KÜFR BAHSI Kötülüklerin en kötüsü,Allahü teâlâya - TopicsExpress



          

KÜFR BAHSI Kötülüklerin en kötüsü,Allahü teâlâya inanmamak, ateist olmakdır. Inanılması lâzım olan seye inanmamak küfr olur. Muhammed aleyhisselâma inanmamak küfr olur. Muhammed aleyhisselâmın, Allahü teâlâ katından getirip bildirdigi seylerin hepsine kalb ile inanıp, dil ile de ikrâr etmege, söylemege, (ÎMÂN) denir. Söylemege mâni’ bulundugu zemân, söylememek afv olur. Îmân hâsıl olmak için, islâmiyyetin küfr alâmeti dedigi seyleri söylemekden ve kullanmakdan sakınmak da lâzımdır. Islâmiyyetin ahkâmından, ya’nî islâmiyyetin emr ve yasaklarından birini hafîf görmek, Kur’ân-ı kerîm ile, melek ile, Peygamberlerden biri ile “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” alay etmek, küfr alâmetlerindendir. Inkâr etmek, ya’nî isitdikden sonra inanmamak, tasdîk etmemek demekdir. Sübhe etmek de inkâr olur. Küfr üç nev’dir: Cehlî, Cühûdî ve hükmî. I- Isitmedigi, düsünmedigi için kâfir olanların küfrü (Küfr-i cehlî)dir. Cehl de iki dürlüdür: Birincisi basitdir. Böyle kimse, câhil oldugunu bilir. Bunlarda yanlıs i’tikâd olmaz. Hayvan gibidirler. Çünki, insanı hayvandan ayıran, ilm ve idrâkdir. Bunlar, hayvandan da asagıdırlar. Çünki, hayvanlar, yaratıldıkları seyde ileridirler. Cehlin ikincisi, (Cehl-i mürekkeb)dir. Yanlıs, sapık i’tikâddır. Yunan felsefecilerinin ve müslimânlardan yetmisiki bid’at fırkasının açıkca bildirilmis olanlara uymıyan i’tikâdları böyledir. Bu cehâlet, birincisinden dahâ fenâdır. Ilâcı bilinmiyen bir hastalıkdır. II- Küfr-i cühûdîye, küfr-i inâdî de denir. Bilerek, inâd ede- rek kâfir olmakdır. Kibrden, mevki’ sâhibi olmayı sevmekden veyâ ayblanmakdan korkmak sebebi ile hâsıl olur. Firavn ve yoldaslarının, Bizans kralı Herakliyûsün küfrleri böyledir. III- Küfrün üçüncü nev’i, (Küfr-i hükmî)dir. Islâmiyyetin îmânsızlık alâmeti dedigi sözleri söyliyen ve isleri yapan, kalbinde tasdîk olsa da ve inandıgını söylese de kâfir olur. Islâmiyyetin tahkîrini emr etdigi seyi ta’zîm, ta’zîmini emr etdigi seyi tahkîr küfrdür. 1– Allahü teâlâ, Arsdan veyâ gökden bize bakıyor demek küfrdür. 2– Sen bana zulmetdigin gibi,Allahü teâlâ da sana zulmediyor demek küfrdür. 3– Filân müslimân benim gözümde yehûdî gibidir demek küfrdür. 4– Yalan bir söze, Allahü teâlâ biliyor ki dogrudur demek küfrdür. 5– Melekleri küçültücü seyler söylemek küfrdür. 6– Kur’ân-ı kerîmi, hattâ bir harfini küçültücü söz söylemek, bir harfine inanmamak küfrdür. 7– Çalgı çalarak Kur’ân-ı kerîm okumak küfrdür. 8– Hakîkî olan Tevrât ve Incîle inanmamak, bunları kötülemek küfrdür. [Simdi, hakîkî Tevrât ve Incîl yokdur.] 9– Kur’ân-ı kerîmi sâz olan harflerle okuyup, Kur’ân budur demek küfr olur. 10– Peygamberleri küçültücü seyler söylemek küfrdür. 11– Kur’ân-ı kerîmde ismleri bildirilen yirmibes Peygamberden “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” birine inanmamak küfrdür. 12– Çok iyilik yapan birisi için, Peygamberden dahâ iyidir demek küfr olur. 13– Peygamberler muhtâc idi demek küfr olur. Çünki, onların fakîrlikleri kendi istekleri ile idi. 14– Birisi, Peygamber oldugunu söylese, buna inananlar da kâfir olur. 15– Âhıretde olacak seylerle alay etmek küfr olur. 16– Kabrdeki ve kıyâmetdeki azâblara [akla, fenne uygun degildir diyerek] inanmamak küfrdür. 