 ayetleri 593.sayfa Ey Huzura eren nefs razı edici ve razı edilmiş olarak rabbine dön buyuruyor. Oruç tutmaktaki maksat aç kalarak bedenin isteklerine boyun eğmemektir.Eğer bedenin tüm istekleri yerine getirilirse beden ve nefis daha fazlasını isteyecektir.Bedene ve nefise hükmetmezseniz nefis karnı doymaz bir ejderha olur dünyayı versen gözü doymadığı gibi dünyayıda seni de yutar. Öteden beri söylene geldiği gibi nefis şeytanın yoldaşıdır eğer kendini nefsin emrine sokarsan rahmanın şeytan olur .O zaman o beden kendisini herşeyin üntünde görecektir. Ey insanoğlu nefis atına binipde önüne gelen her dağa ,taşa sen sen olda seğirtip durma.Bu meydandan kaçarsan beri meydana ( madde meydanından ) mana meydanına gel.Madde meydanı görünen meydandır amma mana meydanı kalp de saklıdır.O meydanı beden gözü ile göremeyiz ancak kalp gözü ile görebiliriz.Yoldaşın yolunu yitirmiş bindiği şeytan atıdır.Sana ne oldu ki ey kendine zulm eden nefis şeytanla beraber aynı evde yaşarsın Bu ecel meydanına girmedik kimse kalmaz mezarın içinde başını taştan taşa vurarak uyanırsın uyanırsın da son pişmanlık para etmez.bu dünya Otağının duvarlarını altından gümüşten yapsan tavanıda mücevherlerden olsa içini envai çeşitli güllerle donatsan bahçeni de binbir çeşit çiçeklerle süslesen sonunda yerin mezarın içindeki karanlık bir odadır.Sorgu meleklerine nebim Muhammed dir diyeceksin onu hatırla da onun ehli beytini de unutma onlara iyi davran ve onları sev ehli beyti sevenleri de sev tekrar ediyorum Sevgili başkanım can bahçesine muhabbet fidanı dik sevgi suyu ile sula aşk güneşi ile ısıt işte o zaman aşkın kalesi olan o gönüle bağlı dudaklar açıldığı zaman gizli hazinelerin sırrıda çözülür hele incilere benzeyen o değerli sözlere kıymet biçilmez. Bizler sevmeliyiz sevilmeliyiz eğer sevgiyi sorarsan sevgi hayattır,sevgi yaşamdır.Sevgisiz hiç bir şey yaşamaz.Sevgi zamana bağlı değildir sevginin mekanıda olmaz ,vatanıda olmaz Sevgi birden doğar onu hiç kimse engelleyemez,durduramaz.Sevgi hiç kimsenin mülkiyetinde de değildir,onu kimse sahiplenemez.Sevgi din,dil,ırk,milliyet ve cinsiyet de tanımaz sevgi yapıcıdır,besleyicidir,kucaklayıcıdır,karanlık gönüllere su serper,sevgi çirkini güzelleştiri sevgi geçicidir.sevgi bir hevestir Eğer aşkı sorarsan aşk sevginin son aşamasıdır.Aşk bir tutkudur,yüce yaratanın ismidir,aşk tüm yönlerden münezzehdir amma tüm duyğularda bulunur esas aşk duygusu sevgi ile başlar ondan sonra aşka dönüşür.Aşkın bir katresi tüm kainatı besler amma aşk tanrı aşkı ise Mecnun gibi çöllere düşürür Kerem gibi yanarsın,Ferhat gibi dağlar delersin,kainat sana Tanrı görünür tüm isimler ,resimler Tanrı olur hele bir defa aşkın fırtınasına yakalanırsan çöllere düşersin,kıtadan kıtaya kutuplardan kutuplara fırlarsın dur durak bilmezsin bazen kendini ve ismini unutur da başkalarına kendini ve ismini sorarsın da onlar seni deli sanırlar işte o zaman Tanrı muhabbet kapısını sana açar ve yüce Tanrı seninle konuşur,seninle görür,seninle duyar ve seninle yürür sen Tanrının gören gözü olursun,konuşan dili olursun,duyan kulakları olursun,tutan eli ve yürüyen ayakları olursun amma eğer sendeki Tanrı aşkı değilse zanlara kapılarak kendini çok yukarılarda görürsün de bir den bire boşluklara fırlar param parça olursun. Bizler sevgi için hazır olduğumuz zaman sevgi çağlayarak akar ve damla damla kanımıza karışır ve vücutumuzun her zerresine ulaşır ve bizi ölümsüzleştirir yeterki sevgiyi istiyelim ve arayalım o bizi bulur. Oruçtan bahsediyorduk.Hayatından ne kadar menmun isen o kadar uykudasın.Uyanman için zahmet çekmelisin,oruç tutmalısın amma oruç tutan bir insan orucun ne için tutulduğunu bilmezse ve neden gerekli olduğunu bilmezse sadece aç kalmış olur.Bazı insanlar oruç tutabilmek için geceleri sabaha kadar otururlar sabaha yakın saatlerde sahur yemeği yiyip yatarlar ve iftara yakın saatlerde kalkar iftar ederler ve oruçlu günlerini böyle geçirirler.Amma bizim orucumuz,namazımız,abdestimiz ve ibadetimiz sevgidir,yüce yaratan bu kainatı sevgi üzere halketmiştir bütün mahlukat Allah ın sevgisi üzere halkolmuş her varlık Allah ın