Bir Aşkın Tadı… Bir aşkın tadı kalmış dudaklarımda, ısırıyorum dudaklarımı akan kanı içiyorum ki ruhuma kanayan aşklar dolsun. Küfür ediyorum bu lanet gecelere, bir ağrı vardı bu gecelerde ya da geceler hep sızlıyordu. Eski bir tat kalmış yüreğimde, sanki sahipsiz, yetim, inleyen ve dirilmeyi bekleyen bir duygunun tadı. Gözlerin mi doğacak şimdi gecelerime ey sevgili, şimdi koynunda kurşunlayacaklar mı aşkı, şimdi beni vuracaklar mı sevgilim… Yani şimdi bu yaramı sahipsiz mi bırakacaklar, mazinin en beddualı sayfaları bana beddualar mı yağdıracak ve beni yargılayacaklar mı şimdi, öyle mi ey sevgili… Bir aşkın tadı kalmış dudaklarımın arasında, ısırıyorum dudaklarımı, küfür ediyorum sızlayıp kanayan dudaklara… Aşkın tadını tadıyorum ruhumda, acı veriyor ruhuma, aşk acı veren bir duygumuydu yoksa? Dudaklara ulaşınca bitiyor muydu aşk, yoksa kabuğunda mıydı aşkın tadı? Belki de sonsuz bir çıldırma biçimidir aşk, belki de bir şizofren duygunun iyileşmesi, beklide hiç öpülmemiş bir dudak, bir dokunma biçimi, belki de sonsuz bir aşk sevişmesi… Bir aşkın sözcüsü ise sevişmek; koynuna gecelerimi bırakıyorum, geceler boyunca acı çeksin diye. Beddualarla donatılmış bir sevgili yatıyor şimdi sende ve bir de o can çekişen, ölmek üzere olan aşklar yatıyor şimdi mazide. Beddualardan mı ibaret benim mazim tanrım? Yoksa bir beddua mı aşk? Geceler yine yıldızlarla dolmuş, gökyüzü yıldızlarla sevişiyor, denizin sesi geliyor uzaktan ve beni benden alıp götüren bir rüzgar esiyor, maziyi bırakıyor koynuma usulca, bir süre mazimle hesaplaşıyorum, küfürler savurup tekrar rüzgara emanet ediyorum seni. Rüzgarlarla birlikte geceler boyunca aşkı bulmak için savaşmalısın, aşk savaşmak mıydı yoksa sevişmek miydi tanrım? Bu kentte aşkları vururlar güzelim, savaşmak için sevmek gerek, sevmek içinse yitirilmemiş bir mazinin en temiz sayfaları ve yanında yakabileceğin bir yürek… Yakılmış bir yüreğin küllerinden aşkı yaratabilir misin sen? Aç koynunu sevgili, hasretler getirdim sana, acılar getirdim ve vurulmak üzere olan bir yürek. Aç koynunu sevgilim şimdi beni tarayacaklar namluların ucunda… Bir yürek bırakırım mazinin yırtık sayfalarına, beddualarla, sevmelerle, sevişmelerle, öfkelerle, yitirilmişliklerle, köpekler gibi acı çeken bir mazi bırakıyorum sana yırtık sayfalarımda… Yakacaklar şimdi sayfalarımı eeyy sevgili, beni şimdi vuracaklar… Dudaklarımda bir aşkın tadı kalmış, ısırıyorum dudaklarımı ve içiyorum akan kanı, küfür ediyorum beni vuracaklara… Yer: ademin cezaevi kitabından yırtık bir sayfa Tarih: Çoktan yitirilmiş…
Posted on: Mon, 19 Aug 2013 20:19:30 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015