17– Cennetde Allahü teâlâyı görmege inanmamak, ben Cenneti istemem, Allahü teâlâyı isterim demek küfr olur. 18– Islâmiyyete inanmamak alâmeti olan sözler, fen bilgileri, din bilgilerinden dahâ hayrlıdır demek küfrdür. 19– Namâz kılsam da, kılmasam da berâberdir demek küfrdür. 20– Zekât vermem demek küfrdür. 21– Fâiz halâl olsaydı demek küfrdür. 22– Zulm halâl olsaydı demek küfrdür. 23– Harâmdan olan malı fakîre verip, sevâb beklemek, fakîr, verilen paranın harâm oldugunu bilerek, verene hayr düâ etmek küfrdür. 24– Imâm-ı a’zam Ebû Hanîfenin kıyâsı hak degildir demek küfrdür. Vehhâbîler, bunun için, kâfir oluyor. 25– Meshûr sünnetlerden birini begenmemek küfrdür. 26– “Kabrim ile minberim arası, [Ravda-i mutahhara] Cennet bagçelerinden bir bagçedir” hadîs-i serîfini isitince, ben minber, hasır ve kabrden baska birsey görmiyorum demek küfr olur. 27– Islâm bilgilerine inanmamak, bunları ve din âlimlerini asagılamak da küfr olur. 28– Kâfir olmagı isteyen kimse, buna niyyet etdigi anda kâfir olur. 29– Baskasının kâfir olmasını istiyen kimse, küfrü begendigi için istiyorsa kâfir olur. 30– Küfre sebeb oldugunu bilerek ve arzûsu ile küfr kelimelerini söyliyen kâfir olur. Bilmiyerek söyliyorsa, âlimlerin çoguna göre yine kâfir olur. 31– Küfre sebeb olan bir isi bilerek yapmak küfr olur. Bilmiyerek yapınca da küfr olur diyen âlimler çokdur. 32– Beline, zünnâr denilen papaz kusagını baglamak ve küfre mahsûs birsey giymek küfr olur. Tüccârın dâr-ülharbde de kullanması küfr olur. Bunları mizâh için, baskalarını güldürmek için, saka için kullanmak da küfre sebeb olur. 33– Kâfirlerin bayram günlerinde, o güne mahsûs seylerini, onlar gibi kullanmak, bunları kâfire hediyye etmek küfr olur. 34– Akllı, bilgili, edebiyyatcı oldugunu göstermek için veyâ yanındakileri hayrete düsürmek, güldürmek, sevindirmek veyâ alay etmek için söylenen sözlerde (küfr-i hükmî)den korkulur. Gadab, kızgınlık ve hırs ile söylenen sözler de böyledir. 35– Gıybet eden kimse, ben gıybet etmedim, onda bulunan seyi söyledim derse, böyle söylemek küfr olur. 36– Çocuk iken nikâh edilmis kız, âkıl ve bâlig oldugu zemân, îmânı, islâmı bilmese, sorulunca anlatamasa, zevcinden bos olur, kendisi mürted olur. Erkek de böyledir. 37– Bir mü’mini [haksız olarak], öldüren veyâ öldürülmesini emr eden kimseye, iyi yapdın diyen kâfir olur. 38– Katli vâcib olmıyan kimse için, öldürülmesi lâzımdır demek küfr olur. 39– Bir kimseyi haksız olarak döven veyâ öldüren zâlime, iyi yapdın, bunu hak etmisdi demek küfr olur. 40– Yalan olarak, Allahü teâlâ biliyor ki, seni çocugumdan çok seviyorum demek küfr olur. 41– Mevki’ sâhibi bir müslimân aksırınca, buna (Yerhamükallah) diyen kimseye, büyüklere karsı böyle söylenmez demek küfr olur. 42– Vazîfe olduguna inanmıyarak, hafîf görerek nemâz kılmamak, oruc tutmamak, zekât vermemek, küfr olur. 43– Allahın rahmetinden ümmîdini kesmek küfr olur. 44– Kendisi harâm olmayıp, sonradan hâsıl olan bir sebebden dolayı harâm olan mala, paraya (harâm-ı li gayrihî) denir. Çalınan ve harâm yollardan gelen mal böyledir. Bunlara halâl demek küfr olmaz. Les, domuz, serâb gibi, kendileri harâm olan seylere (harâm-ı li aynihî) denir. Bunlara halâl demek küfr olur. 45– Harâm oldukları, kesin olarak bilinen bütün günâhlara halâl demek de, küfr olur. 46– Ezân, câmi’, fıkh kitâbları gibi islâmiyyetin kıymet verdigi seyleri