sevgisi sayılır. Ey ehlibeyt sizin güzel yüzünüz Tanrının aynasıdır hal ehli olanlar bu sırrı bilir.Ben sizlerin aşkına erişmek isterim amma sizin aşkınız bir demir dağı delip boyuna almak gibidir. Ey ehlibeyt Yıkık gönlümdeki örümcek ağından gölgelik hasret denizinin yelkenidir vücutumun can kayığı bir kenara çekildi vahdet denizine açılmak ister amma bir kılavuz gerekir ki ummana dalayım İşte o umman sizin aşk denizinizdir. o denizde ne inciler ne mücevherler vardır orası aşk deryasıdır vahdete ermedinse ummana dalma eğer dalarsan var iken yok olursun öyle ise yok iken var ol varlık hak deryasıdır o derya öyle bir deryadır ki gelen gider,giden gelir amma hiç kimse ne gideni ve ne de geleni tanır eğer sen kendini tanırsan onlarda geleni ve gideni tanır sen önce düşün sen kimsin ben kimim bilemeyiz nerden geldik nereye gideceğiz onu da bilmiyoruz öyleyse ne biliyoruz bildiğimiz tek şey kazanmak amma asla kaybetmemek isteriz ,oysa hep kaybediyoruz aslında ne kazanan var ne de kaybeden çünkü sonu yok olmak sonu yok olmaksa kazansanda yoksun kaybetsende yoksun amma eğer gerçek aşka erişirsen ebedi var olursun, ölümsüz olursun. Ey can bahçene aşk ve muhabbet fidanı dik o fidanı sevgi suyu ile sula ve aşk güneşiyle ısıt onlar ne ekşir,ne kokar ve nede çürür aşkın kalesi olan o gönüle bağlı dudaklar açıldığı zaman gizli hazinelerin sırrı da çözülür hele incilere benzeyen o değerli sözlere kıymet biçilmez o aşkı mürşitsiz bulamazsın Yüce yaratan beni bulan kullarım vardır o kulumu bulun mealinde bir kutsi hadis te o kulum beni sever bende onu severim ben onu seversem o benim gören gözüm,konuşan dilim,eşiten kulaklarım tutan elim yürüyen ayaklarım olur,ben onunla görürüm,onunla konuşurum,onunla duyarım,onunla yürürüm ve onunla tutarım buyurdu. Ey Mürşit sen nasıl bir varlıksın ki tüm bilgiler sende ,gelmiş olan kitaplar da sende gelecek olan kitaplar da sendedir,sen hakkın kütüphanesimisin ? Oysa kütüphanelerde bile bu kadar kitap bulunmaz. Can sende canan da sende,hem hansın hem hancısın,hem yolsun,hem yolcusun,hem bülbülsün hem gülsün,hem arısın hem balsın dinde sende iman da sende ,hem dinsin hem imansın,hem kabesin hem kabenin sahibisin,hem gelensin hemde gidensin,sen hakkın konuşan dilisin,sen haktan alır halka verirsin,halktan da alır hakka verirsin,hak seninle duyar,seninle konuşur,seninle görür,seninle tutar seninle yürür,sen öyle bir sevgi sarayı yapmışsın ki o sarayın temeli muhabbet,taşları da aşk ve sevgidir.Senin için zamanda yok zeminde yok sen zamanı hem uzatır hem kısaltırsın,zaman sana bağlıdır,sen zamana bağlı değilsin.Hakkı görmek isteyenlere hak seni tarif eder,seni gören hakkı görmüş olur Eğer bir mürşite erişirsen o seni alır seni sana geri verir Her şey mürşit e aynadır onun için herhangi bir ayrım olamaz, o herşeyi hakkın gözü ile görür,hakkın dili ile söyler,hakkın kulağı ile duyar ona ne geçmiş ve ne de gelecek zaman olamaz o her zaman her an her yerde vardır onun gözünde dünya toprağı çekicidir dünya ve hayat çok cazibelidir insanı durmadan celbeder amma mürşit daima çekicilikten cazibeden kaçar o boş kuruntuya kapılmaz o kendi nefsini yok etmiş ve bütün bedenini rahmetle doldurmuş onun kalbi hak ile dolu olduğu için başka şeye yer kalmaz onu idrak kolay değildir o aklın alamayacağı kadar akıl yolu ile idrak edilemeyecek kadar saklıdır.Onun kalbi beşer kalbi olmayıp rahmet deryası olan aşamadadadır amma beşer kendi inanç kavramında zanlarla onu düşünür fakat bulamaz oysa beşer hazır olduğu zaman o mürşit beşeri bulur Hz.Hüseynin oğlu Zeynel Abidinin şu sözleri ile yazımı bitiriyorum Sakınırım ilim cevherini cahilden Kendini haklı görürde saldırır bize birden Ya Rab bir tek inciyi açsam bildiğimden Derlerki söyle yoksa putperestmisin sen En doğruyu söylesende yanlış anlar onlar Gerçekleri anlamaz haramla beslenen bedenler İzinsiz konuşamaz gerçek erenler Çok hak aşıkları var bu yolda can verenler Doğrular yanlış anlaşılmışsa Yanlışlarda doğru kabul edilecektir Saygılarımla: Kemal Eraslan
Posted on: Thu, 17 Oct 2013 22:43:29 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015