---Nereye baba?Güzel bir soruydu ama cevapsızdı.Ona birazdan geleceğim hep kalacağız beraber kızım demeyi ne kadar da çok isterdi oysa…Yutkundu..her zamanki gibi zor sahnedeydi yine dublör kullanacaktı hali vakti de yoktu.Elini Samiye nin başına koydu ve ---Buradayım kızım…dedi yavaşça.buna kendisi bile inanmıyordu yaa…başkada da bir söz gelmiyordu ki söyleyiversin…-- ---Baba. ---Buyur canımın içi kızım benim.Samiye ezberlemiş olduğu bir şiiri okumanın edasında.. ---Sana söz verdim biliyorsun…sözümün arkasındayım hala ben…Ahmet beklemediği bu sözün şokuna giriverdi adeta..Apansız ca söylenen bu taahhüt onu heyecanlandırmıştı..Ayrıca da kötü bir söz duyabilmenin endişe ve korkusuyla…ve titreyen bir sesle.. ---Ne sözü yavrum.?... Pembeleşmiş yanaklarıyla güven duyan bakışlara dönmüştü sahnenin bu perdesi artık…ve devam etti.. ---Hani sana demiştim ya annem evlenirse yanında kalacağım seninle olacağım diye….Ahmet birden bire rahatlamıştı…ama aynı zamanda da içine ok gibi oturmuştu bu sözler.. çünkü 6 ay geçmesine rağmen bir düzen kuramamanın mahcubiyetini içinde taşıyarak gelmişti kızının yanına…bu rahatsız edici duygu seline kapılmak üzereydi ki Samiye de onunla olduğunu onun sesiyle irkilerek dinledi ve oraya tekrar döndü..Samiye konuşuyordu.Hala ona geleceğinden bahsediyordu….Sonunda da tembihliyordu babasını.Unutma haaa…Kendini buna hazırla…..ne kadar hoştu.içini yakmıştı bu sözler.Hatırlamıştı elbette tüm konuşulanları…yaşananları.Karşısındaki sanki büyümüşte küçülmüş alabildiğine akıllı koca kafalı bir adam vardı,, _--tamam kızım biz baba kızız bizi ancak ölüm koparır…Bunları şimdilik düşünme sen vee..derslerine iyi çalış.sen sadece okumalı…okumalısın bir tane mm. bunları sonra konuşuruz..Buralardayım.Ona İstanbul dan geldiğini söyledi.Bir düzen kurmaya çabalayacağından bahsetti kızının anlayabileceği ve kısadan kestirmeden kelimelerle.Zaten Samiye de anlayışlıydı vesselam…derse girme zili çalmıştı.Vedalaşma zamanıydı..— ---Kızım yine geleceğim …en kısa zamanda tamamı??.Ellini cebine attı bir onluk kızın eline tutuşturdu.Bununla bir şeyler yersin..geleceğim yine tamam mı bir tanem?. ---Tamam baba..merak etme derslerime de iyi çalışıyorum.Ahmet hemen araya girdi ve ---Yaramazlık ta yapıyormuşsun …duyumlarım öyle..doğrumu kızım.Kafasını öne eğdi.Kabul evet yapıyorum anlamındaydı tabii ki bu hareketi…Kızım….eliyle kızının çenesinden tutarak gözleriyle temasını sağlayarak devam etti..Kızlar daha akıllı olur..uslu olur..Hele de anne ve babaları birlikte değilse,biraz daha dikkatli olurlar yaşadıkları ortamda..okul ev arkadaş ilişkilerinde…Kimse sana babasız bu kız yoldan çıkar peşin hükmünde olmamalı..Adam olur bu kız diyebilecek bır görünüm sergilemelisin heppp….Elbette çocuksun…koşup oynayacaksın.yaramazlıklarda yapacaksınn..ama kimselere dokunmadan..zarar ziyan ve şikayet getirmeden…Bunun içinde dozunu iyi ayarlamalısın…Kendine dikkat et olur mu bir tanem m.. Samiye yarı fırça bu sözlerden etkilenmiş olmalıydı.Sakinleşmişti yada o anda yapabilecek diyebilecek peşin sözleri yoktu…kesik bir sesle. ---tamam….. dedi birlikte okula doğru yöneldiler el elee…babasının ellerini bırakmak istemezcesine sımsıkı tutuyordu.bir kaç adımdan sonra elini çekti ve durdu…. ---Baba…. gerçekten döndün mü…burada mısın artık.? ---Şimdilik evet kızım ama bir telefon bekliyorum ki gelecek sanırım …gelirse bir süre daha uzak kalacağım seninle..bir düzen kurana kadar bensiz olmaya alıştır kendini tamammı birtanemm.Biliyorsun evden çıplak çıktım.. ---evet ama çok özlüyorum baba seni.. ----bende canım …. Bende... ama her fırsatta seninle olacağım m tamam mı söz bak… ---tamam baba..bunu derken üzüntüsünü belli etmemek için yine önüne eğmişti başını Samiye ve tekrar okula yöneldi tabi Ahmet te yanında … ---Ben simdi seni sınıfa bırakayım..Okul sonu yine birlikte olalım kızım.. ---gerçekten mi….yaşasınn.. Sınıfa sırasına kadar götürdü ve onu bir güzel öptü … ---İyi dersler canım benim… ---Teşekkür ederim babacığım…okul çıkışında nerde görecem seni?. ---Kahvede bekleyeceğim okulun dağılmasında kızım tamam mı?.. ---Tamam baba bayyy ---Bye kızım.(Bu bye ingilizce hoşça kal terimin ide nerden öğrenmiş?)Diye düşünmeden edemedi..Düşünürken de Mutluluk tebessümüyle aralanan dudaklarından gülümsedi hemen..Öğretmenİ ona anne babası gibi olmasa da,çok yakın davranan biriydi.Bu durum kızının şartlarını bilmesinden kaynaklanan durumdu elbette..Kızının eksi ve artı durumlarını 10 dakikaya sığdırmıştı Medine hanım…Fenada sayılmazdı babasız bir çocuk için..Ona telefon numarasını verdi ve oradan uzaklaştı.İçi ağlıyordu.Kızının bunu hak etmediğini düşündü…Sabrederek evliliğini sürdürmüş yinede sürdürmeyi ne kadar da istemişti…Sündüs hanıma içinden buğuz unu yaptı tabii..rahatsızlığından dolayı. Kabahatli olsa da kendisini ne güzel de idare eder bir hanımdı oysa..annnesi gelene ve ailesiyle birlikte olana kadar…onlardan sonra zaten her ikisi de olmaya başlamıştı bu ilişkinin..Bunları düşünerek yürürken…birden çalan telefonun sesiyle irkildi.Gayri ihtiyari olarak açıvermişti telefonu…Arayan Ünal dı…Popo dan bacaklı Ünal… ---__Abi nerdesin? ---Antalya dayım Ünal… ---İyi abi..kızı görmeye mi gittin? ---Hepsi dahildi Ünal.buyur... ---Ne zaman gelecen abi.?... ---Tamam Ünal yarın akşama binerım..binincede ararım seni.. ---Afyon arabalarına biniyorsun…oradan da ya Sultandağı yada Konya arabalarına biniyorsun…İneceğin yer kavşak.orada benzinlik var inince de ararsın beniı…seni oradan alırım abi.. ---Tamam m…..ben yinede ararım seni..telefonun açık olsun hep tamammmıı?. ---Tamam ağabeycim…simdi den hayırlı yolculuklar….. ---Sağ ol Ünal. Hava soğuktu.Nisan ayının sonuna yaklaşılmıştı…yine seyahat yine ayakta yine streste olan bir ruh ve bedenle düşmüştü yine yollara….iki vasıta ile denilen yere varmıştı..Hava çivi gibiydi…Terkedilmiş bir benzinlik havasında olan köhne bir yerdi…Beyaz ışıklı lambada yanan bir sobanın yanında sandalyeye kurulmuş bir erkek vardı içerde…Halile oraya doğru yöneldi ve eliye demir kapıyı iterek selam verdi…Ona adresi ve Ünal ı anlattı.Doğru yerde idi ama doğru zamanda değildi galiba…çünkü aradığı Ünal telefona cevap vermiyordu…Uyumuş kalmış olmalı diye duşundu ama içerinin sıcaklığı onu uyumadan ve yorulduğu yol yorgunluğu ile beraber yıpratmış uykusu da gelmişti.Bir an evvel Sultandağı na varmalı yada burada sandalyede 1-2 saat olsun şekerleme yapabilmeliydi.İçinde de tatlı bir panik vardı..nede olsa ilk kez geldiği yerlerdi buralar…Hatta ve hatta eşek şakası bile aklından geçmişti…’’Allah Allah neden bakmıyor acaba???,..’’diye mırıldandı mırıltısı kendisinim bile rahatsız etmişti.
Posted on: Tue, 03 Sep 2013 21:41:54 +0000
Trending Topics
Recently Viewed Topics
© 2015