asagılamak, küfr olur. 47– Abdestsiz oldugunu bildigi hâlde nemâz kılmak küfr olur. 48– Bildigi hâlde, kıbleden baska tarafa nemâz kılmak küfr olur. Namâzı kıbleye karsı kılmak lâzım degildir diyen, kâfir olur. 49– Bir müslimânı kötülemek için kâfir demek küfr olmaz. Kâfir olmasını istiyerek söylemek küfr olur. 50– Günâh olduguna ehemmiyyet vermeden günâh islemek küfr olur. 51– Ibâdet yapmanın lâzım olduguna ve günâhdan sakınmanın lâzım olduguna inanmamak küfr olur. 52– Toplanan vergiler sultânın mülkü olduguna inanmak küfr olur. 53– Kâfirlerin dîni âyinlerini begenmek, zarûret yok iken zünnar kusanmak ve küfr alâmetlerini kullanmak ve bunlara muhabbet edip, el kavusdurmak küfr olur. 54– Rızâsı ile, filân sey, filân kimsededir, yâhud yokdur, kâfir olayım, yehûdî olayım diye yemîn eylemis olsa, o sey, o kimsede olsun veyâ olmasın, o kimse kendi rızâsı ile küfre varmısdır. 55– Zinâ, livâta, fâiz, yalan gibi her dinde harâm olan birsey için, halâl olsaydı da, ben dahî isleseydim diye temennî etmek küfrdür. 56– Peygamberlere “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” inandım, ammâ, Âdem aleyhisselâm Peygamber midir, bilmiyorum demek küfrdür. 57– Muhammed aleyhisselâmın âhır zemân Peygamberi oldugunu bilmiyen, kâfir olur. 58– Bir kimse, Peygamberlerin dedigi dogru ise, biz kurtulduk dese, kâfir olur. [Bu sözü sübhe yolu ile söyledi ise kâfir olur.] 59– Bir kimseye, gel nemâz kıl deseler, o da, kılmam dese, kâfir olur. Ammâ murâdı, senin sözünle kılmam, Allahü teâlânın emri ile kılarım dese kâfir olmaz. 60– Bir kimseye, sakalını bir tutamdan kısa yapma veyâ bir tutamdan fazlasını kes, tırnaklarını kes, zîrâ, Resûlullahın “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” sünnetidir deseler, o da kesmem dese, kâfir olur. Sâir sünnetler de böyledir. (Senin sözünle islemem, ammâ Resûlullahın sünneti oldugu için islerim demek küfr olmaz. Inkâr maksadı ile olursa küfr olur.) 61– Bir kimse bıyıklarını kırkdıkda, yanındaki, birseye yaramadı, dese, o diyenin küfründen korkulur. [Bıyıkları kısaltmak sünnetdir. Sünneti hafîf görmüs olur.] 62– Bir kimse, -basdan ayaga- harîr (ipek) giyinse, baska birisi bu hâline, mubârek olsun dese, küfründen korkulur. 63– Bir kimse, kıbleye karsı ayagını uzatıp yatmak veyâ kıbleye karsı tükürmek veyâ kıbleye karsı bevl etmek gibi bir mekrûhu islese, o kimseye bu yapdıkların mekrûhdur, isleme deseler, o da, her günâhımız bu kadar olsa, dese, küfründen korkulur. Ya’nî mekrûhu önemsiz birsey saydıgı için. 64– Bir kimsenin hizmetkârı, kapıdan içeri girse, efendisine selâm verse, efendisinin yanında bulunan bir kimse de, sus, efendisine selâmvermek olurmu dese, o diyen kimse kâfir olur. Ammâ murâdı, müâseret âdâbı ögretmek ise, selâmı kalben vermek gerekdi, demek ise, küfr olmaz. 65– Îmân artar, azalır demek küfrdür. Ammâ kemâl, yakîn i’tibâriyle olursa küfr olmaz. 66– Kıble ikidir, biri Kâ’be, biri Kudüs dese küfrdür. Simdiki hâlde ikidir demek küfrdür. Ammâ Beyt-i Mukaddes kıble idi, sonra Kâ’be kıble oldu dese küfr olmaz. 67– Bir kimse bir islâm âlimine sebebsiz bugz etse, sögse, o kimsenin küfründen korkulur. 68– Bir kimse, taâm yirken konusmamak, mecûsîlerin iyi âdetlerindendir, dese, yâhud âdetli ve lohusa hâlinde, hanımı ile yatmamak mecûsîlerin iyi seylerindendir dese, kâfir olur, demislerdir. 