Diyarbakır (Osmanlı döneminde:Diyar-i Bekr),Türkiyenin - TopicsExpress



          

Diyarbakır (Osmanlı döneminde:Diyar-i Bekr),Türkiyenin Güneydoğu Bölgesinde yer alan ve tarihî bir şehirdir. Diyarbakır kent merkezi yaklaşık 9 bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Diyarbakır kent merkezi 4 ilçeye ayrılmıştır. Bunlar: Bağlar, Kayapınar, Sur ve Yenişehirdir. Mezopotamya ile Anadolu medeniyetlerinin geçiş bölgesinde olan Diyarbakır’ın tarihi çok eski devirlere dayanmaktadır. Yontma taş ve Mezolitik devirlerde Diyarbakır ve çevresinde var olan mağaralardan burada yerleşim olduğu yapılan arkeolojik araştırmalar ile anlaşılmıştır. Eğil-Silvan yakınlarındaki Hassun Dicle Nehri ve kolları üzerinde Ergani yakınlarında Hilar mağaralarında bu çağdan kalma kalıntılar tespit edilmiştir.[5] Şehrin, 65 kilometre kuzeybatısında Ergani ilçesi yakınlarında yer alan Çayönü Tepesi kazılarında, dünyanın en eski köyü bulunmuştur.[6] Çayönündeki insanlar zamanla göçebelikten yerleşik köy yaşama, avcılık ve toplayıcılıktan besin üretimine geçmiştir. Şehrin kent merkezinde, MÖ 3000 Hitit ve Hurri-Mittani egemenliği yaşanmıştır. MÖ 1260 yılına kadar egemenliklerini sürdüren Hurri-Mitanilerden sonra sırasıyla Asurlular, Aramiler, Urartular, İskitler, Medler, Persler, Makedonyalılar, Selevkoslar, Partlar, Ermeniler, Romalılar, Sasaniler, Bizanslılar, Emeviler, Abbasiler, Şeyhoğulları, Hamdaniler, Mervaniler, Selçuklular, İnaloğulları, Nisanoğulları, Artuklular, Eyyübiler, Moğollar, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlılar Diyarbakıra egemen olmuşlardır.[5] Asurlular döneminde şehir, bölge valilik merkezi olmuştur. Mîlâttan sonra bir ve ikinci asırlarda şehir ve bölgesi için Romalılar ve Partlar arasında savaşlar yapılmıştır. Romalılar!ın hakimiyetine geçen şehir Roma İmparatorluğunun yıkılması ile Bizans yönetime geçmiştir. Ömer döneminde islâm ordusu Diyarbakırı ve çevresini fethetmiştir. Halid bin Velid, Diyarbakıra giren ilk islam kumandanıdır.[7] Diyarbakır böylece bir eyâlet olarak İslâm devletine bağlandı Diyarbakırda sert bir kara iklimi egemendir.[9] Yazları çok sıcak geçer fakat kışları Doğu Anadolu Bölgesi kadar soğuk geçmez. Bunun başlıca nedeni Güneydoğu Toroslar yayının kuzeyden gelen soğuk rüzgarları kesmesidir.[10] En sıcak ortalaması 31 derece, en soğuk ay ortalaması ise 1,8 derecedir.[9] Günümüze kadar ölçülen en yüksek sıcaklık 48,4 derece ile 29 temmuz 1946 gününde, en düşük sıcaklık ise -25,7 derece ile 11 ocak 1933 gününde yaşanmıştır.[11] Yıllık yağış ortalaması 496 milimetre olan şehirde, bu yağışın %2lik kısmı yaz aylarında düşmektedir. Kuzeydeki dağların eteklerine doğru gidildikçe yağışlar da artar.[9] Diyarbakır ilinin nüfusu, TÜİK 2011 nüfus sayımına göre 1.570.943!tür.[13] Fakat bu toplam il nüfusudur yani köyleriyle ve ilçeleriyle birlikteki nüfustur. Şehir merkezi yani asıl Diyarbakır kentinin merkez nüfusu ise 875.069dur.[14] Fakat Diyarbakır kent nüfusu hakkında bazı yabancı kuruluşlar ise nüfusun daha yüksek olduğu şeklinde bazı iddialar ileri sürmüşlerdir. Nüfusu ile Gaziantepten sonra Güneydoğunun ikinci büyük kentidir. Kilometrekareye düşen insan sayısı Türkiye ortalaması 88 iken Diyarbakırda bu sayı 95’tir. 1990-2000 döneminde yıllık nüfus artış hızı binde 21.73, Türkiye ortalaması binde 18,3dür. Diyarbakır merkezinin nüfusu ise 875.069dur. (TÜİK 2011).[15] Diyarbakırın el sanatları içerisinde kuyumculuk, ipekçilik, bakırcılık önde gelmektedir. Diyarbakır el sanatları, I. Dünya Savaşına kadar çok ilşeri bir düzeydeydi. Örneğin Konyadaki Mevlana türbesinin ikinci kapısı, Bağdattaki İmam-ı Azam türbesinin altın ve gümüş işlemeli kapısı ile avize, şamdan ve kandilleri Diyarbakırda yapılmıştır. Eskisi kadar olmamakla birlikte günümüzde önemini koruyan bu el sanatlarında hasır bilezik, kişmiş gerdanlık, gümüş işlemeli nalın ve çekmeceler Diyarbakırın kuyumcularının beğenilen ürünleri arasındadır. Köylerde el dokumacılığı ve halı, kilim üretimi de yapılmaktadır. Binlerce yıl Arap, Ermeni, Kürt, Süryani, Türk, Yahudi ve Zaza halklarının içiçe yaşadığı Diyarbakırda, bu kültürlerin bileşiminden meydana gelen yemek kültürü bir hayli zengindir. Mutfağın temel malzemeleri kuzu eti, yöresel baharatlar (sumak, kişniş, karabiber vs.), pirinç, sakatat çeşitleri, tereyağı ve bulgurdur. Bu nedenle Diyarbakır mutfağı ağır yemeklerden oluşur. Diyarbakır lahmacunu ve kadayıfının yanı sıra peyniri ile de ünlüdür. En ünlü yemekleri kaburga dolması, içli köfte, sac tava, meftune ve ciğer kebabıdır.
Posted on: Mon, 21 Oct 2013 17:02:34 +0000

Trending Topics



Recently Viewed Topics




© 2015