69– Bir kimseye sen, mü’min misin deseler, o da insâallah dese, te’vîl edemese küfrdür. 70– Bir kimse, evlâdı ölen kimseye, Allahü teâlâya senin oglun gerek idi, dese, kâfir olur, demislerdir. 71– Bir kadın beline bir kara ip baglasa, bu nedir deseler, zünnârdır dese, kâfir olur. 72– Bir kimse, harâm taâm yidikde, Bismillah dese kâfir olur. Harâm-ı li-aynihî için, ya’nî les, serâb gibi harâmlar için böyledir. Kendisi harâm olmıyan, harâm-ı li-gayrihî için böyle degildir. Gasb edilmis malı yidikde besmele çekmek küfr olmaz. Malın kendisi harâm degil, gasb edilmesi harâmdır. 73– Bir kimsenin küfrüne râzı olmak küfrdür. Bir kisiye beddüâ ederek, Allahü teâlâ senin cânını küfr ile alsın dese kâfir olmasında âlimler ihtilâf etdiler. Küfrüne rızâ küfrdür. Ammâ, zulm ve fıskından ötürü -azâbı dâim ve siddetli olsun- diye rızâ ise küfr degildir. 74– Bir kimse, -Allahü teâlâ bilir- filân isi islemedim dese, hâlbuki o isi isledigini bilse, kâfir olur. Hak teâlâya cehl isnâd etmis olur. 75– Bir kimse bir kadını sâhidsiz nikâh etse, o kimse ve kadın, Allahü teâlâ ve Peygamber sâhidimizdir deseler, her ikisi kâfir olur. Zîrâ Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” diri iken gaybı bilmezdi. Gaybı bilirdi demek küfr olur. [Gaybı, Allahü teâlâ bilir ve Onun bildirdikleri bilir.] 76– Ben çalınanları ve gayb olanları bilirim dese, söyliyen ve inanan kâfir olur. Bana cin haber veriyor dese, yine kâfir olur. Peygamberler ve cinnîler dahî gaybı bilmez. [Gaybı, Allahü teâlâ ve Onun bildirdikleri bilir.] 77– Bir kimse, Allahü teâlâya yemîn etmek istese, baska bir kimse de, ben senin, Allahü teâlâya yemînini istemem, talâka ve serefe, nâmûsa yemînini dilerim dese kâfir olur, demislerdir. 78– Bir kimse, sevmedigi bir kisiye, senin dîdârın [yüzün, çehren] bana can alıcı gibidir, dese, kâfir olur, demislerdir. Zîrâ can alıcı melek [Azrâîl aleyhisselâm] büyük melekdir. 79– Bir kimse nemâz kılmamak hos isdir dese, kâfir olur. Bir kimse, bir kisiye, gel nemâz kıl dese, o da bana nemâz kılmak zor isdir dese, kâfir olur, demislerdir. 80– Bir kimse, Allahü teâlâ, gökde benim sâhidimdir dese, kâfir olur. Zîrâ Allahü teâlâya mekân isnâd etmis olur. Allahü teâlâ mekândan münezzehdir. 81– Allah baba diyen kâfir olur. 82– Bir kimse, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” yemek yidikden sonra, mubârek parmagını yalardı dese, bir baskası, bu is terbiyesizlikdir dese, kâfir olur. 83– Bir kimse Peygamber “aleyhissalâtü vesselâm” siyâh idi dese kâfir olur. [Siyâh köpekleri arab, arab diye çagırmak, hamam böcegine kara Fatma demek yaygın hâldedir. Sakınmak lâzımdır.] 84– Rızk Allahü teâlâdandır. Lâkin kuldan da hareket gerekir dese, bu söz sirkdir. Zîrâ kulun hareketi de Allahü teâlâdandır. 85– Bir kimse, nasrânî olmak, yehûdî olmakdan, Amerikan kâfiri olmak, komünist olmakdan hayrlıdır dese, kâfir olur. Yehûdî, nasrânîden, komünist hıristiyandan serlidir demelidir. 86– Kâfir olmak, hıyânet etmekden yegdir dese, kâfir olur. 87– Ilm meclisinde ne isim var, yâhud âlimlerin dedigini islemege kim kâdir olur dese veyâ fetvâyı yere atsa ve din adamlarının sözü neye yarar dese, kâfir olur. 88– Bir kimse, küfr söylese, bir kisi dahî gülse, gülen dahî kâfir olur. Gülmesi zarûrî olursa, küfr degildir. 89– Bir kimse, mesâyıhın ervâhı hep hâzırdır, bilirler dese kâfir olur. Hâzır olur dese küfr olmaz. [Evliyânın rûhları, Allahü teâlâ gibi hâzır ve nâzır olamazlar. Anıldıkları yerde hâzır olurlar. Anılmadan evvel orada yok idiler.] 90– Islâmiyyeti bilmem veyâ istemem dese, kâfir olur. 91– Bir kimse, Âdem aleyhisselâm bugday yimese idi, biz sakî olmazdık dese, kâfir olur. Ammâ biz dünyâda olmazdık dese, küfründe ihtilâf etmislerdir. 92– Âdem aleyhisselâm bez dokurdu dese, birisi dahî, öyle ise biz çuhacı oglanları imisiz dese, kâfir olur. 93– Bir kisi, küçük günâh islese, birisi ona tevbe et dese, o dahî, ne isledim ki tevbe edeyim dese, kâfir olur. 94– Biri digerine, gel islâm âlimine gidelim veyâ fıkh, ilmihâl kitâbından okuyup ögrenelim dese, o dahî, ben ilmi ne yapayım dese kâfir olur. Zîrâ ilmi istihfâfdır [küçük görmek, hafîfe almakdır]. 95– Tefsîr ve fıkh kitâblarına hakâret eden, bunları begenmiyen, kötüliyen kimse kâfir olur. 96– Bir kimseye, kimin zürriyyetindensin, kimin milletindensin, i’tikâdda mezhebin imâmı kimdir, amelde mezhebin imâmı kimdir diye süâl etseler, bilmese, kâfir olur. 97– Kat’i harâma halâl diyen kâfir olur. [Tütüne harâm demek tehlükelidir.] 98– Bütün dinlerde harâm olan, halâl edilmesi hikmete mu- hâlif olan birseyin halâl olmasını arzû etmek küfrdür. Zinâ, livâta, karnı doydukdan sonra yimek, fâiz alıp-vermek gibi. Serâbın halâl olmasını temennî küfr degildir. Çünki, her dinde harâm degildi. 99– Kur’ân-ı azîm-ûs-sânı, lâf ve latîfe arasında isti’mâl etmek [kullanmak] küfrdür. 100– Yahya adlı kimseye, (Yâ Yahya! huz-il-kitâbe) dese kâfir olur. Kur’ân-ı kerîm ile alay etmis olur. Çalgı, oyun, sarkı arasında Kur’ân-ı kerîm okumak da böyledir. 101– Simdi geldim Bismillâhi dese, âfâtdır. Birseyi çok görse (Mâhalakallah) dese, ma’nâsını bilmese kâfir olur. 102– Bir kimse, simdi sana sövmem, sövmenin adını günâh koymuslar dese, âfâtdır. 103– Bir kimse, Cebrâîl buzagısı gibi çırılçıplak olmussun dese, âfâtdır, melekle alay etmekdir. 104– Oglumun bası için veyâ basım için kelimelerine, yemîn billahi atf etse, meselâ, vallahî oglumun bası için dese, küfr olmasından korkulur. 105– Kur’ân-ı kerîmi, mevlidi ve ilâhîleri çalgı çalarken okumak veyâ çalgı aletleri ile okumak küfrdür. 106– Kur’ân-ı kerîmi, mevlidi, ilâhîleri, salevât-ı serîfeleri fısk meclislerinde hurmet ile okumak harâm olur. Eglence, keyf için okumak küfr olur. 107– Sünnet üzere okunan Ezân-ı Muhammedîyi dinlemeyip, kıymet vermezse hemen kâfir olur. 108– Kur’ân-ı kerîme kendi aklı ile ma’nâ veren kâfir olur. 109– Kur’ân-ı kerîmde ve hadîs-i serîflerde açıkça bildirilmis olan ve müctehid imâmların sözbirligi ile bildirdikleri ve müslimânlar arasına yayılmıs îmân bilgilerine uygun inanmıyan kâfir olur. Küfrün bu dürlüsüne (Ilhâd), böyle inananlara (Mülhid) denir. 110– Kâfire saygı ile selâm veren, kâfir olur. 111– Kâfire saygı bildiren bir söz söylemek, meselâ üstâdım demek küfr olur. 112– Baskasının küfrüne râzı olan kâfir olur. 113– Kur’ân-ı kerîm bulunan bantlar ve plâklar, mushâf-ı se- rîf gibi kıymetlidirler. Bunlara da saygısızlık yapmak küfr olur. 114– Cin ile tanısan falcılar ve yıldıznâmeye bakıp ve sorulan herseye cevâb verenlere ve büyücülere gidip, söylediklerine, yapdıklarına inanmak, ba’zan dogru çıksa bile, Allahü teâlâdan baskasının herseyi bildigine ve her diledigini yapacagına inanmak olup, küfr olur. [Fen bilgilerine inanmamak böyle degildir.] 115– Sünneti hafîf görerek, ehemmiyyet vermiyerek terk etmek küfr olur. 116– Zünnâr denilen papaz kusagını baglamak ve putlara ya’nî haç, salîb denilen dik kesilen iki çubuk ve heykellere ve bunların resmlerine tapınmak, ta’zîm etmek ve ahkâm-ı islâmiyyeyi bildiren din kitâblarından birini tahkîr etmek, islâm âlimlerinden birini istihzâ, alay etmek ve küfre sebeb olan bir söz söylemek ve yazmak ve ta’zîm etmemiz emr olunan bir seyi tahkîr ve tahkîr etmemiz emr olunan bir seyi ta’zîm etmek küfrdür. 117– Bir sâhir [büyücü], sihr ile istedigini elbette yapar, sihr muhakkak te’sîr eder diyen ve inanan kâfir olur. 118– Müslimân, kendisine kâfir diyene, efendim gibi kabûl gösteren cevâb verirse, o da kâfir olur. 119– Harâm oldugu bilinen belli bir mal ile câmi’ yapdırmak ve sadaka vermek ve baska hayr yapdırmak ve bunlara karsılık sevâb beklemek küfrdür. 120– Bir kimse, elindeki kat’i harâm olan maldan sadaka verse, sevâb umsa, alan fakîr, harâmdan oldugunu bilerek, verene Allah râzı olsun dese, veren de veyâ baska bir kimse de âmîn dese, hepsi kâfir olur. 121– Nikâhı harâm olan kadın ile evlenmege halâl diyen kâfir olur. 122– Meyhânelerde, oyun yerlerinde, günâh islenen topluluklarda, radyo ile ho-parlör ile Kur’ân-ı kerîm ve mevlid dinliyerek keyflenmek küfr olur. 123– Kur’ân-ı kerîmi çalgı çalarak okumak küfrdür. 124– Kur’ân-ı kerîmin radyoda ve ho-parlörde söylenen, okunan tam benzerine de saygısızlık yapmak küfr olur. 125– Allahü teâlâdan baskasına her ne maksad ile olur ise olsun, Yaratıcı demek küfrdür. 126– Abdülkâdir yerine, Abdülkoydur demek, kasd ile olur ise küfrdür. Abdül’azîz yerine Abdülüzeyz, Muhammed yerine Memo, Hasen yerine Hasso, Ibrâhîm yerine Ibo demek böyledir. Bu ismleri, ayakkabı ve terliklere yazanların ve üzerlerine basanların îmânlarının gitmesinden korkulur. 127– Abdestsiz oldugunu bilerek nemâz kılmak ve sünnet olan bir isi begenmemek küfrdür. Sünnete ehemmiyyet vermemek küfrdür. 128– Câhillerin, Evliyâyı yaratıcı sanmalarından korkdugumuz için türbeleri yıkıyoruz sözü küfrdür. 129– Baskasının, hele kendi yavrusunun kâfir olmasına sebeb olan kâfir olur. 130– Zinâya, livâtaya câiz demek küfrdür. 131– Nass ile [ya’nî âyet ve hadîs ile] ve icmâ’ ile bildirilmis olan harâma ehemmiyyet vermemek küfrdür. 132– Büyük günâhlara devâm etmek, ısrar etmek, küfre sürükler. Nemâza ehemmiyyet vermemek küfrdür. 133– Üzerinde yazı, hattâ harf bulunan kâgıdı, örtüyü, seccâdeyi yere koymak [hakâret için sermek veyâ kullanmak] küfr olur. 134– Ebû Bekr-i Sıddîk ile Ömer-ül-Fârûkun “radıyallahü teâlâ anhüm” hilâfete hakları yok idi demek küfrdür. 135– Allahü teâlâdan ayrı olarak bir ölüden birsey beklemek küfr olur. 136– Tez veren dede demek çok çirkin ve küfre sebeb olur. 137– Meyyiti topraga gömmek farz oldugu için, bu farza ehemmiyyet vermiyerek hizmetden kaçanın, ilmi, fenni ileri sürerek, ölüleri gömmek gericilikdir, Buda, berehmen, komünist kâfirleri gibi ölüleri yakmak dahâ iyidir diyenin îmânı gider, mürted olur. 138– Allahü teâlânın Velîlerinden, ölü veyâ diri birisini, dil veyâ kalb ile inkâr etmek küfrdür. 139– Evliyâya ve ilmi ile âmil olanlara düsmanlık küfrdür. 140– Evliyâda ismet sıfatı vardır demek küfrdür. [Ismet sıfatı yalnız Peygamberlerde bulunur.] 141– Ilmi bâtından nasîbi olmıyanın îmânsız gitmesinden korkulur. Bundan nasîb almanın en asagısı bu ilme inanmakdır. 142– Kur’ân-ı kerîmi, din âlimlerinden hiçbirinin okumadıgı seklde okumak, ma’nâyı ve kelimeleri bozmasa bile, küfrdür. 143– Papasların ibâdetlerine mahsûs seyi kullanmak küfrdür. 144– Herhangi bir hâdisenin kendi kendine olduguna inanmak ve hayvanların, tek hücrelilerden, yüksek yapılılara dogru, birbirine ve nihâyet insana döndügünü söylemek küfrdür. 145– Nemâzı bile bile kılmayıp, kazâ etmegi düsünmiyen, bunun için azâb çekeceginden korkmıyan kimse, hanefî mezhebinde de kâfirdir. 146– Kâfirlerin ibâdetlerini, ibâdet olarak yapmak, meselâ kiliselerinde çaldıkları org gibi çalgıları ve çanları câmi’lerde çalmak ve islâmiyyetin kâfirlik alâmeti saydıgı seyleri,zarûret ve cebr olmadan kullanmak küfr olur. 147– Eshâb-ı kirâma sövene mülhid denir. Mülhid kâfir olmakdadır. 148– Kâfirlerin resmlerini yüksege asarak ta’zîm küfrdür. 149– Resmin, heykelin sâhibinde ve salîbde [haçda] veyâ yıldız, günes, inek gibi herhangi bir seyde, ülûhiyyet sıfatı bulunduguna inanarak, meselâ, istedigini yaratır, her istedigini, yapar, hastaya sifâ verir diyerek ta’zîm etmek küfr olur. 150– Hazret-i Âiseyi kazf eden [fâhise diyen] ve babasının sahâbî olduguna inanmıyan kâfir olur. 151– Îsâ aleyhisselâmın gökden inecegi de zarûrî bilinmekdedir. Buna inanmıyan kâfir olur. 152– Kur’ân-ı kerîmde ve hadîs serîfde Cennet ile müjdelenen kimseye kâfir demek, küfrdür. 153– Fennin, tecribenin dısında olan, fen ile ilgisi bulunmıyan âyet-i kerîmeleri, fen bilgisine uydurmaga kalkısmak, Selef- i sâlihînin tefsîrlerini degisdirmek, büyük suç olur. Böyle tefsîr ve terceme yapanlar kâfir olur. 154– Müslimân denilen bir kız, âkıl-bâlig olunca müslimânlıgı bilmez ise,milletsiz kâfir olur. Erkek de böyledir. 155– Müslimân kadının, bası, kolları ve bacakları açık ola- rak sokaga çıkması, erkeklere göstermesi harâmdır, günâhdır. Ehemmiyyet vermezse, aldırıs etmezse, îmânı gider, kâfir olur. 156– Peygamberimizin bildirdigi farzlar ve harâmlar da, Kur’ân-ı kerîmde açıkca bildirilen farzlar, harâmlar gibi kıymetlidir. Bunlara da inanmıyan, kabûl etmiyen dinden çıkar, kâfir olur. 157– Rükü’ tesbîhinde (Zı) ile (azîm) demek; Rabbîm büyükdür demekdir. Eger ince (Ze) ile (azim) denilirse, (Rabbim benim düsmanımdır) demek olur ve nemâz bozulur, ma’na degisdigi için küfre de sebeb olur. 158– Kur’ân-ı kerîmi tegannî ile okuyan hâfıza, ne güzel okudun diyen kimsenin îmânı gider, kâfir olur. Dört mezhebde de harâm olan bir seye, güzel diyen kâfir olur. Yoksa, sesi, sadâsı, Kur’ân-ı kerîmi okuması güzel demek istiyen kâfir olmaz. 159– Meleklerin ve Cinnin varlıgına inanmıyan kâfir olur. 160– Kur’ân-ı kerîmin âyetlerine, kelimelerin açık, meshûr ma’nâları verilir. Bu ma’nâları degisdirerek, bâtınîlere (Ismâ’îlilere) uyanlar kâfir olur. 161– Sihr yaparken, küfre sebeb olan kelime ve is olursa, küfrdür. 162– Müslimâna, (ey kâfir) diyen [veyâ, müslimâna mason diyen, komünist diyen], onu kâfir i’tikâd ederse, kendisi kâfir olur. 163– Ibâdetleri yapan kimse, îmânının bozulmasında sübhe eder ve günâhım çokdur, ibâdetlerim beni kurtarmaz diye düsünürse, îmânının kuvvetli oldugu anlasılır. Îmânının devâm edeceginden sübhe eden kâfir olur. 164– Peygamberlerin sayısını söylemek, Peygamber olmıyanı Peygamber yapmak veyâ Peygamberi Peygamber kabûl etmemek olabilir. Bu ise küfrdür. Çünki, Peygamberlerden birini kabûl etmemek, hiçbirini kabûl etmemek demekdir. Erkek veyâ kadın, bir müslimân, âlimlerin sözbirligi ile küfre sebeb olacagını bildirdikleri bir sözün veyâ isin küfre sebeb oldugunu bilerek, amden [tehdid edilmeden, istekle] ciddî olarak veyâ hezl, güldürmek için söyler, yaparsa, ma’nâsını düsünmese dahî îmânı gider. (Mürted) olur. Buna (küfr-i inâdî) denir. Küfr-i inâdî ile mürted olanın, evvelki ibâdetlerinin sevâbları yok olur. Tevbe ederse, geri gelmezler. Zengin ise tekrar hacca gitmesi lâzım olur.Mürted iken kılmıs oldugu, nemâzları, orucları, zekâtları kazâ etmez. Riddetden evvel yapmadıklarını kazâ eder. Tevbe etmek için, yalnız Kelime-i sehâdet söylemeleri kâfî degildir. Küfre sebeb olan o seyden de tevbe etmeleri lâzımdır. [Islâmiyyetden hangi kapıdan çıkmıs ise, o kapıdan girmesi lâzımdır.] Eger küfre sebeb olacagını bilmeyip söyler, yaparsa veyâ küfre sebeb olacagı âlimler arasında ihtilâflı olan bir sözü amden söylerse, îmânının gidecegi, nikâhının bozulacagı sübhelidir. Ihtiyâtlı olarak, tecdîd-i îmân ve nikâh etmesi iyi olur. Bilmiyerek söylemege (Küfr-i cehlî) denir. Bilmemesi özr degil, büyük günâhdır. Çünki, her müslimânın, bilmesi lâzım olan seyleri ögrenmesi farzdır. Küfre sebeb olan sözü, hatâ ederek, yanılarak veyâ te’vîlli olarak söyliyenin îmânı ve nikâhı bozulmaz. Yalnız tevbe ve istigfâr, ya’nî tecdîd- i îmân etmesi iyi olur. Bir kâfir, bir kelime-i tevhîd söylemekle mü’min oldugu gibi, bir mü’min de, bir söz söylemekle kâfir olur. Bir müslimânın bir sözünde veyâ bir isinde yüz ma’nâ olsa, ya’nî yüz sey anlasılsa, bunlardan biri, o kimsenin îmânlı oldugunu gösterse, doksandokuzu, kâfir oldugunu gösterse, o kimsenin müslimân oldugunu söylemek lâzımdır. Ya’nî küfrü gösteren doksan dokuz ma’nâya bakılmaz. Îmânı gösteren bir ma’nâya bakılır. Bu sözü yanlıs anlamamalı. Bunun için iki noktaya dikkat etmeli. Birincisi, söz veyâ is sâhibinin müslimân olması lâzımdır. Bir Fransız Kur’ân-ı kerîmi övse, bir Ingiliz, Allah birdir dese, bunların müslimân oldugu söylenemez. Ikincisi, bir sözün veyâ bir isin yüz ma’nâsı olsa denildi. Yoksa, yüz sözden veyâ yüz isden biri îmânı gösterse, doksandokuzu küfrü bildirse, bu kimseye müslimân denilecegi bildirilmedi. — Her müslimân, sabâh ve aksâm, su îmân düâsını okumalıdır: “ALLAHÜMME INNÎ E’ÛZÜ BIKE MIN EN ÜSRIKE BIKE SEY-EN VE ENE A’LEMÜ VE ESTAGFIRÜ-KE LIMÂ LÂ-A’LEMÜ INNEKE ENTE ALLÂMÜL-GUYÛB.” “ALLAHÜMME INNÎ ÜRÎDÜ EN ÜCEDDIDEL ÎMÂ- NE VENNIKÂHA TECDÎDEN BI-KAVLI LÂ ILÂHE ILLALLAH MUHAMMEDÜN RESÛLULLAH” diyerek de tevbe, tecdîd-i îmân ve nikâh yapmalıdır. ÎMÂNIN BIZDE DEVÂMLI KALIP, ÇIKMAMASI IÇIN: 1- Gâibe îmân etmelidir. 2- Gâibi ancak Allahü teâlâ ve Onun bildirdiklerinin bilecegine inanmalıdır. 3- Harâmı harâm bilip, i’tikâd etmelidir. 4- Halâlı halâl bilip, i’tikâd etmelidir. 5- Allahü teâlânın azâbından emîn olmayıp, dâimâ korkmalıdır. 6- Allahü teâlâdan ümmid kesmemelidir. — Mürted olacak seyi inkâr etmesi de tevbe olur. Mürted tevbe etmeden ölürse, Cehennem atesinde ebedî olarak azâb görür. Bunun için, küfrden çok korkmalı, AZ KONUSMALIdır. Hadîs-i serîfde, (Hep hayrlı, fâideli konusunuz. Yâhud susunuz!) Kaynak: Namâz Kitâbı (Kitâb’üs-salât)
Posted on: Mon, 30 Sep 2013 11:57:22 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015